Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, FBTV'de telefon bağlantısıyla katıldığı programda sözlerine, 'Pandemi sürecinde önemli bir haftayı geride bırakıyoruz, normalleşme adına önemli bir adım attık. Böyle bir dönemde böyle bir konuyla kimseyi meşgul etmek istemezdik ancak bizler de milyonların aşkla, tutkuyla bağlı olduğu bir camianın liderleriyiz, sorumluluklarımız var. Bir kez daha Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, Sağlık Bakanlığımızı, tüm sağlık çalışanlarımızı bir kez daha kutluyorum. Bu süreci mükemmele yakın yönettiğimiz ve başka ülkelere nazaran daha iyi konumda olduğumuz için. İnşallah en kısa zamanda normal hayatımıza tam anlamıyla dönebiliriz.' şeklinde başladı.

Sarı-lacivertli kulübün başkan vekili Semih Özsoy'un, Nihat Özdemir hakkındaki sözlerine kelimesi kelimesine katıldığının altını çizen Ali Koç, şöyle konuştu:

'Açıklamadan sonra, gelen yoğun tepkiler ve herhangi bir refleks göstermemizden dolayı gelen eleştirilere rağmen bekledik. Niye bekledik? Hepimizin hayatında konuşurken, hele canlı röportajlarda bir şey söylemek isteriz ama farklı bir anlam çıkabilir. Dolayısıyla bekledik, hata yapmak insana mahsus. Özür dilemek ise erdemdir. TFF Başkanı Sayın Nihat Özdemir, bir açıklık getirir, 'Onu demek istemedim, şöyle demek istedim' der diye tüm tepkilere rağmen bekledik. Ne yazık ki bu akşam üstüne kadar herhangi bir tepki, düzeltme, özür dileme gelmeyince aramızda yaptığımız istişare sonucu başkan vekilimiz Semih Özsoy, çok net ifadelerle durumu açıkladı. Arkasından Nihat Bey'in açıklamaları geldi. Nihat Bey'in açıklamaları, ilk açıklamasından da beter, daha da talihsiz bir noktaya konuları getirdi. Sayın Nihat Özdemir'e şahsım ve camiam adına teşekkür ediyorum. Niye teşekkür ediyorum? Çünkü Nihat Bey, tüm Fenerbahçeliler'in gerçeği görebilmesi açısından hatta Allah'ın lütfu diyebileceğim şekilde bir açıklama yaparak, içindekileri dışarıya vurmuştur. Taraftarlarımız ve camialarımız nezdinde söz konusu Fenerbahçeyse nasıl bir kötü kalbe ve zihniyete sahip olduğunu gözler önüne sermiştir. Bizleri bölmeye parçalamaya çalışan 3 Temmuz sürecinde sıkı sıkı kenetlenmiştik, yıllar sonra 3 Temmuza yakın bir tarihte 3 Temmuzla ilgili yaptığı açıklamayla bir kez daha bizleri birbirimize sıkı sıkıya kenetlemiştir. Sayın başkana gerçek yüzünü gösterdiği için ve biz yönetim olarak neyle mücadele ettiğimizi bir kez daha hatırlara getirmiştir.'

''9 yıldır şike olayına rastlamadık' diyor, sanki 9 yıl önce rastlanmış gibi bir ima çıkıyor'

Nihat Özdemir'in sözlerinden geri dönmesini beklerken, tam tersi istikamette açıklamalarına devam ettiğinin altını çizen Fenerbahçe Başkanı, 'Şunu hatırlatmak istiyorum, Fenerbahçe Spor Kulübü'ne 3 Temmuz 2011 yılından başlayarak yapılan saldırı, kurulan tuzaklar, kumpaslar artık alanen ortaya çıkmıştır. Devletimiz tarafından da yapılanların kumpas olduğu net bir şekilde kabul görmüştür. 3 Temmuz kumpasını hatırlatan, '9 yıldır şike olayına rastlamadık' diyor, sanki 9 yıl önce rastlanmış gibi bir ima çıkıyor. Düzeltmesini bekledik, düzeltmedi, demek ki sözlerin arkasında duruyor. Hem de kim söylüyor bu sözleri, 18 yıl boyunca Fenerbahçe Kulübüne yönetici olarak, başkan vekilliği olarak hizmet etmiş biri, bu ülkede bu örgüte karşı mücadelenin bayraktarı olmuş Fenerbahçe'ye bu sözleri söyleyebiliyor. Kendisi asıl rezaleti bizim konuyu saptırmamıza bağlıyor. Velev ki biz konuyu saptırıyoruz, diyelim ki biz fırsatçıyız ve böyle bir röportaj sonrasında fayda sağlamaya çalışıyoruz. Peki o zaman taraftarlarımız, rakip taraftarlar olarak bunu bizim aleyhimize kullananlar, onlar da farklı anlamamışlar. Sayın başkanın iletişim danışmaları da vardır, kendisine net bir şekilde ifade edilmiştir ki, sayın başkan ne kastetmiş olursanız olun bambaşka yerlere çekiliyor. Yanlış anlama için özür dileyin denmiştir ama sayın başkan bu yolu tercih etmemiştir.' şeklinde konuştu.

TFF Başkanı Özdemir'in yaptığı açıklamaların zamanını da manidar bulduğunu aktaran Ali Koç, 'Liglerin başlamasına 1 hafta kala sanki bir kaos ortamı oluşturulmak isteniyor. Hatta çok daha önemlisi temmuz ayında iki tane çok önemli davamız var. Bu mahkemeler başlamadan önce bu lafları etmiş olması, zamanlamayı da manidar buluyorum. Bu kurgulanmış bir röportaj mıdır? Yoksa doğal gelişen bir soru çerçevesinde verilmiş bir cevap mıdır? Onu dahi bilemiyoruz, onu dahi sorgulamak durumunda kendimizi hissediyoruz. Bu sözler aslında sadece Fenerbahçe camiasında değil, o zaman çok büyük mücadele veren, badireler atlatan, kulübümüzün liderliğini yapan başkanımız Sayın Aziz Yıldırım yani Nihat Bey'in dostu olan, aslında ona karşı da yapılmış büyük bir saygısızlıktır. Eminim ki başkanımız Aziz Yıldırım'ın da bu konuyla ilgili tez zamanda açıklamaları olacaktır. Bundan hiçbir şüphem de yoktur. Bu söylemler bence maksadını aşmıştır ve bunu düzeltmek için bu akşam üstü yapılan açıklamalar da rezalet konu budur.' ifadelerini kullandı.

'Kulübümüzden ihraç edilmesinin Nihat Bey için çok bir şey ifade etmeyeceğini düşünüyorum'

Fenerbahçeli taraftarların, Nihat Özdemir'in federasyon başkanlığından istifası ve kulüp üyeliğinden ihracıyla ilgili yoğun talepleri olduğunu hatırlatan Koç, şöyle konuştu:

'İstifa bir kişisel müessesedir. İsteyen bir görevden istifa etmek isterse ediyorum der ve ayrılır. İstifa edebilmek için irade ve özgürlüğe sahip olunması gerekmektedir. Muhtelif konuşmalarımda sayın başkanın itinayla seçildiğini ve manevra alanının kısıtlı olduğunu birkaç kez ifade etmiştim. İstifa etmesini beklemenin doğru olacağını düşünmüyorum. Bizi ilgilendiren konu, kulübümüzün üyeliği ile ilgili, kulüp üyeliğinden ihraç bir sürece bağlıdır. Tüzüğümüzde de net bir şekilde tarif edilmiştir. Yönetim kuruluna kalan bir karar değildir. Ancak gelen yoğun talepler, ilgili kurullarımız ve yönetim kurulu tarafından değerlendirilecektir. Taraftarlarımıza bu konuda da birkaç söz söylemek istiyorum, bir kurumdan atılmak onur kırıcı, üzüntüye sebep veren bir konudur. Şahsen, kulübümüzden Nihat Bey'in ihraç edilmesini Nihat Bey için çok bir şey ifade etmeyeceğini, hatta şirin gözükmek istediği çevreler için kendisine bir mükafat olacağını düşünüyorum. 'Bakın ben koskoca Fenerbahçe camiasını sizler için karşıma aldım' diyebilecektir. Görevimiz süreci en doğru şekilde uygulamak, kurulları çalıştırmak. Buradan ne netice çıkar, bilemem. Fenerbahçe'yi zaten gerçek anlamda, gönülden özümsememiş birisi için çok da fazla etkisi olacağını düşünmüyorum. Belki de mükafat gibi de görülebilir.'

'Bizim başarısızlığımızda büyük payınız var'

Ali Koç, Nihat Özdemir'in, 'Fenerbahçelilerden ne kadar tepki alırsam ya Nihat doğru yoldayım diyorum' sözünü hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:

'Böyle garip bir cümlesi oldu. Aslında Fenerbahçe'ye bedel ödeterek genele adaleti sağladığını göstermesi, vicdanen ve adaletin tanımına ters gelen bir unsurdur. Fenerbahçe ile ilgili aldığı kararlar, tutumu ve yaklaşımıyla aslında kendisinin ne kadar adaletli bir federasyon başkanı olduğunu ifade etmek istiyor. Özellikle bu sezon gerek sahada gerek saha dışında neler yaşadığımızı, bunun bir kısmını kamuoyu biliyor, bunlar bile şunu söylemeye yeterli, evet Nihat Bey siz bize bedel ödeterek birilerine şirin gözükerek kendi kendinize adalet sağladığınızı düşünüyorsanız bu sizin takdirinizdir. Ama bilin ki bizim başarısızlığımıza değiniyorsunuz, bizim başarısızlığımızda bilhassa bu sezon sizin de büyük payınız var.'

'Sormak istiyorum Sayın Nihat Özdemir'e 2010-2011 sezonu şampiyonu kimdir?'

'Türkiye Futbol Federasyonu olan bir şahsın, TFF resmi sitesinden, herhangi bir takımın başarasızlığı ya da başarısızlığına dair etmiş olduğu cümleler, kendinden gündemi saptırmak için bizi hedef alması aslında ilk defa değil. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir federasyon başkanın işi bir takımın performansı ile ilgili yorumda bulunmak değildir.' sözlerini kullanan Ali Koç, şöyle konuştu:

'Bunu da son derece yakışıksız bulduğumuzu ifade etmek istiyorum. Aslında sistemin çarpıklığının da en güzel göstergelerinden bir tanesi. Sormak istiyorum Sayın Nihat Özdemir'e, 2010-2011 sezonu şampiyonu kimdir? Siz bu soruyu cevaplamak için günlerce beklemeyin. Alın telefonu elinize, atın bir tweet deyinki 2010-2011 sezonu şampiyonu Fenerbahçedir, hakkıyla, emeğiyle, taraftarı ve camiasıyla bu şampiyonluğu gani gani haketmiştir. Tüm terör örgütünün engellemelerine rağmen, zaman da göstermiştir ki Fenerbahçe'ye yapılan saldırının kumpas olduğunu bunu açık söyleyin veya söylemeyin. Bunu söyleyebilir misiniz? Neye inanıyorsanız, 2010-2011 yılıyla ilgili o senenin şampiyonu kimdir çıkan ve söyleyin. Top çevirmeye, lafı uzatmaya gerek yok. Siz bizi hedef alıyorsunuz, defalarca hedef aldınız. Sizin gibi dostlarımız varsa, düşmana ne gerek var. Diğer kulüpleri de rahatlatmak adına çok basit bir soru soruyorum. 2010-2011 yılının şampiyonu kimdir sayın Nihat Özdemir? İstediğiniz her platformda Sayın Nihat Özdemir sizinle tartışmaya hazır olduğumuzu söylüyorum. Semih Bey'in söylemlerini de konunun içine alarak sizinle her ortamda bunu tartışmak isteriz. Bize birkaç ortamda 3 Temmuz'la ilgili ifadeniz oldu, ben konuşursam şöyle olur böyle olur dediniz, hodri meydan diyoruz ne isterseniz söyleyin. Heyecanla sözlerinizin arkasında durmanızı, mümkünse de beraber isteyeceğiniz herhangi bir medya platformunda, nerede istiyorsanız sizinle tartışmaya hazır olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Yıllarca Fenerbahçe'ye hizmet ettiniz, inşallah bir daha hiçbir zaman hizmet etmezsiniz.'

Fenerbahçe Başkanı, son olarak ise, '3 Temmuz kırmızı çizgimizdir, kimse bu konuyu böyle ele alamaz. Hakkımızla kazandığımız kupamızı bile müdafaa edebilmek için müthiş bir savaş verdik. Fenerbahçe taraftarları dışında da bunu alkışlayan milyonlarca insan oldu. Biz bu mücadelenin fitilini ateşledik, bu tarihimize altın harflerle yazılacaktır. Keşke hiçbir zaman olmasaydı, hala bunun sıkıntılarını çekiyoruz. 9 senedir yaşananlar ortada, inşallah en kısa sürede davalar da sonuçlanacak. Gönüllerdeki sonuç, hukuka da yansıyacak. Beklediğimizden daha uzun sürdü. İnşallah tez zamanda bu süreç sonuçlanır ve biz de önümüze bakarız. Fenerbahçeli tüm taraftarlara bu süreç sonuçlanana kadar rehavete kapılamamalarını söylüyorum.' değerlendirmesinde bulundu.

İTTİFAK-AA