Aklar Camii 1988 yılında Kadıköy Fikirtepe’de vatandaşların hizmetine sunuldu. İbrahim Akbaş ve Kazım Akkuş’un hayır yapmak için arazilerini Fikirtepe Aklar Camii Derneği’ne bağışlamasıyla birlikte ibadete açılan Aklar Camii üzerinde bulunduğu arazinin satılması nedeniyle yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. İngiltere’de yaşayan Kazım Akkuş arsa bedelini birlikte karşılamalarına rağmen bürokratik işlemleri takip etmesi için tapuyu ortağı İbrahim Akbaş’ın üzerine çıkardı. Karşılıklı güvene dayalı birliktelik İbrahim Akbaş hayattayken sürdü. Cami derneğin çabalarıyla kesintisiz ibadete açık kaldı. Ta ki Akbaş vefat edip, varisleri herhangi bir haber vermeksizin araziyi satana kadar.
İyi niyetimin kurbanı oldum
Kazım Akkuş, yargıya taşınan konuyla ilgili, 'İyi niyetimin kurbanı oldum. İbrahim Akbaş ile ortaktık. Aramızda ayrı gayrı yoktu. Yatırım yapmak için Fikirtepe’den arazi satın almaya karar verdik. O süreçte İbrahim Akbaş İstanbul’da olduğu için tapuyu o üzerine aldı. Derneğin arazimiz üzerinde bir cami yapmak istemelerini bize bildirmeleri üzerine Akbaş ile cami yapımına izin verdik. Daha sonra derneğin o zamanki başkanının bu devir işlemleri konusunda bir ihmalkârlığı olmuş sanırım. Devir işlemi gerçekleşmeden İbrahim Akbaş vefat edince eşi ve çocukları araziyi satışa çıkarmış. Satın alan ile müteahhit firma arasında anlaşmazlık çıkınca mahkemelik olmuşlar. Benim çok sonradan haberim oldu. Benim tek istediğim hakkım olanın bana ödenmesi. Ödenen parayı yine derneğe cami yapımı için bağışlayacağım. Arazinin alımı sürecinde iddialarıma şahitlik edecek tanıklarım var' ifadelerini kullandı.
Uzlaşalım istiyoruz
Kazım Akkuş’un beyanlarını doğrulayan Fikirtepe Aklar Camii Dernek Başkanı Cemal Kaynar ise, araziyi satın alan müteahhit firma, satın alanlar ve varislerle uzlaşma yoluna gitmek istediklerini belirterek caminin geleceği için herkesin üstüne düşeni yapmasını istedi. Cami yapımı için mahalle sakinlerinin destekleriyle yapılan caminin bedelini talep ettiklerini söyleyen Kaynar, 'Sorunun bu noktaya gelmesinde ihmali olanlar hakkında yasal hakkımızı kullanacağız' şeklinde görüş belirtti. Hayır yapmanın gönül işi olduğunu söyleyen Kaynar, ticari beklentilerinin olmadığını ve Kazım Bey’in hayratının yaşaması için çabalarının süreceğini ifade etti.
