Hasan Hüseyin Deniz Hayrabolulu münevver bir şahsiyet. El`an İstanbul`da sektöründe öncü bir müesseseye finans yöneticiliği alanında ilave katma değerler üretmekte olan Hasan Hüseyin Deniz, Hayrabolu Eski Haberler FB grubuyla memleketinin tanıtımına hizmet etmenin gayreti içerisinde bulunuyor. 

Sn. Deniz ile içinden Hayrabolu geçen bir e-sohbet gerçekleştirdik.

`height=
Hasan Hüseyin Deniz

Hasan Hüseyin Bey sizi tanıyabilir miyiz?

1978 senesinin karlı bir kış günü ailemin dördüncü ve son evladı olarak Hayrabolu`da doğmuşum. Bilgisayarın olmadığı ve hatta televizyonun dahi henüz her evde bulunmadığı 80`lerde çocukluğumuz Hayrabolu sokaklarındaki oyunlarımızla geçti plastik toplarla yapılan maçlar, miadını doldurmuş ve bir kenara atılmış otomobil lastiklerini sokaklarda yuvarlamak, saklambaçlar, kovalambaçlar vs. Melek Ü ner İlkokulu, Hüseyin Korkmaz Orta Okulu ve 1995 senesinde Hayrabolu Lisesi mezuniyeti ile birlikte nihayete eren Hayrabolu ikameti;  

Doğduğumuz yer Hayrabolu doyduğumuz yer İstanbul

Ü niversite tahsilimi Ankara`da Gazi Ü niversitesi`nde tamamladıktan sonra yabancı dilimi geliştirmek maksadıyla yaklaşık 2 sene Amerika`da New York`ta kaldım. Askerliğimi denizci olarak Marmaris`te ifa ettikten sonra 2006 senesinde İstanbul`da çalışmaya başladım doğduğumuz yer Hayrabolu, doyduğumuz yer de İstanbul oldu;    

Şimdiki zamanda nelerle meşgulsünüz?

Kuveyt Türk ile başlayan çalışma hayatım 2012-2022 arası İstanbul Altın Rafinerisi`nde geçti 2022`den itibaren de Altınbaş grubuna ait ONSA Rafineri`de çalışmaktayım. 2016`da kaydolduğum işletme doktora programından mezun olmak üzereyim, 'Türkiye`de Bankalardaki Altın Miktarını Etkileyen Faktörler' başlıklı araştırmama nihai halini vermek ve tez savunmama hazırlanmakla meşgulüm.  

Sözün bu yerinde ailenizin Hayrabolu serencamına değinerek sohbetimizi genişletelim;

Baba tarafım da anne tarafım da Hayrabolu`nun hemen yanı başındaki Çıkrıkçı Köyünde doğmuşlar büyümüşler. Her iki taraf da eskiden beri bu köyde mukim imişler.

Hasan Hüseyin Deniz`in ceddi Hacıçiftçioğulları`na dayanıyor.

Çanakkale şehidi olan babamın dedesi Recep dedemizin Genelkurmay Başkanlığı kayıtlarından teyit ettiğimiz üzere baba tarafım 'Hacıçiftçioğulları' namıyla maruf köyün eskilerinden. Her iki tarafa da kâh Arnavutluk dolaylarından kâh Selanik dolaylarından katılımlar olsa da 200 sene evveline kadar tespit edebildiğimiz kadarıyla ailem hep burada mukim imiş. Kalabalıklaşan nüfusla birlikte iş imkânlarının kısıtlı olmasının ve tarlaların da miras yoluyla bölüne bölüne artık elde kalan tarlanın aileyi beslemekte yetersiz kalmasının köyden kasabaya, kasabadan şehre, şehirden büyük şehre göçü tetiklediği malum. Ailemizde de Hayrabolu dışında yaşayan kişi sayısı Hayrabolu`da yaşayanları geçmiş durumda.  

    `height=     
Hasan Hüseyin Deniz 1984 yılında Hayrabolu Melek Üner İlkokulu nda öğretmeni Abdullah Damar   ve sınıf arkadaşlarıyla

Hayrabolu ile irtibatınız nasıl devam ediyor?

Dini bayramlarda muhakkak ve bahar-yaz aylarında da sık sık giderim. Hobi bahçesi olarak tabir edilebilecek atadan kalma ve hatırası da büyük olan köydeki minik bahçemizde toprakla meşgul olmak, çocukluğumun geçtiği sokaklarda dolaşmak ve 30-40 sene evvelki aynı esnafla 2020`li yıllarda da muhatap olmak güzel bir hissiyat. Haberleri artık çoğu kişi gibi sosyal medyadan takip ediyorum.  

Ve Trakya`nın kadim kasabası Hayrabolu; Doğup büyüdüğünüz ilçeyi nasıl tarif ve tavsif edersiniz?

Ü çkelime ile mükemmel bir tarifle özetlediniz: 'Trakya`nın kadim kasabası'. 

`height=
Hayrabolu tarihine hizmetleri sebkat eden iki mânâ neferi Zeki Özkan ve Necmi Dereli

Ü stad Zeki Özkan Hayrabolu tarihi ve irfanı için büyük bir baht.

Ceddimizin İstanbul`un fethinden evvel gelerek 1400`lü yılların ilk yarısında eser bıraktığı nadide bir yerleşim yeridir. İlçemiz için büyük şans olduğunu düşündüğüm Zeki Özkan beyin çalışmalarında görüyoruz ki Hayrabolu sadece eski bir yerleşim yeri olmakla kalmamış aynı zamanda mühim bir yerleşim yeri olarak ön plana çıkmıştır. 

Dünden bugüne bir Hayrabolu portresi istirham ediyorum;

'Dün'ün başlangıcını işgalin nihayeti sonrası (1922) kabul ederek Hayrabolu bölgenin hareketli yerleşim yerlerinden biridir. 1920`li yıllarda 'Meşhur Hayrabolu Hayvan ve Emtia Panayırı'nın hangi gün başlayacağı, kaçgün devam edeceği ulusal gazetelerde günlerce ilan edilmekteydi. Ekilen bazı şeyler zamanla değişmekle birlikte tarım her zaman için çok önemli olmuştur, öyle ki gazetelerde 'Hayrabolu Trakya`nın zahire ambarıdır' denmektedir. Verimli topraklarıyla tarım halen önemli bir konudur, halkın temel geçim kaynağıdır. Eğitim konusunda da Hayrabolu`nun durumu hep takdire şayandır. 1932`de köylerle birlikte 30`a yakın okul, 1500`e yakın öğrenci bulunmaktadır. 1932 senesinde Türkiye`de pek çok vilayette dahi elektrik yok iken Hayrabolu`da elektrik vardır. Hayrabolu her zaman emsallerinden 1 adım önde olmuş bir yerleşim yeri iken 1980`lerden sonra bu durumun değiştiği görülmektedir. Göçönemli bir konudur, 1985`te köylerle birlikte 46 bini aşkın bir nüfus varken bu sayı 30 binin altına düşmek üzeredir!   

`height=
Hasan Hüseyin Deniz, kedisi Elmas ile

Bu portrenin anahtar kelimelerine ve öne çıkan zatlara, tarihi şahsiyetlere de değinelim;

Hayrabolu deyince ilk akla gelen tarihi şahsiyet Hayrabolu`da doğmuş, Kanuni`nin 1533-1534 senelerindeki Irakeyn seferinde deveci başı olarak padişahın hizmetinde bulunmuş ve Hayrabolu`da vefat etmiş Bayrami Melami Şeyhi olan Sarban Ahmet olmaktadır. İlçemizle irtibatlı tarihi şahsiyetlerle alakalı titiz bir çalışmaya ve kayda ihtiyaçvardır. Kaymakamlık ve Belediye`nin hiçolmazsa internet sitelerinde bu şahsiyetlere yer vermesi, onları unutulmaktan kurtarması torunları olarak hepimize düşen bir borçtur. Şimdiki hali orijinalliğini tamamen yitirmiş hali olan Hayrabolu`nun ilk camiini 1401-1405`te yaptıran Ömer Efendi kimdir?  Padişahın damadı Hasan Bey kimdir, O`na 1499 senesinde camiyi yaptırmak için Hayrabolu`yu seçtiren şey nedir acaba? Çarşı Cami olarak meşhur camiyi 1687`de yaptırdığı bilinen Çorumi (Çorumlu?) Mustafa Bey kimdir, 1419`da ilçemize Paşa Camii olarak bilinen camiyi yaptıran Çelebi Sultan Mehmet Paşa kimdir, ilçemizdeki bir ilkokula ismi verilen Niğbolu Kalesi komutanı olduğu yazılan Doğan beyin Hayrabolu ile irtibatı nedir; gibi soruların cevaplarını net olarak bulup kayda geçirmeli ve bu zatları sonsuza kadar hayırla yad etmeliyiz. 

`height=
Hayrabolu Tarihine Koşuyor

Bu noktada Hayrabolulu irfan ehline ve dahi Hayrabolu Belediyesi Kültür Müdürü Semih Özkan`a mühim vazifeler düşüyor.

Evet, evet. Yakın döneme bakarsak, çoğu vilayette elektrik dahi yok iken kendi parasıyla Hayrabolu`ya elektriği getiren, Balkan Harbi`nde akıncı müfrezesi ile mühim hizmetler ifa ettiği gazeteye haber olmuş Hacı Şerif bey kimdir, bilinmeli ve hayırla yad edilmeli değil midir? Çanakkale Savaşlarında adı geçen Saka Eri Hüseyin, zamanında kapıştığı her pehlivanın sırtını yerine getiren Hayrabolulu Süleyman Pehlivan, ilçemize okullar yaptırmış olan Melek Ü ner gibi isimlerin Hayrabolulular tarafından bilinmesi ve unutulmaması gerekmektedir diye düşünüyorum.

H)ayrabol`nun (h)ayranı yerli yerinde duruyor mu? İçinler (h)âlâ (h)ayrana (h)ayran kalmaya devam ediyor mu?

Bu tekerlemeyi andıran cümlenizle ne denmek istendiği okuyucularımızın büyük çoğunluğu tarafından derhal tebessümle karşılanarak anlaşılmıştır eminim. Yine de izah etmek icap ederse, kullanılması gereken 'H' harfiyle genelde Trakyalıların ve de bilhassa Hayraboluluların pek arası yoktur. İlçemizin isminin yerelde söylenişi de 'Ayrabol'dur. Kullanılması gereken 'H' harfi kelimenin başında da olsa, ortasında da olsa, sonunda da olsa biz O`nu telaffuzdan pek hazetmeyiz 'haber' yerine 'aber', 'muhasebe' yerine 'muâsebe' ve 'siyah' yerine 'siyâ' deriz. Bam teli ve işin enteresan kısmı şurasıdır, sorunumuz sadece 'kullanılması gereken H harfi' iledir, yoksa genel manada 'H' ile bir sorunumuz yoktur. Kullanılmaması gereken bir kenarda durması icap eden 'H' ile bir sorunumuz olmadığını göstermek için O`nu da olur olmaz yerlerde kullanabilmekteyiz. 'Ayrabol`a gittim hayran içtim, ayran kaldım hayrana' bunu özetleyen, gülümseten, güzel bir numune cümledir.

Ayrandan peynir tatlısına geçelim... Bir tatlı nasıl bu kadar meşhur olabilir? Sırrı nerede aranmalı?

Sırrı evvela gerçekten tadında aranmalı. Sütlü tatlılarla bir alakası olmadığı gibi lezzeti baklava vs gibi klasik hamur tatlılarına da benzemez. Hamur ihtiva ettiği gibi bolca tuzsuz peynir de ihtiva eder ki 1 kilo peynir en az 5 litre sütten yapılmaktadır. Velhasıl, iki türün de çok başarılı bir bileşimidir. Tatlı senelerden beri evlerde yapılmakta iken 1970`lerden sonra ilçemizde ticari üretimi de başladı. 

Hayrabolu Peynir Tatlısı`nın tanıtımına yazar Hıncal Uluç`un da katkıları sebkat etti.

Tatlı`nın meşhur olmasında, pek bilinmez ama hakkını teslim etmek gerekir, gazeteci Hıncal Uluçun katkısı büyüktür. Zamanın en çok satan gazetelerinden birinin en meşhur yazarı olarak 2005 senesinde yazdığı bir köşe yazısında bu tatlıyı kısa da olsa ballandırarak anlatması, tatlıya ülke çapında bir ilginin doğmasına sebebiyet vermiştir. Tatlıyı deneyenlerin beğenmesi, başkalarına tavsiye etmesi, sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla bilinirliğin çok kolay olabilmesi tatlının şöhretini hızlandırdı. Tatlının Hayrabolu`da ilk ticari üretimini yapan firmadan sonra şimdi diğer şehirlerde başka başka firmalar da imalini ve ülke çapında tüm marketlere dağıtımını yapmaktadırlar. Gönül, ülke çapında market raflarındaki Hayrabolu Tatlılarının Hayrabolu`daki firma(lar) tarafından imal edilmiş tatlılar olmasını arzu etse de o tren kaçıyor gibi görünüyor. Hayrabolu`dan arzı yeterince yapılamayan ve coğrafi işaret de alan bu tatlı artık ülkenin her yerinde imal edilip satılan bir tatlı olma yolunda. 

`height=
Trakya nın kadim kasabası Hayrabolu

Hayrabolu`ya ait haberleri derleme fikri nasıl ve ne zaman gündeminize geldi?

2004-2005 senelerinde Amerika`da yaşarken gurbette olmanın ve memleketten uzakta kalmanın hissiyatıyla Hayrabolu hakkındaki haberleri zaman zaman internetten tarar, olan bitenden haberdar olmaya çalışırdım. O dönemde internetin pek yaygın olmamasının da tesiriyle Hayrabolu ile alakalı haberlere ulaşamamıştım ve Hayrabolu haberleri ile haberleri arşivleyen bir site yapmaya karar vermiştim. Bu işi bir müddet yapmış olsam da devam ettiremedim, şimdi elimdeki arşivi peyder pey Facebook`taki 'Hayrabolu Eski Haberler' grubuna yüklüyorum. Belki birileri bu eski haberleri alır, üzerine güncel haberleri de ilave ede ede ilerletir de, güzel bir Hayrabolu arşivi bırakılmış olur. 

Haberlere nasıl ulaşıyorsunuz?

Dijitalleşmenin getirdiği kolaylıkla artık oturduğumuz yerden pek çok arşive ve kütüphaneye ulaşabiliyoruz. Milli Kütüphane bünyesindeki 'Dijital Kütüphane Sistemi' benim sıkça kullandığım güzel bir kaynak.

1930`lu yıllardan 1990`ların sonuna kadar matbu gazete arşivlerini taradığınızı söylediniz. Hayrabolu en çok hangi konularla gündeme geliyor?

10`ar yıllık dönemlerde Hayrabolu`nun ulusal medyada gündeme geldiği başlıca konular şunlardır: 1930`lar: petrol arama faaliyetleri, okul açılışları, yol yapım çalışmaları ve panayırlar, 1940`lar: 'Milli Korunma Kanunu'na muhalefetten ceza alanlar, yol yapım çalışmalarının uzamasına yönelik haberler, 1950`ler: Hayrabolulu Süleyman Pehlivan,  1960`lar. Hayraboluspor ve din adamlarıyla şoförler cemiyeti arasındaki gerginlik, 1970`ler: kolera salgını, Hayrabolulu Süleyman Pehlivan (geçimini sağlayamadığı için yeniden güreşiyor, kapıcı oldu vb) 1980`ler: Hayraboluspor. 1990`lar: Merhum Vali Ayhan Çevik.

İlginçhaber konularına göz atalım;  

Senelere göre Hayrabolu şu ilginçhaberlerle gündem olmuştur 1931: fare istilası,  zararlı bir ucuzluk Hayrabolu`da köylülerin pazarda sattığı ürünler pek ucuzdur ve zavallıların eline pek az para geçmektedir, Hayrabolululardan toplanan paralarla alınan tayyareye 30 Ağustos`ta isim konarak orduya hediye edilecek. 

`height=

1933: Ramazan`ın ilk gününden itibaren Hayrabolu`da ezanlar Türkçe okunmaya başlandı, 

Hayrabolu`da şayanı hayret derecede ucuzluk var, sinema yapımına başlanacak. 

`height=

1934: Romanya ve Bulgaristan`dan gelen muhacirler Hayrabolu ve köylerine yerleştiriliyorlar. 

1935: Hayrabolu`da sebze ucuzluğu.

`height=

1936: Hayrabolu parkında radyodan şikâyet 'Türkçe şarkı dinlemek istiyoruz ama Arabistan ve diğer ecnebi memleket şarkıları çıkıyor radyoda', Mareşal Fevzi Çakmak ve pek çok generalin katıldığı Trakya Manevrası Hayrabolu civarında başladı. 1937: üçgündür aralıksız kar yağan Hayrabolu`nun civar yolları kapanmış ve halk endişe içindedir. 

`height=

1942: Hayrabolu Kaymakamı sokak ortasında öldürülmek istendi, 1947: 'Hayrabolu Davası', Jandarma Kumandanı, Fevzi Çakmak ve Celal Bayar`a hakaretten yargılanıyor. 1955. Hayrabolu Adliye binası ateşe verildi, Bir kıpti ayısına yem vermeyen karısını kesti. 1957: Bir öğretmen diğerini öldürdü. 1959: Hayrabolu`dan geçen başvekil Adnan Menderes`e CHP`liler çiçek attı, Menderes de kendilerini selamlamıştır. 1962: Hayrabolu`da yetiştirilen dev başaklı buğdaylar hastalığa dayanmıyor. 1965: Gelinine kızan kadın 35 yıldır taş ve çamurdan yaptığı evinde insanlardan uzak tek başına yaşıyor. 1966: Marmara Ekspres Tatbikatı Hayrabolu, Uzunköprü ve Babaeski üçgeninde yapıldı, Cumhurbaşkanı, Meclis başkanı, genelkurmay başkanı, kara ve hava kuvvetleri komutanları bölgede. 1970: Bu silahlar nereden geliyor, Hayrabolu`da ve köylerinde silah ve mermi satışları yapılıyor, geçimini temin edemeyen Hayrabolulu Süleyman Pehlivan 13 yıl sonra güreşe başladı, çeşme inşaatında bulunan küpü aralarında pay eden işçileri gören birinin şikâyetiyle işçiler nezarete alındı, Hayrabolu`da tekrar petrol aranmaya başlandı, kolera salgınında ölenlerden bazılarının cenazelerinin Hayrabolu`ya kaçırıldığı anlaşıldı, İstanbul Sağmalcılar`dan gelen 15 kişi kolera salgını korkusu sebebiyle Hayrabolu`ya sokulmadı. 

`height=

1972: Kapı kapı dolaşıp iş arayan başpehlivan kapıcı oldu. 1981: Hayrabolulu Süleyman Pehlivan vefât etti. 1982: 1951 yılında kurulan Hayraboluspor kendi sahasında ilk maçı 31 yıl sonra oynadı, Şarköy`ü 4-0 yendi. 1985: DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk Hayrabolu`da. 1986: Lions Kulübü Hayrabolulu Süleyman`ın mezarını yaptırdı, tıp tarihinde milyonda 1 görülen mucize gerçekleşti: bir bebek, karnında başka bir bebekle doğdu, İstanbul`a Hayrabolu`dan getirilen ayılar kent dışına çıkarılıyor. 1987: İstanbulspor maçında çıkan olaylar nedeniyle Hayraboluspor sahası 2 maçkapatıldı. 1990: 25 litre yerine 1,5 litre süt veren ithal inek davasını Hayrabolulu sütçü kazandı inekler devlete, para Hüseyin`e. 1992: Büyük ikramiye çıkan milli piyango çeyrek bileti Hayrabolu`dan satıldı. 1999: Hayrabolulu Vali Ayhan Çevik: 'Bana 2 ay önce bombalı saldırı düzenleyen örgütün beni yeniden öldürmeyi deneyeceğinden eminim' 

Sizi neler şaşırtıyor?

Küçük bir kasabanın ulusal medyada bu kadar çok habere konu olmuş olmasını çok şaşırtıcı buluyorum. Haberler arasında da, maalesef yaşanmış olan cinayet gibi, bir suçu örtbas etmek maksadıyla Adliye`nin ateşe verilmesi gibi haberleri Hayrabolu`ya gerçekten hiçyakıştıramıyorum ve çok şaşırıyorum. 

Haberlerde Hayrabolu`da neş`et eden ilim, irfan ve manevi hayata dair nelerle karşılaşıyorsunuz?

Açıkçası, manevi hayata dair pek bir emare yok yayınlarda. Arşivim, Latin harfleriyle basılmış matbuatla sınırla olduğundan, bu dönem sanki biraz kısır geçmiş gibi Hayrabolu açısından.    

Takipçilerinizin Hayrabolu Eski Haberlerine müteveccih ilgisine de nazar edelim...

Eski haberlere ilginin sınırlı kaldığını söyleyebilirim. Bu haberleri paylaştığım grubun oluşturulma maksadı da açıkçası arşivi herkesin erişimine açık hale getirmekten ibaret. 

Öznesinde Hayrabolu olan bundan sonraki hedefleriniz nelerdir?

Hayrabolu hakkındaki tarihi bilgilerin yer aldığı, mühim şahsiyetlerin tanıtıldığı ve sadece Hayrabolu ile alakalı haberlerin yer aldığı bir internet sitesi yayınlamak isterdim. 1928 harf inkılabı öncesi Osmanlıca devlet arşivleri ve matbuat dönemi, 1928-1999 internet öncesi devlet arşivleri ve matbuat dönemi ve nihayet 2000 sonrası yıllar internet dönemi taranıp Hayrabolu ile alakalı her türlü bilginin sınıflandırılarak yayınlandığı bir platform güzel olurdu. Epey zaman ayırmanın icap ettiği bir meşgale, nasip olursa emeklilikte belki! 

Son olarak okuyucularımıza nasıl bir mesaj iletmek istersiniz?

Bu kadar Hayrabolu sohbetinden sonra, İstanbul`a sadece 200 kilometre uzaklıktaki ilçemize günübirlik dahi olsa buyursunlar, tarihi yapıları -camileri- ziyaret ederek meşhur tatlısını yerinde tatsınlar.

`height=
Hayrabolu sevdalısı Hasan Hüseyin Deniz

İlginiz için teşekkür ediyorum Hasan Hüseyin Bey.

İbrahim Ethem Bey ben de teşekkür ediyorum. Var olunuz.

Hamiş: Hayrabolu Sohbeti vesilesiyle Hayrabolu Belediyesi`nin mutemedi merhum babam Hasan Gören`e ve merhume validem Nakile Gören`e rahmet niyaz ediyorum. Ruhlarına Fatihalar okuyalım. 'Tekrar mülâkî oluruz bezm-i ezelde Evvel giden ahbâba selâm olsun erenler.' 

`height=
Yazarımız İbrahim Ethem Gören in merhum babası Hasan Gören ve merhume validesi Nakile Gören Hayrabolu Kahyâ Mahallesi ndeki evlerinde. 1968, Ruhlarına Fatihalar okuyalım

İbrahim Ethem Gören-Yazı No: 466