Değerli okuyucularımız,

Ankilozan: Eklemlerin birleşmesi anlamına geliyor. Spondilit: Omurga iltihabına deniliyor.

Ankilozan Spondilit: Özellikle omurgaları tutan, ağrılı, ilerleyici, süreğen yani kronik bir romatizmal hastalıktır. Esasen omurgayı etkilemekle beraber, diğer eklemleri, kiriş ve tendon denilen kasların kemiklere yapıştığı bölüm olan bağları da etkiler. Hatta nadiren göz, akciğer, bağırsak ve kalbi de etkileyebilir.

Omurga yapısı kaçeklemden oluşur?

Omurgamız yirmi dört omurdan ve bunlar arasındaki 110 eklemden oluşur. Omurga da üçbölümden meydana gelir.

Boyun omuru: Yedi omurdan meydana gelir. En hareketli omurlardır.

Sırt omuru: On iki omurdan meydana gelir. İki yandan kaburga kemikleriyle birleşir.

Bel Omuru: Beş omurdan meydana gelir. Alt kısmı, sakrum kemiği ve leğen kemiği içinde yuvalanmıştır. Sakrum ve leğen kemikleri arasında her iki yanda yer alan eklemlere sakroiliak eklemler denir. Ankilozan Spondilitin başladığı eklemler işte bu eklemlerdir.

Normalde bu eklemlerin her birinin çevresinde bir sürü kas grupları, yan ve çapraz bağlar, kirişler vardır. Bu kasların kemiklere yapışmasını sağlayan ve adına tendon denilen yapılanmalar bulunuyor. Bu mükemmel düzenek sayesinde omurga ve eklem kemikleri hareketlerini hem rahatça hem de birbirine uyumlu şekilde sağlıyorlar.

Biz hoplasak da zıplasak da eğilip doğrulsak da boynumuzu belimizi sağa sola döndürsek de sırtımızda yük taşısak da bu düzenek sayesinde hiçbir sorun yaşamıyoruz.

Ankilozan Spondilit nasıl oluşur?

Söz konusu bu eklemlerde ve çevresindeki kasların kemiklere bağlandığı uçkısımlarda yani tendonlarda ve kirişlerde iltihaplanmanın başlaması, Ankilozan Spondilitin de başlangıcını oluşturur.

Konuyu iyi anlamamız için iltihaplanma nedir, onu da anlamamız gerekecek.

İltihaplanma nedir?

Vücudun kimyasal ve fiziksel tahriş edicilere veya mikroorganizmaların sebep olduğu bölgesel tahrişlere karşı aldığı bir önlemdir.

Söz konusu bölgede bir şekilde mücadele başladığında, hırpalanmış hücrelerden çıkan maddeler damarların geçirgenliğini arttırır. Dolayısıyla damardan dokuya sıvı sızmaya başlar. Bu arada vücut etkilenen o bölgeye beyaz kan hücrelerini yani akyuvarları gönderir.

O bölgede başlayan esaslı mücadelede sonunda vücut olaya hâkim olur ortalık durulur, mekanizma biraz hırpalanmış olarak normale döner. Kemik doku kendini yenilemeye başlar. Ancak bu sürede kiriş ve tendonların elastiki yapısı normal hâlde değildir. Elastikiyet yerini sertleşmeye bırakır.

Bu rahatsızlıkta kronik olarak böylesi iltihaplanmalar belirli aralıklarla olmaya devam ettiği için her seferinde biraz daha sertleşen yapı da ve yerini kemik dokuya bırakır ve bir süre sonra orada kemiksi bir yapının oluşmasına sebep olur. Bu ise omurgaların ve eklemlerin birbirine yapışmasına ve ileride kaynamasına kadar sürüp gider. Sonuçta omurga ve eklemlerin hareketi sürekli azalır. Çok ileri safhalarda eklemlerin kıpırdayacak hâli kalmaz.

İşte o zaman kişi, eskisi gibi eğilip doğrulamaz, belini sağa sola döndüremez. Çok ileri safhalarda hareketler, çok kısıtlı olarak ve ancak vücudun tümüyle beraber yapılmak zorunda kalır.

Bu rahatsızlıkta en sık etkilenen bölge leğen kemiği bölgesidir. Ama bel, göğüs ve boyundaki kemikler de farklı zamanlarda etkilenebilir. Vücuttaki tüm omurganın birbiriyle kaynaması çok nadirdir.

Ankilozan Spondilit kimlerde görülür?

Bu kronik romatizmal rahatsızlığın insanlarda görülme ihtimali binde birdir. Bazen kadınlarda da görülmekle birlikte, genelde erkeklerde görülür. Bu rahatsızlığın hissedilmeye başlandığı yaş ise ortalama 20 ila 25`tir. Tabii daha erken veya daha geçde görülebilir.

Ankilozan Spondilit, kadın, erkek ve çocuklarda farklı mıdır?

Erkeklerde pelvis (leğen) kemiği ve omurga daha sık tutulur. Göğüs kafesi kalçalar, omuz ve ayaklar da etkilenebilir.

Kadınlarda omurga tutukluğu erkeklere oranla daha hafif olur. Ama genellikle pelvis (legen), kalça, diz, el, ayak bilekleri etkilenir.

Çocuklarda Ankilozan Spondilit`in tüm belirtileri tipik olarak gözükmez. Ancak diz kalça ve ayak bileği tutulması ile kendini belli edebilir.

AS (Ankilozan Spondilit) hangi hastalık grubundadır?

Özellikle omurga ve leğen kemiğindeki eklemleri etkileyen, dolayısıyla genelde bel bölgesinde hareket kısıtlılığına sebep olan ve kronik yani geçmek bilmeyen bir romatizmal hastalıktır. Omurgayı etkileyen kronik romatizma, spondilo-artrit olarak da isimlendirilmektedir.

AS dışında iltihaplanmaya sebep olan rahatsızlık var mıdır?

Ankilozan Spondilit dışında, sedef hastalığının, iltihabi bağırsak hastalıklarının ve Reiter sendromunun da omurgada iltihaplanma yapabildiği biliniyor.

AS`nin (Ankilozan Spondilit) nedeni nedir?

Bu rahatsızlığın nedeni tam olarak bilinmiyor. Araştırmalarda, AS hastalarının birçoğunda benzer genetik hücre işaretleyicileri yani (HLA-B27) geni olduğu tespit edilmiştir. Ankilozan Spondilit ile HLA-B27 geni arasında sıkı bir ilişki vardır ama henüz netleştirilebilmiş değildir. Bu genin, bağışıklık sisteminin omurga ve eklemlere saldırmasına yol açtığı düşünülmektedir.

Nasıl ki alerjik bazı bünyede vücut dışarıdan alınan bazı gıdalara karşı hücum eder ve alerji ortaya çıkar ise bazen yanlışlıkla kendi dokusuna saldırır ve onu kabul etmez ise Ankilozan Spondilitte de aynı şekilde otoimmün yani bağışıklık sisteminin, binde bir insanda, söz konusu o bölgedeki doku ve organları vücuttan kabul etmeme gibi bir yanlışlığın içine düştüğünü ve o bölgedeki kendi dokusuna saldırdığı bir hastalık olduğunu söyleyebiliriz.

Bununla beraber HLA-B27 genine sahip olan herkesde Ankilozan Spondilit görülecek diye bir kural yoktur. Ama bu genin bazen ishal veya idrar yolu enfeksiyonları hastalıklarını tetikleyebildiği söylenebilir. Belirtileri uzun süren yatak istirahatından sonra da kendini gösterebilir. Çünkü önceden belirtiler hafif olup şikâyete yol açmaz iken bazı tetikleyici etkenler bu hastalığı su yüzüne çıkartabilmektedir.

AS ile ilişkili başka bir hastalık var mı?

AS spondilartrit denilen bir grup hastalıktan bir tanesidir. Diğerleri psöryatik artrit (sedef ile beraber gelen eklem romatizması), enteropatik artrit (bağırsak iltihabı ile beraber seyreden eklem romatizması) ve viral ve bakteriyel enfeksiyondan sonra oluşan reaktif artrit. Bu durumlar AS ile beraber ya da ondan önce görülebilir.

AS`nin belirtileri nelerdir?

Ankilozan Spondilit rahatsızlığının tipik belirtilerinden bilinen bazıları şunlardır.

&bull Haftalar, aylar hatta yıllar içinde yavaş yavaş artan bel ağrıları,

&bull Sabah kalkıldığında belde yaşanan elastikiyet kısıtlılığı (sertliği) ve ağrısı. Bu durum gün içinde azalır ve (ilk dönemlerde) fazla rahatsız etmeyebilir,

&bull Beldeki bu tür şikâyetlerin her türlü tedbir alınmasına rağmen üçaydan daha uzun süredir devam etmesi,

&bull Hareketlilik veya egzersiz yapıldığında şikâyetler azalırken, hareketsizleştikçe (dinlenmeye geçildiğinde) artması.

Burada durum diğer mekanik bel ağrılarının tam aksine gelişir. Örneğin bel fıtığı rahatsızlığı yaşayan bir hasta, belini hareket ettirmediği zaman ağrısı hafifler. Ama belirli hareketleri yapmaya kalkıştığında beli şiddetle ağrır. Zaten istediği hareketleri rahat bir şekilde yapamaz.

Ankilıozan Spondilit başlangıcındaki kişi ise aksine belini hareket ettirmediği zaman ağrısı artar. Şöyle kalkıp yürüdüğünde, hareketlendiğinde ağrılar azalır. Çünkü bel fıtığında sorun omurlar arasındaki disklerde iken, AS`de sorun eklemlerin elastikiyetini sağlan yapının da kemikleşmesindedir.

&bull Özellikle erken evrelerde, yani ağrıların başladığı dönemlerde kilo kaybı yaşanması,

&bull Bu ağrılar ve kısıtlılıkla birlikte sürekli yorgunluk hissinin oluşması,

&bull Yine bu ağrılarla birlikte geceleri hafif ateşlenmeler ve gece terlemelerinin yaşanması,

&bull Gece artık dinlenmeye geçildiği vakitlerde ve sabah kalkıldığında ağrıların daha şiddetli ve net bir şekilde ortaya çıkması,

&bull Bazen de belde böylesi bir ağrı yaşanmamakla birlikte ara sıra baldırlarda gezici şekilde ağrıların başladığı da olur,

&bull Kimi vakalarda ise bu rahatsızlık, kişide topukta yaşanan ağrıyla başlar,

&bull Kimi vakalarda kişide göğüs ağrısıyla başlar. Tüm bunlar vücudun bir bütün olması sebebiyle eklemlerde yaşanan deformasyonun yerine ve etkilediği bölgeye göre değişiklik arz etmesinden ibarettir.

Ankilozan Spondilit ile kireçlenme arasındaki fark nedir?

Her ikisi de eklemleri ilgilendiren rahatsızlık olmakla birlikte, ikisi birbirinden tamamen farklı rahatsızlıktır. Kireçlenmenin tıbbi tarifi omur kireçlenmesi 'Spondiloz'dur. Bu omurganın aşınmasıyla ilişkili bir hastalıktır ve yaşlanmayla birlikte hemen herkesin yaşayabileceği bir sorundur.

AS ise omurga ve eklemlerdeki iltihaplanmanın ardından yeni kemikleşmenin oluşumu ve bu ortaya çıkan yeni kemik yapılanmanın eklemlerin birbirine yapışmasına ve kaynamasına neden olan ve herkesde değil, binde bir görülebilen bir rahatsızlıktır. Kireçlenmenin aksine yaşlılıkla birlikte değil daha gençyaşlarda görülür.

Ankilozan Spondilit diğer eklemleri etkiler mi?

Vücut bir bütün olduğuna göre, bir yerimize iğne battığında içimiz nasıl sızlarsa elbette bel omurları ve eklemlerindeki bu deformasyon, sistematik olarak vücuttaki bütün eklemleri etkileyecektir. Çünkü vücuttaki bütün eklemler birbirine hassas bir orantı ile irtibatlıdır. Ancak genellikle Ankilozan Spondilit bazen kalçada, dizlerde ve ayak bileklerinde ağrıya ve şişliğe neden olabilir.

Birçok vakada tedavi sonrası kaybolmaz ve kalır. Dolayısıyla kalça ekleminin sertleşmesi ve öne eğik bir durumda kalmasının önüne geçebilmek için germe egzersizleri önemlidir.

Yine topuk kemiği iki yerde ağrıya neden olabilir. Topuklarda yaşanan ağrılar sıklıkla ayak tabanında topuktan 3 cm kadar uzak olan bölgede meydana gelir. Bu duruma plantar fasit denilir. Bu bölgedeki şikâyet haftalar boyu devam edebilir. Daha az sıklıkla bazen aşil tendonun kemiğe bağlandığı yerde olabilir. Giyilen ayakkabının durumuna göre neden olduğu basınçbile ağrıyı arttırabilir.

Bu konuya bir sonraki yazımızda devam edeceğiz;