Adana, genelde yeme içme kültürüyle öne çıksa da şehirde gezilecek ve görülecek çok sayıda yer var. Tarihte kültür sanat ve sinema alanında çok verimli ürünler üreten Adana, aynı zamanda topraklarında barındırdığı birçok medeniyetin kültürel ve tarihi miraslarını taşıyor.
Adana sahip olduğu dini yapılarıyla inançturizmi açısından da doyurucu bir potansiyele sahip. Tarih öncesine ait antik kentlerden ortaçağ kalalerine, Osmanlı dönemi camilerine kadar zengin bir tarihe sahip Adana`yı seyahat listenize ekleyin.
Verimli Çukurova topraklarında kurulmuş Adana`da görülmesi gereken yerlerden biri de Yağ Camii. Adana`nın en eski camilerinden biri olan Yağ Camii, kent tarihinde önemli etkileri olan Ramazanoğulları Beyliği döneminde inşa edildi.
Eski Camii olarak da adlandırılan tarihi Yağ Camii halen kullanılmakta olan ender tarihi yapılardan biri olduğu için büyük öneme sahip. Kazancılar Çarşısı ile Büyük Postane arasında kalan Yağ Cami aslında eski bir Ermeni kilisesiydi. Adana merkezde Eski Belediye Caddesinde bulunan Büyük Çarşı semtinde yer alıyor.
Eskiden St. Jacgues adında küçük bir Ermeni kilisesi olan camii medrese kapısının üzerindeki yazıtta yazılana göre 1501`de Ramazonoğlu Halil Bey`in emri ile camiye dönüştürülmüş. Günümüzde bir külliye görünümünde olan camiye ek yapıldıkan sonra 1525`te minaresi, 1558`de Halil Bey`in oğlu Piri Mehmet Paşa tarafından medresesi yaptırılmış ve bugünkü halini almış.
Evliya Çelebi`nin Seyahaname`sinde de geçtiği şekilde eskiden caminin adı Eski Camii imiş. Zamanla Yağ Camii denmesinin nedeni avlu kapısının önünde yağ pazarı kurularak yağ satılmasıymış.
Bir başka bilgiye göre ise, bugün şadırvan (abdesthane) olarak hizmet veren kısım St. Jacgues kilisesinin camiye çevrilmesi sonrasında 500 yıldan fazla toprak altında kalmış. Daha sonra yazları halk yaylaya çıktıklarında kışlık yiyeceklerini burada muhafaza etmişler ve uzun zaman da 'yağ deposu' olarak kullanılmış. Cami de adını buradan almış.
Yağ Camii, Selçuklu Ulu Camiileri mimarisinde, yani çok sütunlu cami tipinde bir cami. Dikdörtgen şeklinde olan caminin üçkapısı var. Yapıya sonradan anıt benzeri büyük ve görkemli bir avlu kapısı eklenmiş. Tam bir Selçuklu taçkapısı formunda, iddialı olduğu söylenen bu kapı hemen göze çarpıyor ve mutevazı şekilde yapılan külliye ile tezatlık oluşturuyor.
Kapıdan girildiğinde, karşıda ibadet mekanı ile doğu ve batı yönlerinde ise eş nitelikli hücreler ile çevrilmiş büyük bir avlu çıkıyor karşınıza. Avlu kiliseden çevrilmiş ilk camiyi daha sonra yaptırılan ek camiyi, medrese dersliğini, medrese hücrelerini birleştiren bir nitelikte.
Avlunun etrafında sıralanan, dersane, mutfak, yatakhaneler ve çeşitli çeşitli hizmet odalarından meydana gelen medresenin bölümleri arasında en ilgi çekici kısmı kare planlı ve üzeri kubbeli dersanesi. Bu dersane doğuda (girişe göre solda) bulunuyor. Özellikle saçakları devrin ahşap işçiliğini göstermesi bakımından büyük önem taşıyor.
Yapı, 1998 Adana-Ceyhan depremi sonrası büyük hasar görmüş ve restore edilmiş. Yağ Camii eskiden medrese olarak kullanıldığından içerisinde öğrencilerin kalması için küçük odalar mevcut. Son yıllarda da yapılan değişikliklerle medresenin doğu kanadında yer alan ve avluya açılan odalar dış cepheye açılan dükkanlar haline getirilmiş.
Adana Seyhan`da merkezi bir konumda yer alan Yağ Camii, Eski Belediye Caddesinde bulunan Büyük Çarşı semtinde yer alıyor. Otobüsleri kullanarak veya özel aracınız ulaşabileceğiniz Yağ Cami, Adana ziyaretinizde mutlaka görmeniz gereken tarihi yapıların başında geliyor.