Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından kameralar karşısına geçen Ak Parti Sözcüsü Ömer Çelik, muhalefeti sert sözlerle hedef aldı. Çelik, seçim sürecinde ne büyük yalanı o söyledi diyerek Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a tepki gösterdi.

Mansur Yavaş'ın, seçim sürecinde Ak Parti'nin terörist başı Abdullah Öcalan'ı serbest bırakacağı yalanını gündeme getirdiğini belirten Çelik şöyle konuştu:

"Seçim sürecinin açık ara yalanı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı tarafından söylendi. Ak Parti'nin üç kere terörist başını bırakmaya teşebbüs ettiğini söyledi. Bu açık ara seçimin ilk yalanıydı. Terör örgütlerinin desteklerini siyasi alanda dillendiren siyasetçiler karşısında suskun kalanlar bu tip yalan ürettiler. Terörist başına imtiyaz verileceğini, özerklik ilan edileceği söylendi. Biz de Sayın Kılıçdaroğlu'na 'Birilerin size çıkıp terör örgütünün argümanlarını dillendirip, bu tür desteği reddediyorum, kırmızı çizgi çekin' dedik. 14 Mayıs'a kadar Kılıçdaroğlu sessiz kaldı.

“BAŞTAN AŞAĞI YALAN”

Şimdi burada acz içerisinde kalanlar. Bu tablo karşısında söyleyecek bir şey bulamayanlar çıktılar AK Parti üç kere terörist başını serbest bırakmak için kanun çıkarmaya çalıştı dediler. Baştan aşağı yalan. Bahsettiği kanun Kenan Evren, Turgut Özal zamanlarından beri milli güvenlik kuralları ile çıkarılmış bir kanun. Bu topluma kazandırmayla ilgili kanun. Bu kanunda örgütü deşifre eden herhangi suça bulaşmamış kişilere, örgütün dağılması için alan yaratmak üzere MGK karıyla 1985 yılında örgütün çözülmesini sağlamaya dönük yaklaşım geliştirilmiş.

"TERÖRİST BAŞINI KAPSAMIYOR"

Bu kanun esasında terörist başını, PKK terör örgütü yöneticilerini kapsamıyor. Bu açık ve net. Daha sonra bu süreli olduğu için çeşitli kereler güncellenmiş. Bizim iktidarımız döneminde de güncelleme yapılmış. Bu ne terörist başını kapsıyor ne de başka terör örgütü yöneticilerinin serbest bırakılmasına dönük yaklaşım var. Terörist başının yargılandığı ve ceza aldığı maddenin zaten bu kanuna girmesi mümkün değil.

"YALAN ÜRETMEYE ÇALIŞTILAR"

O ellerindeki belgede imzası olan iki isim bakanlar kurulu üyesi bile değil. Köşeye sıkışıldığı zaman, siyasi çelişkilerinin altında kaldıkları zaman nasıl bir iftira, yalan kampanyası içerisine girdiklerini gördük. Bunu yapmalarının sebebi aylarca beraber yürüdükleri siyasiler 'Kılıçdaroğlu kazanırsa terörist başına imtiyaz vereceğiz' dediğinde sustular, seyrettiler. 14 Mayıs'ta milletten cevabı alınca yalan üretmeye çalıştılar." (DHA)

Editör: Ali Aydın