`height=

Bugün sizinle sofraların siyah kralı ve kraliçesi zeytinden söz edeceğiz;

Zeytin`in ilk insanla birlikte yenilmeye başladığı kabul edilmektedir.

Hatta zeytin için bütün ağaçların ilkidir, denilmektedir.

Zeytin`in batı dillerindeki adı 'oil' Yunanca zeytin ağacı anlamına gelen 'eleia' kelimesinden türediği söylenir.

Eski Ahit e göre ise zeytin, refahın ve bolluğun sembolü sayılmıştır.

Diğer kutsal kitaplarda da zeytin ağacı kutsallığın, bolluğun, adaletin, sağlığın, gururun, zaferin, refahın, bilgeliğin, aklın, arınmanın ve yeniden doğuşun, kısaca insanlık için en önemli erdem ve değerlerin sembolü sayılmıştır.

Mısırlıların da zeytin ve zeytinyağı üretmeyi Yunanlılardan ve Filistinlilerden çok daha önce bildiği öne sürülür.

Mısır da zeytin üretiminin yapıldığını ortaya koyan tarihi belgelerden biri de, Mısır daki en eski Firavun piramidi olan Sakkara nın duvarlarında yer almaktadır.

Kur`an-ı Kerim`de de Allahü teâlâ Zeytin`e ve İncir`e yemin etmektedir (Vettini Vezzeytuni).

Zeytin ağacı tarih boyunca gölgesiyle, odunuyla, meyvesiyle ve eşsiz yağıyla toplumlara, insanlara hayat ve güçveren bir meta olmuştur.

Zeytin efsaneleri anlatmakla bitmez.

Öyle ki;

Zeytin ile ilgili eldeki belgelere bakıldığı zaman, zeytinyağının ağırlıklı olarak dini ayinlerde arınma ve kutsama maksadıyla kullanıldığı göze çarpar.

Saflık ve sadeliğin sembolü

Ü lkemizde zengin tarihsel geçmişi ile kandillerde, yemeklerde, sabun üretiminde, şifa kaynağı olarak yaygın şekilde kullanılır. Zeytin ve zeytinyağı Anadolu nun kültürel zenginlikleri arasında özel bir yere sahip olmuştur. Aslında, zeytin kültüründe, Anadolu coğrafya olarak hep vardır.

Ve eskiden beri insanlar için zeytin ağacı kutsaldır.

Yine öteden beri beslenmede, eczacılıkta ve güzellik iksiri olarak yaygın bir şekilde kullanılan zeytin ağacı akıl ve zaferin, zeytin dalı barışın, zeytinyağı da saflık ve sadeliğin sembolü olmuştur.

Zeytinyağı ayrıca 'huzur', 'bereket', 'yardımseverlik', 'evrensel iyilik' 'barış ve birliktelik' kavramlarının simgesi olarak da benimsenmiştir. Antik çağda yeşil zeytin dalı, diğer yeşil bitkiler gibi 'Ölümsüzlük ve Yeniden Doğuş' simgesi sayılmıştır.

Kur`an-ı kerimde altı kez geçer

Tüm semavi dinlerde adı geçen 5 meyve vardır.

Zeytin, İncir, Hurma, Ü züm ve Nar;

Zeytinyağı Allah ın bütün kutsal kitaplarında anılır.

Tevrat ve İncil de Zeytin kelimesi 140 kez geçer,

Kuran-ı Kerim de Zeytin kelimesi 4 Surede 6 kez geçer. (Tin Suresi, Nur suresi, En`am suresi, Nahl Surelerinde)

Özet olarak zeytin dünya üzerinde yetişen ağaçların ilkidir.

Yunan mitolojisinde tanrıça Athena`nın hayatını sürdürebilmesi için zeytin ağacını sürekli görmesi gerekiyordu.  Kimi tanrıların da zeytin ağacının altında doğması gerekiyordu.

Sezar başında zeytin ağaçlarından yapılmış taçla halkın karşısına çıkar.

Uzun süre Olimpiyatlarda kazanan kişiye zeytin dalından yapılmış taçtakılırmış.

Herkül`ün silahı zeytin ağacındandır.

Zeytin ağacına zarar verenler ölümle cezalandırılırdı.

Hazreti İsa`nın çarmıha gerildiği haçzeytin ağacındandır.

Hazreti Davut, Abu Şalomdan kaçarken Kudüs`ün doğusundaki zeytinlik dağının yamaçlarına tırmanmıştır.

Eski Yunan`da kutsal ağaçolarak kabul edilip zeytin tarımının sadece iyi ve dürüst insanlar tarafından yapılmasına izin verilmekteydi.

Zeytin ağacına zarar verenler ölümle cezalandırılmaktaydı.

Zeytinyağının dinsel törenlerin kutsal lambalarında yakılmaktaydı.

Kralların ve yeni doğan bebeklerin kutsanmasında kullanılmaktaydı.

Zeytin ağacı akıl ve zaferin, zeytin dalı barışın, zeytinyağı da saflık ve sadeliğin sembolü sayılmaktaydı.

Sağlığın zirvesinde zeytin

Zeytin ağacının insanlık tarihindeki yerini kavrayabilmek için 40 bin yıl öncesine kadar uzanmak gerektiği belirtilir.

Zeytin öyle harika bir bitkidir ki hava kirliliğinden korur.

Şifa kaynağı olarak kalp ve damar sağlığını korur.

Hayvansal yağlar yerine zeytinyağı gibi doymamış yağları tüketmek kalp hastalıkları olanların yanı sıra normal bireylerin de daha sağlıklı olmasına katkı sağlar.

Zeytin ve yağı kanser önleyicidir. Günümüzde kanser vakalarının artmasının en önemli sebebi beslenme alışkanlıklarımızdır.

Günlük beslenmemizde düzenli olarak bir miktar zeytinyağı tüketilmesinin vücudumuza sayısız faydası vardır. Zeytin doğal bir anti-aging (yaşlanma karşıtı) bir bitkidir;

İyi bir antioksidandır

Zaten vücudumuzdaki hücreler ve dokular için çok önemlidir. Vücudunun canlılığını sürdürebilmesi için gereken enerjinin büyük bir kısmı, yağlar tarafından karşılanmaktadır. Vücutta yağ, dokuda depolanır ve gerektiğinde enerji için kullanılır. A, D, E, K gibi bazı vitaminler ancak yağda erir ve bu vitaminlerin kana karışabilmesi için, vücutta belli oranda yağ olması lazımdır.

Yağ, özellikle eritrositler ve lenfositler için vazgeçilmezdir. E vitamini, kalp kası ve hormonal salgılar üzerinde çok önemli etkisi vardır.

Zeytinyağı, antioksidan elementleri de bulundurur. Bunlar hormonlara destek olup hücre farklılaşmasının gelişimine, hücre zarının oluşumuna yardımcı olur.

Zeytin bu ve diğer özellikleriyle aslında her yönüyle doğal bir ilaçtır.

Ve yukarıda özetlediğimiz gibi eski zamanlardan bu yana insanlar, zeytinyağını, tedavi, dini törenlerinde günlük hayatlarında ve güzellik için kişisel bakım için kullanmıştır.

Hekimlerin piri sayılan Hipokrat ülser, kolera ve kas ağrılarını tedavi etmek için zeytinyağını önerirdi. Psikolojik bozukluğu olan hastalara da taze yeşil zeytin tavsiye ederdi.

Doğal bir antibiyotiktir

Zeytinyağı içindeki 'fenol' adlı bileşeni, antioksidan ve pıhtılaşma karşıtı özellikleriyle kalp için iyi bir koruyucudur. Ve 'fenol', en fazla saf zeytinyağında bulunur. Yapılan araştırmalarda, zeytindeki polifenollerin içerisinde bulunan sekoiridoidlerin, solunum ve sindirim sisteminde olumsuz etki eden bazı mikroorganizmalar üzerinde önleyici etki ettiği tespit edilmiştir. Zeytin ürünlerinde bulunan biofenoller insan hayatı için mühim olan antioksidan, serbest radikal antagonizm ve anti mikrobiyal aktivite göstermektedir.

Bu fenolik bileşenin diğer faydalarını şöyle sıralayabiliriz. *Hücrelerdeki oksidatif hasarı ve sağlıklı kalmayı sağlayıcı, hastalıklardan koruyucu, hastalıkları iyileştiricidir. *Kandaki kolesterol seviyesini azaltıcıdır. *Lipit peroksidasyonu önleyicidir. *Düşük yoğunluklu lipoproteinlerin (LDL) oksidasyonunu önleyici ve miktarını düşürücüdür. *Kardiyovasküler kalp hastalıklarını önleyicidir. * Çeşitli kanser (kolon, prostat ve göğüs) ve trombik (pıhtılaşma) hastalıkların oluşumunu engelleyicidir. *Merkezi sinir sistemi dejenerasyonunu önleyip ve serbest radikalleri yok ederek yaşlanmayı geciktiricidir. * İltihap kurutucu ve kanamayı durdurucudur.

Kalbimizin dostudur

Günde 2 çorba kaşığı zeytinyağı tüketmek, koroner kalp rahatsızlığı (CHD) riskini azaltır.

Zeytinyağı, kalbimiz için altın değerinde bir nimettir.

Zeytinyağı, içerdiği selenyum sebebi ile özellikle kalp-damar rahatsızlıkları ve kanser için faydalıdır. Damar sertliği ve kalp krizi (enfarktüs) riskine karşı en etkili ilaçlardan biridir.

Zeytinyağını fazla miktarda tüketenlerin kalp krizi riski, zeytinyağını nadir tüketenlerle karşılaştırıldığında, % 82 düşüklük göstermektedir.

Yüksek miktarda mono-doymamış yağ alan popülasyonlar, düşük oranda kalp hastalıklarına sahipler.

Zeytinyağında bulunan antioksidan madde, kalp krizi ve kalp çarpıntısına karşı en büyük koruyucu özellik gösterir.

Rafine edilirken veya ısıtılırken pek çok yağ asidinin kimyasal yapısı değişir. Bunların, kalp-damar hastalıklarının ortaya çıkmasında çok büyük etkileri vardır. Natürel sızma zeytinyağı ise, bu riski taşımaz.

Zeytinyağı, vücutta kolesterol dengesini de sağlar. Sabahları açkarnına bir çorba kaşığı içilebilir.

Şifa olsun;