Kalıcı Öğrenme İçin Anlatmaktan Vazgeçilmeli

Abone Ol

Son günlerde Amerikalı eğitimci Edger Dale tarafından geliştirilen ve bazen 'Öğrenme Konisi' olarak da anılan 'Öğrenme Piramidi' eğitim ortamlarında sık sık paylaşılmakta ve hakkında görüşler dile getirilmektedir.

Piramidin bir araştırma sonucuna dayanılarak hazırlanması bilimsellik açısından daha fazla ciddiye alınmasını sağlamıştır.

İlk etapta piramide bakarak şunları söyleyebiliriz. Araştırmalar, öğretme ve öğrenme yöntemlerimizi gözden geçirmemizi, yıllardır ısrarla sürdürülen bazı yöntemlerin değiştirilmesi gerektiğini hatırlatıyor.

Çoğu öğrencinin sınıf ortamında öğretmenin anlattıklarından sadece yüzde 5`ini aklında tutabildiğini, ders kitaplarından okuduklarının yalnızca yüzde 10 unu hatırladığını, ancak başkalarına öğrettiklerinin yaklaşık yüzde 90 ını aklında tutabildiğini, hatırlayabildiğini öne sürüyor. Öğrenme Piramidi modeline göre bazı çalışma yöntemlerinin diğerlerinden daha etkili olduğunu ve özellikle öğrencinin aktif katılımcı olduğu çalışma yöntemlerinin daha derin öğrenmeye ve daha uzun süreli kalıcılığa yol açtığı söylenebilir.

Şimdi piramitte yer alan öğrenme yöntemlerini kısa kısa ele alalım.

Ders ya da Sınıf Ortamı

Öğrenme Piramidi, 'Ders Ortamı' nın bilgiyi öğrenmek ve saklamak için en etkisiz yöntemlerden biri olduğunu öne sürer. Ders, öğrenci açısından arkasına yaslanıp öğretmeninin anlattığı bilgileri dinlediği pasif bir öğrenme biçimidir. Ders ya da sınıf ortamları daha çok öğretmenlerin aktif olduğu bir süreçtir. Yalnızca sınıf ortamında bulunarak, pasif bir şekilde dinleme yoluyla bilgi edinmeye ve anlayış kazanmaya çalışmak, öğrenmenin tek başına etkili bir yolu değildir. Bu öğrenme yönteminde kısmen işitsel öğrenenler, işitsel olmayan öğrenme stillerine sahip öğrencilerden daha iyi ve kalıcı öğrendiklerini söyleyebilirler. Bu öğrenme yöntemi bazı önlemlerle ve farklılıklarla daha etkili hale getirilebilir. Öğrenciler hazırlık yaparak sınıfa geldiklerinde, sınıf tartışmalarına aktif olarak katıldıklarında ve iyi notlar aldıklarında, soru sorduklarında dersler daha etkili hale gelecektir.

Okuma

Öğrenme Piramidine göre, ders anlatımından daha etkili olsa da 'okuma', kalıcı öğrenme ve uzun süreli öğrenme için hala yeterli değildir. Bununla birlikte, görsel öğrenen biriyseniz, ders kitaplarını okumak sizin için görsel olmayan öğrenme stillerine sahip öğrencilerden daha etkili bir öğrenme yöntemi olacaktır. Kalıcı bir öğrenme için etkisi az olsa bile ders kitaplarını okumak çoğu akademik ortamda gerekli bir çalışma yöntemidir. Okuma, kendi kendine öğrenme için etkili yöntemlerden birisidir her şeye rağmen. Ders kitaplarını okumak için ya da okuduklarınızın daha akılda kalıcı olması için birkaçstrateji vardır. Sesli okuma, altını çizerek okuma, not alarak okuma, anlamlı okuma, farklı okuma tekniklerini kullanmak gibi. Okuma bir sınıf ortamında ders yöntemiyle birlikte kullanıldığında daha etkili olacaktır.

Görsel-işitsel

Öğrenme Piramidi, görsel-işitsel öğrenme yöntemlerinin öğrenilen bilgilerin yalnızca yüzde 20 sinin akılda tutulmasına yol açtığını öne sürmektedir. Görsel-işitsel öğrenme yöntemi, videolar, sesler, resimler, belgeseller ve grafikler dahil olmak üzere çeşitli görsel-işitsel öğrenme, öğretme araçlarını içerebilir. Bununla birlikte, medya ve bilgisayar teknolojisi gelişmeye devam ettikçe, yeni görsel-işitsel eğitim biçimleri, konuların daha etkili öğrenilmesine ve akılda tutulmasına yol açabilir. Görsel-işitsel öğrenme yönteminin etkinliği, diğer aktif çalışma biçimleriyle birleştirildiğinde artar. Tek başına görsel ve işitsel öğrenme yönteminin öğrenmeye katkısının yüzde 30 civarında olduğu tespit edilmiştir.

Gösteri, sunum

Gösteri ve sunum genellikle öğretmenlerin öğrencilere gözlemleyebilecekleri bir öğrenme görevi vermesini içerir. Öğrenme Piramidi içinde gösteri, aktif öğrenmeyi içeren öğrenme yöntemlerinden ilkidir. Gösteri ya da sunum öğrencinin bir konu hakkında araştırma, gözlem yapmasını ve elde ettiği bütün bilgileri bir kompozisyon içinde sunmasını sağlar. Öğrencilere pasif çalışma yöntemlerinden daha fazla fırsatlar sunma eğilimindedir ve daha az yanlış anlamaya ve daha kalıcı, daha doğru anlamaya yol açar. Gösteri, özellikle belirsiz durumlarda veya öğrencilerin fazla karışık bulduğu durumlarda etkili bir çalışma yöntemi olabilir.

Tartışma

Tartışma veya 'Grup Tartışması', işbirlikçi öğrenmenin bir biçimidir. Aynı zamanda, incelenen kavram ve konunun daha fazla akılda tutulmasına ve daha yüksek akademik başarıya yol açabilecek aktif bir çalışma yöntemidir. Tartışma, öğrenmeye ve çalışmaya yönelik rekabetçi ve bireysel yaklaşımların aksine, öğrencilerin öğrendikleri içerikleri diğer öğrenciler ve öğretmenlerle etkileşime girmesine ve incelemesine dayanan işbirliğine dayalı bir öğrenme yöntemidir. Tartışma grupları, öğrencilerin karşılıklı düşünmesini teşvik etmeyi ve katılımı artırmayı amaçlar. Tartışma, bir sınıf ortamında veya bir çalışma grubu oluşturarak gerçekleşebilir. Tartışma yönteminin etkili olması için grupların çok iyi organize edilmesi gerekir.

Yaparak Öğrenme

'Öğrenmeyi Keşfetme' nin bir biçimi olan yaparak öğrenme, öğrenme ve çalışmanın en etkili yöntemlerinden biridir. Bu çalışma yöntemi, öğrencileri öğrendiklerini uygulamaya ve günlük yaşama aktarmasını teşvik eder ki bu sayede daha derin bir anlayış geliştirir ve bilgiyi kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe taşır. Yaparak öğrenme, öğrenilen konuların daha iyi içselleştirilmesini ve kalıcı olmasını sağlar. Yaparak öğrenme, öğrenilen bilgi ve kazanımların kişinin kendi sermayesi olmasını sağlar. Yaparak yaşayarak öğrenme yöntemiyle öğrenilen bilgiler, deneyimler ve tecrübeler öğrenmenin daha derinlikli, daha fazla akılda kalmasına ve daha iyi hatırlanmasını sağlar.

Başkalarına öğretme

Bir konuda ustalığın sırrı, öğrendiklerini başkalarına öğretmektir. Bir konuyu başkalarına doğru ve etkili bir şekilde öğretebilirseniz, kavramlar konusunda çok iyi bir ustalığa ve üstün bir akılda tutmaya ve hatırlamaya sahip olabilirsiniz. Öğrenme Piramidi modeline göre, öğrenciler başkalarına öğrettiklerinin yüzde 90`ını akılda tutabilirler. Öğrenciler için başkalarına öğretmenin en yaygın şekli Akran Öğrenmesidir. Bunun yan ısıra, başkalarına öğretmek için en iyi ortam bir çalışma grubudur. Etkili bir çalışma grubunda gerçekleşmesi gereken ana faaliyetlerden biri, her bir grup üyesinin diğer grup üyelerine çalışılan dersi öğretme fırsatı bulduğu akran eğitimidir. Öğretmenler sık sık öğrencilerine başkalarına öğretme imkânı oluşturmalıdır. Başkalarına öğretirken, kişi kendi bildiklerini de test etme imkânı bulur ve eksiklerini daha hızlı giderir. İhtiyaçduyularak öğrenilen bilgiler çok daha kalıcı olur.

Sonuçlar

Öğrenme Piramidinde sunulduğu şekliyle herhangi bir öğrenme yönteminin etkinliği, kendi benzersiz öğrenme stilinizden de etkilenecektir. Bazı öğrenciler bilgiyi, en iyi görsel (uzamsal) öğrenme yoluyla öğrenirken bazıları işitsel öğrenme yoluyla öğrenirler. Öğrenciler, öğrenme becerilerini en üst düzeye çıkarmak için öğrenme tarzlarını keşfederek işe başlayabilirler. Bu konuda uzmanlardan yardım alınabilir.

Ayrıca, buradaki anahtarın öğrenme yönteminizi çeşitlendirmek olduğunu unutmayın. Öğrenme Piramidinde derslerin ya da sınıf ortamının öğrenmenin kalıcılığı için en az etkili çalışma yöntemi olsa da bu sınıf ortamının önemsiz olduğunu göstermez. Dersler ve sınıf ortamları hala çok önemlidir. Öğrenme Piramidinde sunulan öğrenme yöntemlerinin her biri önemlidir. Bu yöntemler birbiriyle eş güdüm içerisinde kullanılabilir. Derslerde anlatılan bilgileri hatırlamak sizin için zor olsa da ders sırasında aldığınız notlar, gördüğünüz görseller, işittiğiniz sesler, üzerinde çalışılan grafikler daha sonra grubunuzda konunun tartışılmasına katılma veya başkalarına öğretme beceriniz için çok önemli katkı sunabilir. Öğrenme stilinizi keşfedin, çalışma yönteminizi değiştirin ve sizin için en iyi sonuçları veren yöntemlere odaklanın.

__________

Kaynak: https://www.educationcorner.com/the-learning-pyramid.html