İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından "Kütüphanede Bir Gece" etkinliği düzenlendi. Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde düzenlenen etkinliğe konuşmacı olarak Ortadoğu ve Afrika Araştırmacıları Derneği (ORDAF) Genel Başkanı Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, Sakarya Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Azmi Özcan, İstanbul Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Cezmi Eraslan, İstanbul Şehir Üniversitesi Modern Türkiye Çalışmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, İstanbul Şehir Ünivesitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Tufan Buzpınar, Prof. Dr. Mustafa Budak, Prof. Dr. Coşkun Çakır, İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz ve sanatçı Özhan Eren katıldı. İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, Beyazıt Devlet Kütüphanesinin 2'nci Abdülhamit tarafından 1884 yılında kurulduğunu anımsattı. Yılmaz, 2'nci Abdülhamit'i anmak ve anlamak için bu programı düzenlediklerini belirterek, "Onu anmak için en güzel yerin de onun kurduğu bu mekan olduğunu düşündük" dedi. İstanbul Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Cezmi Eraslan, vefatından 101 yıl geçmesine rağmen 2'nci Abdülhamit'in düşünen zihinlerde hala yer tutmaya devam ettiğine dikkati çekerek, "Abdülhamit Han yaptıkları ve vesile olduklarıyla Türkiye'nin bugününe kadar etki eden bir değerimizdir. Bu kültür mekanının kurulması onun eseridir. Ancak bizler millet olarak değerlerimize ideolojik körlükle bakıyor, seviyorsak ilahlaştırıyor, sevmiyorsak hain ilan ediyoruz." ifadelerini kullandı. Eraslan, tarihi şahsiyetleri değerlendirirken onların yaşadıkları zamanın şartlarına göre değerlendirmek gerektiğinin altını çizdi. Kütüphanenin kurulmasına Ruslar sebep oldu ORDAF Genel Başkanı Prof. Dr. Zekeriya Kurşun da Osmanlı Devleti'nin bütün sultanları ve devlet adamlarını rahmetle andığını belirterek, şunları kaydetti: "Bu kütüphanenin kurulmasında iki temel etken vardır. Birincisi Ruslar, ikincisi ise Küçük Sait Paşadır. 93 Harbi'nden sonra kaybedilen topraklarımızdaki eserler kaybolmaya başlamış, dönemin sadrazamı Küçük Sait Paşa bu eserlerin kaybolmasını engellemek için bu kütüphanenin kurulmasını padişaha teklif etmiştir. Müsebbibi Küçük Sait Paşa'mızdır. Allah kendisinden razı olsun" Kurşun, Beyazıt Devlet Kütüphanesinin bir derleme kütüphanesi olarak kurulduğunu, bugünkü statüsünün de aynı şekilde korunması gerektiğini söyledi. "İstanbul'da okumanın avantajını kullanın" Prof. Dr. Mustafa Budak ise Türkiye'nin yakın tarihinin karşıtlık üzerinden okunmasının hem toplumsal hem de siyasal anlamda yanlış olduğunu işaret ederek, sağlıklı bir tarih okumasının ancak bundan sıyrılarak olabileceğini dile getirdi. Budak, üniversite öğrencilerine tavsiyelerde bulunarak, "Okuduğunuz fakülteler size formel bir diploma kazandırır ama İstanbul gibi bir kültür merkezinde olmanın avantajını kullanırsanız, mütefekkir insanlarla tanışırsanız, hem kendinizi geliştirirsiniz hem de size bunlar 2'nci bir diploma olarak gelir. Emin olunuz hayatınızı bu ikinci eğitim yönlendirecektir, ben kendi hayatımda bunun çok faydasını gördüm. Bu da ancak bu mekanlara devam etmekle mümkün olmaktadır" dedi.