Yeşilözüm Dayanışma ve Doğamızı Koruma Derneği Başkanı Mühendis Ali Ulubay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sakarya'nın kolu Kirmir Çayı'nın kenarında bulunan ve asıl adı Keşanuz (Kesenöz) olan beldenin tarihinin 3 bin yıl öncesine dayandığını anlattı. Yeşilöz'ün yemyeşil örtüsü, temiz havası, coğrafi güzellikleri, çok katlı tarihi mağaraları ve ortasından geçen Kirmir Çayı'nın ziyaretçileri adeta büyülediğini ifade eden Ulubay, beldenin 1960 yılında bol yeşil alana sahip olması nedeniyle 'Yeşilöz' adını aldığını söyledi.

Bu isimle bütünleşen tarihi çınar ağacının yörede 'saklı cennet'i andıran belde halkı ve ziyaretçiler için büyük önem taşıdığını vurgulayan Ulubay, şu bilgileri verdi:

'Yeşilöz beldesinin simgesi olan tarihi çınar ağacı, beldenin Han Önü Meydanı'nda asırlardır halka gölgesini sunuyor. Beldenin ortak mirası çınar ağacının gövdesi, son dönemde kurtlandı ve mantar nedeniyle hastalandı. Dolayısıyla çevredeki evler için de risk teşkil ediyordu. Bunun üzerine ağacın tedavisine ait ilk çalışmaları Yeşilözüm Dayanışma ve Doğamızı Koruma Derneğinin girişimleriyle başlattık. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünün katkılarıyla Türkiye'deki en iyi uzmanlar köyümüze davet edildi. Çınarımız, kurtlarından temizlendi ve tedavi edildi. Çınar ağacımız için yeni bir sayfa açıldı.'

Örnek çalışmalardan biri

Ulubay, çınar ağacının tedavisinin insana, doğaya ve tarihe gösterilen saygı açısından farkındalık yaratacak örnek çalışmalardan biri olduğuna işaret ederek, 'Çınar ağacımız artık yaşayacak ve gelecek kuşaklar da ataları gibi şenliklerini, festivallerini onun gölgesinde yapacak.' dedi.

Yeni kurulan derneğin doğayı koruma çalışmalarının yanında, sosyal yardımlaşma ve beldenin değerlerini gelecek nesillere aktarmak için çalıştığını anlatan Ulubay, 'Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıkları Genel Müdürlüğü desteği ile yapılan çalışma sonucunda anıt ağacımız tescil edilerek koruma altına alınacak, ziyaretçilerini zaman içinde tarihi bir yolculuğa çıkaracak. İlgililere ve destek sağlayan herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz.' diye konuştu.

Orman Mühendisi Uğur Gökceoğlu ise anıt çınar ağacının yaşının 650 yaşında olduğunun tahmin edildiğini vurgulayarak 'Bakım çalışmamızda önce kırık dalların budamasını yaptık. Daha sonra yara yüzeyleri, kovuk kısımları yeniledik. Böcek ve mantara karşı ilaçlama yapıp, çam katranı tatbik ettik. Çapa yapıp gübresini atarak bakım çalışmasını tamamlamış olduk.' bilgisini verdi.

Belde halkı çınar ağacının iyileşmesinden memnun

Belde sakinlerinden Necati Altındal ise tarihi çınarın gölgesinin yöre halkı için yıllar boyu düğün, nişan gibi etkinliklerde toplanma yeri olduğunu ifade ederek 'Ağacın gölgesinde bütün halk toplanırız. Ancak zamanın birinde meydana gelen bir yangında iki ev, cami ve çınar zedelendi. Çınarın daha güçlü olması için gereken ihtimam gösterildi. Çınarımız eski güzelliğine kavuştu. Ağacımızı ebedi yaşatmak istiyoruz. Bu işe önder olan arkadaşlarımıza teşekkür ederiz.' şeklinde konuştu. 

Kısmet Müvezzi ise çocukluğundan beri oyunlar oynadığı ağacın tüm belde halkı için büyük önem taşıdığına dikkati çekerek ağacı hastalıktan kurtarıp tekrar eski haline dönüştüren ekiplere çalışmalarından dolayı teşekkür etti.

Yaşar Yurtseven ise doğup büyüdüğü beldenin çınarının çocukluk yıllarında binlerce kuşa ev sahipliği yaptığını, kervanlarla gelenlerin ağacın yapraklarını topladığı bilgisini verdi. Yurtseven, ağacın yeniden eski haline dönmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

İTTİFAK-AA