'Kitap Harçlığı Kavramı'

Hemen hemen her ailede bilinen bir kavramdır, 'günlük, haftalık ya da aylık harçlık.' Her öğrencinin bir şeyler yiyip içmesi için verilen bir miktar paradır. Her ailenin bütçesine göre değişir. Çalışan bir memurun, işçinin maaşı neyse öğrencinin de harçlığı odur. Harçlık deyip geçmeyin. Ü zerinde biraz durulduğu zaman, ne kadar da önemli olduğunu göreceksiniz!

Harçlık hem kavram olarak hem de somut anlamda bir öğrencinin hayatını şekillendirir. İleride 'savurgan mı, yoksa tutumlu mu?' olacağı ile ilgili sağlam ipuçları verir.

Çocuk, tasarrufu, kendisini kontrol etmeyi, düzenli olmayı, harcama sırasını ve harcamanın önemini, kısacası hayatı bu kavramla öğrenebilir.

Haftalık otuz lira alan bir öğrenci haftanın ilk gününde bu miktarı bitirirse geriye kalan altı gün sinek avlar. Plansız harcamanın karşılığı altı günlük sefilliktir. Oysa başka bir öğrenci günlük beş lira harcıyor. Çarşamba, cumartesi ve pazar da harcamıyor.

Yani haftada yirmi lira harcıyor ve on lira biriktiriyor. Aylık kırk, yıllık beş yüz lira biriktirmiş oluyor. Bu alışkanlık hayatını şekillendirecektir. Olumlu ve olumsuz varyasyonlarını da ilave edebilirsiniz.

Bu yazımızda asıl üzerinde durmak istediğimiz konu buraya kadar olan bölümde bahsettiğimiz 'harçlık' değildir.

`src=

Bu harçlıktan tamamen ayrı olarak çocuklara vereceğimiz, 'kitap harçlığı' kavramıdır, burada bahsedeceğimiz şey.' Bu kavramın nasıl olması gerektiği ne işe yarayacağı ne kadar olması gerektiği, takibi nasıl olmalı ; vb.

Öncelikle kitap okuma alışkanlığının kazanılması için elimize geçen her fırsatı değerlendirmeliyiz. Biz ebeveynler, 'Oğlum, kızım geçodana kitap oku!' cümlesini sık sık kurmaktan ziyade elimize kitabı alıp hiçolmazsa haftada bir iki gün yarımşar saat okumalıyız.

Çocuk bizim elimizde kitabı görmeli ve 'Aa! Babam, annem, ablam, abim, dedem, halam; kitap okuyor.' diyebilmeli. O görüntüyü mutlaka vermemiz gerekiyor. Çocuklar, sözümüze değil halimize bakarak öğreniyorlar. Dil susacak, davranış konuşacak kısacası.

Bunu düzenli olarak bir iki ay deneyin sonucun nasıl değiştiğine siz de inanamayacaksınız! 'Bir iki ay sonra da bırakın (!)' dersek yanlış olur. Mutlaka devam ettirin. Göreceksiniz, belli bir süre sonra okuduğunuz gün sayısı artmış olacaktır.

'Kitap harçlığı' kavramı ile vermeye çalıştığımız şey hem güzel bir alışkanlık kazandırmak hem de 'kitap ve harçlık' kavramını daha küçük yaşlarda zihinlere yerleştirmektir.

`height=

Küçük yaşta her hafta ya da her ay normal harçlığının haricinde 'kitap harçlığı' alan bir çocuk, bu durumu içselleştirir. İleride o da kendi çocuklarına bu alışkanlığı kazandırır.

Kitap harçlığı, öncelikle ailece belirlenmeli ve takip edilmelidir. Her aile kendi bütçesine, çocuk sayısına göre bir miktar ve zaman çizelgesi belirlemelidir. Örneğin, iki çocuğu olan birisi, haftalık onar lira belirlese aylık seksen lira olur.

Çocuklar bu parayı sadece kitap almak için kullanabilir. Harcama işini de ister haftalık ister aylık olarak yapar. Kitap harçlığı ile alınan kitapların ilk sayfasına da mutlaka tarih ve not düşülür. Kitap harçlığımla aldığım üçüncü kitap, on sekizinci kitap; gibi

Okumaya başladığı ilkokul ikinci sınıftan, üniversiteyi bitirdiği yıla kadar şöyle bir bakın bakalım, kaçkitap alınmış olur? Bir çocuk için yıllık beş yüz lira olursa on altı yılın sonunda yaklaşık sekiz bin lira yapar. Ortalama bir kitabın on beş lira olduğunu varsayarsak yaklaşık 530 kitap yapıyor. Siz düz hesap 500 deyiverin.

'Kitap harçlığı' kavramı ile açılan yeni sayfaları, yeni hayalleri, değişen hayatları gördükçe keyifleneceksiniz umarım! Bütün mesele buna inanıp bir yerlerden başlamak.

Bugün en büyük meselemizden biri de kelime hazinesinin sığlığı, darlığı ya da yokluğudur. Az kelime bilen insan, hayata ve olaylara geniş açıdan bakamaz. Sadece öğrendiği bir doğrudan başka doğru olmadığına inanır.

Kelime hazinesini dokunmatik ekranlara basarak değil, kitapların satır aralarına not düşerek, sözlük kullandırarak, bazı zor metinleri çözdürerek kazandırabiliriz. Satır arasına düşülen not aynı zamanda zihne ve gönle de yazılacaktır.

İnsanoğlunun düşüncesini, ufkunu bildiği kelimelerin genişliği, anlama ve ifade yeteneği etkilemektedir. İnsanların birbirlerini anlamasında da kelimeler önemli bir işleve sahiptir. Kelime hazinesinin genişliği atılacak olan bu küçük adımlarla şekillenecektir.

Kitap okumayı alışkanlık haline getiren öğrenciler, hayatın her alanında başarılı olacaklardır. Okumayı bir nefes gibi, ekmek ve su gibi algılayanlar kesinlikle geleceğin tozpembe saraylarında kendilerine yer bulacaklardır. Bu toz pembelik hayal değil gerçeğin ta kendisidir.

'Alışkanlık edinmek kolaydır ama onu üstünden atmaya kalkmak insanın derisinin yüzülmesi kadar zordur.' (Josh Billings)

İşte, bu veciz sözde de bahsedilen alışkanlık kazanıldığı zaman yenilikler ve güzelliklere yelken açılabilecektir insan. Öğrencilerimizin okuma alışkanlığı kazanması için uygulanmış ve sonuçalınmış tüm etkinlikleri bir an önce hayata geçirmeliyiz. Kendisini yetiştirmiş okuyan fertlerin günlük sohbetleri bile farklı olacaktır.

Kitap okumanın sınav hazırlığına da katkısı vardır. Kitap okuyan ve okuduklarını çok iyi değerlendirebilen öğrenciler diğer öğrencilerden kesinlikle önde olacaklardır.

Bütün derslerde net sayısını arttırmak iyi bir okumayla mümkündür. O, uzun paragraf soruları ancak okumayı seven biri tarafından çok daha hızlı ve doğru olarak çözülebilir. Paragraf soruları hem çok kolay hem de çok zordur. Okuma alışkanlığına sahip olan biri için en kolay sorulardır.

Günümüz insanı teknolojiye rağmen kitap okumayı alışkanlık haline getirebilirse geçmişten geleceğe sağlam bir köprü kurmuş olacaktır. Arama motorları bilginin kaynağı değildir. Bilginin kaynağı hala kitaplardır. Kaynak kurursa her taraf kurur. Kaynağı daha canlı tutmak ve yeni kaynaklar oluşturmak hepimizin sorumluluğundadır. Kitap harçlığı bu kaynaklardan biridir.

Anne, baba okumazsa çocuğun kitap okuma alışkanlığı olmayacaktır. 'Hocam, bizim çocuk hiçkitap okumuyor!' diye başlayan veli şikâyetleri aslında velinin -istisnalar mutlaka vardır- 'kitap okuma-ma' alışkanlığını ortaya koymaktadır.

`height=

Okul, öğretmen, öğrenci ve veliler olarak kitap okuma alışkanlığını bir yaşam tarzı haline getirebilirsek çok daha güzel gelişmelere hep beraber imza atabiliriz. Sadece öğretmenin üzerine yüklenecek bir sorumluluk değil bu. Az, öz ve devamlı olan okuma alışkanlığı bütün insanlığın yararına olacaktır.

Okuyan insan meyve veren ağaçgibidir. Yeter ki meyve olsun. Yiyen birileri mutlaka olacaktır. Biz yeter ki meyve verebilen nesiller yetiştirebilelim. 'Kitap Harçlığı' kavramı da bahsettiğimiz bu okuma alışkanlığının kazanılması için yapılacak olan önemli basamaklardan sadece biridir.

Örnek- Kitap Harçlığı Çizelgemiz

`height=

Evet, şimdi bu yazıyı okuyan tüm velilerimiz ve öğrencilerimiz bir kalem ve ajanda alıp işe koyuluyorlar. Ailece haftalık miktarı belirleyerek işe başlıyoruz. İşin takibi siz kıymetli öğrencilerimizde olacaktır. Normal harçlığı unutmadığınız gibi bunu da unutmayın! Bugün iyiliğe atılan küçük bir adım, yarın milyonların iyiliğe atacağı adımların habercisi olacaktır. Benden söylemesi;