Eskiden bir ustanın yetişmesi

Babası çocuğunun elini tutar lokantaya götürür orada bulunan ustaya usta bu benim oğlan. Bunun adam olmasını istiyorum eti senin kemiği benim deyince ilk adım bulaşık yıkamakdan başlardı. Çocuk burada yetişirken bulaşık ve mutfakta yapılması gereken tüm işlerde yardımcı olurdu. İşi bitince mutfağı yıkar ve ustanın mutfakta kullandığı önlüğünü yıkar fasulye nohudu ayıklar ıslar.

Günlük işleri biter sabah saat beşte geldıği lokantadan akşam saat onbir veya daha geçsaatlerde işten çıkardı. Buralarda yetişen ustalarımız ilk önce mesleği hem bedenen hem düşünce olarak kabullenir. Bu da ilerde bu meslekte daha iyi usta olmanın temellerini atmıs olurdu. Yetişen çırağın mesleki anlamda öğrendiklerinin dışında ise ustanın ona öğrettiği mesleğe ve ustaya saygı. Şimdiki deyişle alt ve üst ilişkileri. Yani yetişen çırağın mesleğe saygısı ve karakterinin oluşumunda ustasının ne kadar çok etkili olduğu bir gerçektir.

ŞİMDİ USTA NASIL YETİŞİR

Yeni yetişen gençstajer meslektaşlarımın bana en çok sordukları soru 'iyi bir usta nasıl yetişir!'

Bende onlara şu üçaltın kuralımı söylerim:

1) Çırak hep yapılacak olan yemeğin önce ön hazırlığını düşünmelidir. Çırak çalışkan dürüst olmalıdır. Usta bir yemek yapmaya hazırlanırken çırak tamamlayıcı olmalıdır.

Örneğin Usta pilav yapacaksa çırağın suyunu önce hazırlaması ve pirinci ayıklaması tencereyi hazırlaması vb.

Bunu yazmamın sebebi çırak için ilk ve doğru adımı budur.

2) Ustanın en büyük özelliği çok yemek bilmesi değil öğretici özelliğinin ön plana çıkmasıdır. Çırağa eski ustalar gibi mesleğe saygı ve kişiliğinin gelişmesine yardımcı olmasıdır. Ustaların tüm özllikleri yetiştirdikleri çırakların üzerinde görünmektedir. Yani değerli ustalarımıza burada çok iş düşmektedir.

3) İşyerlerinin önemi de ön plana çıkmaktır. Bu da işyerlerinin çırağın yetişmesi için alt yapıya uygun şartların olmasıdır.

Yukarıda bahsettiğim üçmesleki kuralın bir araya gelmesi iyi usta yetişmesi için olması gerekenlerdir. Bu kurallara ilaveten yeni teknolojiyi takip eden ve kullanmasını bilen ustalarımız ileride yönetici olarak belirli bir yere gelecektir. Buna inanıyorum. Ama şunu unutmayın her ustanın bir yetişme zamanı bir de çalışma olarak sonu vardır. Bunu kimse kabullenmesede gerçek budur. Gençyetişen meslektaşlarımız kendilerini iyi yetiştirsinler. Onlar da zamanı geldiğinde daha iyi yerlerde olacaklar. Şu an meslekte kendilerini iyi yetiştirmiş gençustalarımız var, onları çok takdir ediyorum. Başarılarının devamını diliyorum. Bunları anlatmamın sebebi geriye bakıp ustalık değerlerimizden bir şey kaybetmeden daha ileri gitmektir.