Hamilik Okulu Vakfı`nın ve Boğaziçi Yöneticiler Vakfı`nın Bosna Yiğitlik Meydanı mensubu öğrencileri ve gönüllüleri, Kızılay`ın gönüllüleriyle birlikte Srebrenitsa katliamının, bir adım öte soykırımının 26`ıncı yıl dönümünde Beşiktaş, Ü sküdar, Kadıköy, Fatih ve Taksim`de 8.372 karanfil dağıtarak bir yandan mezalimin unutulmamasına yönelik sembolik de olsa bir adım atarken diğer yandan da Bosnalı mazlum maktullere rahmet niyazında bulundu.
Hamilik Okulu Vakfı Sehâ Bosna Yiğitlik Meydanı`nın Başkan Yardımcısı Muhammed Vehbi Sevimli ile 11 Temmuz 2021 Pazar günü (dün) İstanbul`un merkezi yerlerinde gerçekleştirdikleri vefâ etkinliği özelinde Bosna Yiğitlik Meydanı çalışmaları üzerine bir e-sohbet gerçekleştirdik.
Hamilik yahut insan olma ve insan kalma davası;
Sohbete geçmezden önce hamilik mefhumuna kısaca göz atalım. 'Hamilik' insan olma ve insan kalma davasına sevdalanan infak ehli güzel kulların bir araya gelerek oluşturma gayretinde bulundukları mühim bir mefhum, kadim bir müessese; Bu meyanda Hamilik Okulu Vakfı ve Boğaziçi Yöneticiler Vakfı yapageldikleri hamilik okulu faaliyetleriyle gençlerimize fisebilillah yol arkadaşlığı ediliyor.
Tasadduk, isar, şenlendirme, yiğitlik, cömertlik, fütüvvet, vefâ, ihsan, marifet, züht, takva, diğerkâmlık, liyakat, sadakat, işini iyi yapmak, mesleğinin adamı olmak, insana ve dahi eşyaya hak ettiği değeri vererek, yeryüzünde Allah`ın halifeliği görevini bihakkın yerine getirmek ve 'emrolunduğu gibi dosdoğru olmak' hamiliğin olmazsa olmaz anahtar kelimeleri.
Hamilik Okulu Vakfı`nın değerli başkanı Süleyman Özdil`e göre 'Hamilik' kavramı, Osmanlı ve Selçuklu medeniyetlerinin kurumsallaştırmış olduğu 'Ahilik ve Esnaf (Mesleki Dayanışma) Teşkilatları'ndan geliyor ve ttemelleri 'yiğitlik' ve 'cömertlik' anlamına gelen 'fütüvvet' anlayışına dayanıyor.
Özdil Ü stad, mezkû r kavramın insan ve toplum için önemi şöylece özetliyor: 'Hepimiz için, bu dünyaya neden geldiğimiz, bu dünyanın gayesinin ne olduğu ve varacağımız yerin nasıl bir yer olacağı soruları önemlidir ve herkes bu sorular doğrultusunda bir arayış içerisindedir. Bu arayış dâhilinde birçok sınava tabi olur, iyi ve kötü arasında seçimler yapmak durumunda kalırız. Eğer insan doğrunun yanında durabilirse daha kâmil bir insan olma yolunda bir adım atmış, kötünün istediği yerde durur ise de, aksi istikamette yani insanlığını yitirme yolunda bir adım atmış olur. Biz buna 'İnsan Olma ve İnsan Kalabilme' davası diyoruz. İyi ve kötünün seçimi yolunda verilen bu mücadelede hamiliği, haminin karşısındakine bir ayna olması, iyi ve kötüyü ayırt edebilmesi noktasında yol gösterici olması noktasında önemsiyoruz.'
Biz dahi önemsediğimiz, daha doğrusu önemsemek durumunda olduğumuz hamilik okulu faaliyetlerinin Temmuz ayındaki son güncel halkası olan İstanbul`daki karanfil dağıtma etkinliğini Hamilik Okulu Vakfı Sehâ Yiğitlik Meydanı Başkan Yardımcısı Muhammed Vehbi Sevimli ile teşrih masasına yatırdık.
Sizi tanıyabilir miyiz?
İsmim Muhammed Vehbi Sevimli. Yıldız Teknik Ü niversitesi`nin Makine Mühendisliği bölümünden mezunum. Şu an özel bir şirkette çalışıyorum. Hamilik Okulu Vakfı mensubu olmakla birlikte aynı zamanda Kızılay gönüllüsüyüm. Bundan 3 yıl evvel kurduğumuz Sehâ Bosna Topluluğunun da bir üyesiyim.
İstanbul`da karanfil dağıtma etkinliğini kimlerle birlikte düzenlediniz?
Bu etkinliği Bosna Yiğitlik Meydanlarında faaliyet gösteren Hamilik Okulu Vakfı ve Boğaziçi Yöneticiler Vakfı mensubu arkadaşlarımız ve Kızılay gönüllüsü arkadaşlarımız ile birlikte düzenledik.
Hamilik ve Yiğitlik Meydanı dediniz. Hamilik nedir?
Hamilik, kadim kültürümüzden gelen Ahilik teşkilatlarında bulunan usta-çırak ilişkisinin ikinci medeniyet hamlesinin kurucu fikir babalarından Ebu l Hasan Harakani nin gösterdiği ve anlattığı usû l ve erkân ile harman edilmesiyle ortaya çıkmış köklü bir kavramdır.
Yiğit kimdir?
Yiğit, insanlığa ve Allah a karşı borçlu olduğunun bilincinde olan ve bu borcunu elindeki ve gönlündeki ile infak etmek için meydanlarda faaliyet gösteren kişiye denir.
Meydan nedir?
Bir hayır tezgâhıdır. Eşref-i mahlû kat olan insanın 'borçlu olmak' kavramının içini doldurmak için faaliyet gösterdiği alanlara denir.
Bu bağlamda Bosna Hersek te neler yapıyorsunuz?
Bosna Hersek`te Kızılay, Hamilik Okulu Vakfı ve Boğaziçi Yöneticiler Vakfı işbirliği ile 9-13 yaş aralığındaki bir grup yetim öğrenciye çeşitli eğitimler veriyoruz. Aynı zamanda bazı kurum ve kuruluşlar ile birlikte sürdürülebilir bir takım faaliyetler gerçekleştirme niyetindeyiz.
Bosna Hersek te başlattığınız Hemdem Projesi`nin amaçlarından bahseder misiniz?
Kendi ülkesine ve değerlerine bağlı, farkındalığı yüksek bireylerle, ülkesinin katma değerini artıracak, ülkesinin istikbalini parlatacak kişilerin yetişmesi için çeşitli eğitimler planlıyor ve veriyoruz. Aynı zamanda Türkiye ziyaretleriyle birlikte Kardeş Aile projesi gibi çalışmalar planlayarak Bosna da eğitim verdiğimiz çocukların aileleriyle, çocuklar Türkiye ye geldiği zaman onlarla ilgilenecek aileler arasında kalıcı ve kuvvetli bağlar kurulmasını planlıyoruz.
Bahsettiğiniz amaçlara yönelik olarak neler yapıyorsunuz?
Az önce de bahsettiğim üzere çeşitli eğitimler vererek çocukların gelişimine katkı sağlamakla birlikte kardeş aile projeleriyle de kalıcı bağlar kurmayı planlıyoruz.
Srebrenitsa Soykırımının 26. Yıldönümünde karanfil dağıtma fikri nasıl ortaya çıktı?
Aslında bu yeni bir fikir değildi. Bundan 3 yıl önce Taksim de Boğaziçi Yöneticiler Vakfı`nın Yiğitlik Meydanı mensupları, meydanın başkanı Kerem Koçer liderliğinde 8372 karanfil dağıtılmıştı. Bu sene de bizler de farkındalık oluşturmak için Beşiktaş, Ü sküdar, Kadıköy, Fatih ve Taksim`de 8372 karanfil dağıttık. Böylelikle borçlu olduğumuzun bilincine tekrar varmış olduk diyebilirim. Aslında bu gibi faaliyetler kamuya fayda sağlamakla birlikte bu faaliyeti gerçekleştiren kişiler için de çok büyük fayda oluşturmaktadır.
Dünkü organizasyonla hedef kitlenize nasıl bir mesaj verdiniz?
Merhum Alija nın da dediği gibi 'Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.' sözünden yola çıkarak bu ve buna benzer soykırımları asla unutmamamız gerektiği ve her daim dimağlarımızda canlı kalmasının gerekli olduğunun mesajını vermeye çalıştık.
Vatandaşlarımız sizleri nasıl karşıladı?
Neredeyse tüm vatandaşlarımız bu soykırım karşısında çok hassas olduklarını ve bir daha böyle bir şeyin yaşanmaması için ellerinden ne geliyorlarsa yapmaya hazır olduklarını belirttiler; Çünkü bu gibi zulümler, insanlığın yüz karasıdır ve hiçbir şekilde kabul edilemez.
Katliamım yıldönümü vesilesiyle Türk ve dünya kamuoyuna neler söylemek istersiniz?
Merhum Alija nın sözlerini tekrar etmek istiyorum 'Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.'
Buna ek olarak üçmaymunu oynayan birçok insana rağmen bu ve buna benzer zulümler için asla susmamalı, her gün bir önceki günden daha çok haykırarak zalimlere 'dur!' demeliyiz.
Sizin ilave etmek istediğiniz hususlar nelerdir?
İnsan olmak, insan kalmak ve insanca yaşamak temennisiyle kendinize iyi bakın.
İlginiz için teşekkür ediyorum.
Ben de çok teşekkür ederim.
