DURSUN EKER 

Küçükköy Bilge Hastanesi’nde görevli Dâhiliye Uzmanı Dr. Hakan Keküllüoğlu, güneş altında uzun süre kalınması sonucunda vücut ısısını ayarlayan mekanizmaların bozulmasına bağlı olarak gelişen güneş çarpması konusunda vatandaşları uyardı. 

Hava sıcaklığının yükselmesiyle birlikte sıcak çarpması şikâyetlerinde artış görülebileceğini hatırlatan Dr. Keküllüoğlu, kendisini yüksek ateş, bulantı ve kas krampı gibi belirtilerle gösteren bu tabloda vakit kaybedilmeden gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini, aksi takdirde ölümle sonuçlanan çok ciddi sağlık sorunları yaşanabileceğini söyledi.  

Muhabirimize yaptığı açıklamada, güneş çarpmasının özellikle öğle vakti güneş ışınlarının dik geldiği zamanlarda oluştuğunu hatırlatan Dr. Hakan Keküllüoğlu,‘’Aşırı sıcak havalarda, beden ısısını ayarlayan mekanizmanın bozulmasıyla gelişen güneş çarpması, daha çok çocuklarda görülse de hemen hemen tüm yaş grupları için tehlikelidir. Rüzgârsız günlerde güneş çarpması riskinin arttığı da unutulmamalıdır. Uzun süre yüksek sıcağa maruz kalmak ve vücudun normal sıcaklığına dönebilmek için yeterince sıvı kaybedememesi güneş çarpmasını da beraberinde getirmektedir. Vücut sıcaklığı organları tahrip edecek derecede çok yüksek seviyelere ulaşabilir. Özellikle 40 derecenin üzerindeki sıcaklıklarda ortaya çıkan güneş çarpması, çocuk ve yaşlılarda daha düşük sıcaklıklarda da görülebilir’’ dedi. 

Güneş çarpması nedenleri

Güneş çarpmasının en büyük sebebinin çok yüksek sıcaklıklara maruz kalmak olduğunu ifade eden Dâhiliye Uzmanı Dr. Hakan Kelüllüoğlu,‘’Hem tatil amaçlı deniz kıyısında geçirilen vakitler, hem de normalin üzerinde sıcaklık seviyesine sahip ortamlarda çalışmak güneş çarpmasının en büyük nedenlerinden biridir. Bunun yanı sıra nemli hava da soğutma mekanizmasını azaltarak güneş çarpmasına sebep olabilir. Yüksek sıcaklıklarda fazla alkol tüketmek, kalın giyinmek ve aşırı besin tüketmek de güneş çarpmasını tetikleyebilir. Sıcak havada insan vücudu kan akışını deri yüzeyine doğru artırır. Terleme ve soluk verme ile kendisini fazla ısıdan kurtarır. Terleme ve soluk almanın tam olarak gerçekleşemediği durumlarda sıcak bitkinliği ve güneş çarpması da kaçınılmaz hale gelir. Sodyum ve klor kaybı ile birlikte güneş çarpması belirtileri de görülmeye başlar.’’ şeklinde konuştu. 

Güneş çarpması belirtileri

Güneş çarpmasının en yaygın belirtilerinin baş ağrısı, bulantı, kusma, yüksek ateş, terleyememe, sinir sistemi bozuklukları, ruhsal durum bozuklukları ve bilinç kaybı olduğunu vurgulayan Dr. Hakan Keküllüoğlu,‘’ Havale, solunumda düzensizlik ve 40 derece üzerinde ateşle birlikte deride kızarıklık da varsa sıcak koması görülme ihtimali yükselmektedir. İleri safhalarda oldukça tehlikeli olabilen güneş çarpmalarında, ciddi oranda yaşam kaybı riski olduğu da unutulmamalıdır. Öte yandan, güneş çarpması sonrası iyileşen kişilerin dahi sinir sistemlerinde kalıcı hasarlar oluşabilmektedir. Bu nedenle ilk belirtide tanı konulması ve kişi bilincini yitirmeden gerekli müdahaleye başlanması gerekmektedir. Sıcak çarpmasında, yüksek ateş, kuru –sıcak-ağrılı cilt, şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma ve baş dönmesi, kas krampları, çarpıntı, uykuya eğilim, şuur bulanıklığı ve komaya kadar varabilen ciddi klinik tablolar görülebilir.’’ diye konuştu. 

Risk grupları vel ilk yardım

Dr. Hakan Keküllüoğlu, yüksek tansiyon, şeker hastalığı ve böbrek yetmezliği gibi kronik hastalıkları olanların yanı sıra, kanser hastaları, aşırı kilolular, psikiyatrik rahatsızlığı olanlar, 65 yaş üzeri kişiler, 5 yaş altı çocuklar ve gebelerin sıcak yaz aylarında çok daha dikkatli olması gerektiğini belitti. 

Dr. Hakan Keküllüoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü;

‘’Güneş çarpmasına maruz kalan kişi hemen serin olan bir yere alınarak üzerindeki sıkı giysiler gevşetilir ve kusma riskine karşı yan yatırılır.  Vücut ısısını düşürmeye yönelik başına göğsüne ve koltukaltlarına soğuk su ile ıslatılmış bez koyulabilir veya soğutucularla soğutmaya çalışmak gerekir. Kan dolaşımını başa doğru yönlendirmek kişinin için ayaklarını yükseltmek, kol ve bacaklara masaj yapmak, duş aldırmak da gerekebilir.  Kişinin bilinci açıksa sıvı alımının sağlanması, bilinç kapalı ise kesinlikle içmesi için sıvı verilmemesi önemlidir. Bu durumda olan hastanın takip ve tedavi amaçlı en yakın sağlık kuruluşuna ulaştırılması gerekir. Yani, hastanın bilinci yerinde değilse su içirilmemelidir. Alkol koklatılmamalıdır. Katı yiyecekler çok tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle kesinlikle verilmemelidir. Güneş çarpması teşhisi hastanın semptomları gözden geçirildikten, kan basıncı ve sıcaklık değerleri ölçüldükten sonra konur. Bunun için öncelikle ağız içi sıcaklığı yerine rektal sıcaklık ölçülür. Gerekirse hastadan kan ve idrar örneği de istenir. Güneş çarpmasında tablo kötüye gidiyorsa tuz ve elektrolit seviyelerini belirlemek için kan testleri kullanılır. Kan testi sonucuna göre de hastaya sıvı terapisi uygulanabilir. Güneş çarpması sonrasında oluşabilecek komplikasyonlar nedeniyle böbrek yetmezliği gibi durumlara karşı hasta birkaç hafta takip edilir. Sıvı ve tuz dengesi ile sıcaklık değişimleri gözlem altında tutulur.’’

Alınması gereken tedbirler

Küçükköy Bilge Hastanesi Dâhiliye Uzmanı Dr. Hakan Keküllüoğlu, güneş ve yüksek sıcaklığın zararlı etkilerinden korumak için alınması gereken tedbirleri şu şekilde sıraladı; 

  • Mecbur kalmadıkça güneşin yoğun olduğu saatlerde dışarıya çıkılmamalı,
  • Terletmeyen ince, açık renkli ve bol giysiler tercih edilmeli,
  • Mutlaka güneş gözlüğü, şapka ve şemsiye gibi güneş ışığından koruyacak aksesuarlar kullanılmalı,
  • Güneşe çıkmadan yarım saat önce güneş koruyucu kremler sürülmeli
  • Günde en az 2,5-3 lt sıvı tüketilmeli (ayran soda su vb.)
  • Sindirimi kolay hafif yiyecekler tercih edilmeli
  • Fırsat buldukça ılık duş alınmalı
  • Uzun ve ağır egzersizlerden kaçınılmalıdır.
  • Çocukları dışarı çıkarırken mutlaka güneş koruyucu sürmek gerekir. Güneş kremi seçerken de mineral filtre içermesi ve bebeğe alerji yapmayacak özellikte olmasına dikkat edilmelidir.
  • Kimyasal filtre içeren güneş kremlerinde alerji riski daha yüksektir. 1 yaş altı bebeklerin cildi büyük çocuklara göre daha hassastır ve uygulanan her türlü kremin emilimi daha fazladır. Bu nedenle 1 yaş altı güneş kremi seçerken mutlaka doktora danışılmalıdır.
  • Çocuk güneşe çıkarmadan 15 dakika önce koruyucu ürün uygulanmalıdır. Çok açık tenli, renkli gözlü çocuklar ile 1 yaş altı bebeklerde 50 faktör ve üzeri güneş kremleri tercih edilmelidir. Ten rengi koyu, esmer çocuklarda ise 30 faktörlü güneş kremi yeterli olur. 
  • Çocuklar dışarı çıkarılmadan en az 15-20 dakika önce krem sürülmelidir. Güneş kreminin koruma süresi en fazla 3-4 saattir. Eğer çocuk yarım saatten fazla dışarı zaman geçirecekse güneş kreminin sık sık yenilenmesi gerektiği unutulmamalıdır.
  • Güneş ışınlarının dik geldiği, dolayısıyla en etkili olduğu 10.00-16.00 saatleri arasında asla güneşe çıkılmamalıdır. Hava bulutlu bile olsa güneş kremi mutlaka sürülmelidir. Güneşin olmaması zarar vermeyeceği anlamına gelmemektedir. Bu nedenle bu saatlere dikkat etmek ve her havada gerekli önlemleri almak önemlidir.
  • Yaz aylarında çocuklara ince, hafif ve pamuk giysiler giydirilmelidir. Terleme ihtimalleri çok yüksek olduğu için de sık sık kıyafetleri değiştirilmelidir. İTTİFAK