Arazi olmak askerliğin en eğlenceli yönlerinden birisidir. Her sabah birçok asker ne hangi mazeretleri uydursam da bugün bölükten uzaklaşsam diye düşünür. Bazıları da bu düşüncelerini eyleme geçirirler.

Bir asker arazi olmakla aslında görev ve sorumluluktan, sıkıcı askerlik kurallarından kurtulmak ister. Arazi olmak askerin bölükten ve faaliyetlerden uzaklaşarak başka bir yerde zamanı geçirmesidir. Başka yer tabiri bölük dışındaki her yerdir. Gazino, revir, arazide gizlenme, bazı ziyaretçilerin gelmesi, bazı yerlere gidilmesi gibi durumlar arazi olma biçimleridir. 

Bir kısım askerin arazi olmasına komutanları kontrollü bir biçimde göz yummaktadır. Askerin teskeresine çok az kalmışsa, yaşı akranlarından epey ilerdeyse (mesela 30&ndash 35 yaş üstü) cezaevinde yattığından dolayı askere yaşlı gelmişse, psikolojik sorunları çok fazla ise bunlar genelde kafalarına göre takılmaktadırlar. Bunların özel durumlarını komutanları bildiği için, daha çok arazi olabilecekleri alanlarda istihdam edilmektedir. Bunların bir kısmına komutanları köpek bakımı gibi yalnız yapabilecekleri işleri vermektedir. Bütün bu iş ve işlemler uzaktan uzağa da kontrol edilmektedir. Komutanların bazı askerlere biraz serbestlik tanımaları onların askerliğini tamamlamaları yönünde olumlu sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Aksi halde firara yönelik düşünceler zuhur edebilir.

Arazi olmak için her şey gerekçe olabilir. Bazı askerler bu konuda uzmandır. Kaşla göz arasında kaybolurlar. Kimse onların yokluğunu fark etmez. İçtima zamanı geldiği zaman hiçbir şey olmamış gibi ortaya çıkarlar. 

Acemi asker iken &ndash ki bir ay sürdü-  en fazla arazi olanlardandım. Arkadaşlar tarafından adım 'arazi`den sorumlu mafya liderine' çıkartılmıştı bir ara. Yaşım da büyük olduğundan biraz daha rahat hareket edebiliyordum. Hatta komutanlarda bana müsamaha gösteriyordu.

Örnek vermem gerekirse 14 (milyon) lira verdiğim varis çorabının parasını geri almak için en az on gün sağa-sola (Revire &ndash Tümen Sağlık Şubeye &ndash Kolordu Sağlık Şubeye) gittim. Komutanlar alacağım olan paranın peşine gitmeme müsaade ediyorlardı. Ödediğim parayı alamamak aslında daha iyiydi. Çünkü her gün para peşinde bir yere gitme bahanem oluyordu. Öyle ki az olan para değil de araz olmak cazip geliyordu. Çünkü 14 lirayı tahsil etme gerekçem arazi olmamı sağlıyordu. Bu nedenle meselem para değil, parayı öne sürerek arazi olmak olmuştu. 

Acemi günlerimde komutanlardan birisi bana 'haydi biz gidelim. Sen ihtiyarsın. Eğitim yapamazsın' dedi. Çıktık araziye. Bunlar kışlada bakır tel ve matara gibi satabilecekleri şeyleri de topluyormuş. Beni ona yardım etmem için araziye çıkarmış. Bir çuval tel ve matara topladık. Kışlanın nizamiye kapısından değil de başka bir yerinden içi bakır tel ve matara dolu çuvalla ana yola atladı ve oradan gitti.

Benimle birlikte Ali isimli öğretmen bir arkadaşımız da arazi olmak konusunda uzmanlaşmıştı. O da gözlük peşindeydi. Hemen her gün gözlük peşine oraya-buraya gidiyordu. Bir seferinde baktım tugayın gazinosunda oturuyor. Zamanı dolduruyor. İki arazici bir birimize nazire yapıyorduk.

Teskereci tertiplerde arazi olma oranı yüksektir. Tertipçiliğin yoğun olduğu ve olmadığı bölükler de teskereci tertipler genelde arazi olma eğilimindedir. Zamanları azaldıkça, azalan zaman onlar için baskı oluşturmakta ve geçmemektedir. Dolayısıyla daha rahat vakit geçirebilecekleri bir işe yönelmektedirler. Teskereciden sonraki tertipler, kışladaki kıdemlerine oranla arazi olmaya meyillidirler. Buna göre en alt yani en yeni gelen tertip, en az arazi olan tertiptir.

İyi ve faydalı olan kışlada askerin zamanını geçirebileceği bir işi yapmasıdır. Usta birliğinde görev yaptığım PDR`ye (Psikolojik Danışma Birimi) gelen askerlere bu yönde tavsiyelerde bulundum. Hatta bazılarına komutanlarından iş istemelerini tavsiye ettim. Kendini kışlada işle oyalanmayan asker aklını başka yerlere -ailesine, dışarıdaki hayata, firara ve her türlü çılgın fikre- yormakta ve kendisini baskı altına almaktadır. Bunları komutanların büyük çoğunluğu bildiği için, askeri devamlı meşgul etmeye, onun başka şeyler düşünmesini  engellemeye çalışmaktır.