Çocukluk yıllarında babasının yanında çalışmaya başlayan Kurukafa, meslek lisesinden mezun olduktan sonra iş yaşamına ağabeyinin motosiklet tamir atölyesinde devam etti. Bisiklet tamirinin inceliklerini ağabeyinin yanında öğrenen Kurukafa, uzun yıllar çalıştığı lastik fabrikasından emekli olduktan sonra gençliğinde öğrendiği mesleğiyle kendisine yeni bir hayat kurdu. Açtığı tamir atölyesinde 17 yıldır severek çocukların bisikletlerini tamir eden Kurukafa, AA muhabirine, atölyeyi emeklilik döneminde eve hapsolmamak için kurduğunu anlattı. İşini çok sevdiğini ifade eden Kurukafa, "Çalışmayı seviyorum. Zaten işini severek yapmazsan başarılı olamazsın. Bisiklet tamirine genelde çocuklar geliyor. Çocuklarla iletişimim de çok güzel. Bu da işimi severek yapmama katkı sağlıyor. Bisiklet tamiri büyük paralar kazandıran bir iş değil. Atölyeyi döndürebilecek kadar para kazanıyorum ancak yine de severek işimi yapıyorum." dedi. Bisikletin daha çok çocuklar tarafında kullanıldığını dile getiren Kurukafa, sözlerine şöyle devam etti: "Son yıllarda bisiklet üniversitelilerce de kullanılmaya başlandı. Üniversitelilerden görüp heveslenen liselileri de görüyorum. Kentteki orta ve ileri yaşlılar özellikle arabası varsa bisiklete binmeye utanıyor. Bu da biraz mahalle baskısından kaynaklanıyor. Aslında bisiklet sürmek sağlığa pek çok fayda sunan güzel bir spor. Şehrimizde son yıllarda faaliyet gösteren birkaç bisiklet kulübü var. Genelde çalışan ve orta yaşlı insanlar oralarda bir araya gelip spor amaçlı bisiklete biniyorlar." Kurukafa, sözlerini bisiklet tamir ustalarının da pek çok el sanatında olduğu gibi yetiştirecek çırak bulamamasından yakınarak tamamladı. İTTİFAT-AA