Törende konuşan Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Tarık Ünlüoğlu'nu kardeşi gibi sevdiğini belirterek, "Sevgili Tarık çok büyük bir sanatkar. Devlet Tiyatrolarından geliyor. Birçok film ve son dönemlerde televizyon serilerinin en büyük kahramanlarından birisi. Tarık erken gitti. O açıdan üzüntümüz büyük. Çok büyük bir kayıp. Belli başlı düşüncelerimiz vardı yapamamıştık. Onları yapmaya çalışacağız. Önemli olan geride güzel hatıralar, güzel şeyler bırakarak ayrılmak. Tarık da onlardan birisi. Hepinize tekrar başsağlığı diliyorum." dedi. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt ise Ünlüoğlu'nun çok değerli olduğunu ifade etti. Kurt, şunları söyledi: "Sadece tiyatroda değil sinemada, dizi sektöründe, seslendirmede çok başarılı olmuştu. Ankara Devlet Tiyatrosu sanatçılarımızın, tüm Türkiye'de olduğu gibi hepsi çok üzgün ve rahmet diliyor. Saygılarını, sevgilerini, başsağlığı mesajlarını ilettiler. İki gündür yazılan mesajlara bakıyorum hepsi anılarını anlatıyor ve sevgiyle anıyor. Değerli dostlar bu dünyada canlı çıkmış kimse yok. Hepimiz biliyoruz bir gün öleceğiz, ama bazı gidişler çok erken oluyor, üzüntü veriyor. O bizim için değerliydi. Çok değerli hizmetleri vardı. Bu yüzden ne kadar üzülsek az. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum." Oktay Kaynarca: Gerçekten ağabeyimi kaybetmişim gibi hissediyorum Oyuncu Oktay Kanarca, "Tarık ağabeyin sanatçılığı, aktörlüğü üzerine konuşmak haddim değildir, ama ben biraz ağabeyliğinden, kardeşliğinden, insanlığından bahsetmek istiyorum. Tanıştığımız andan itibaren gerçekten yaşam sevincini, olduğu gibi bize aktaran, taşıyan, öğreten, bize yol gösteren bir adam oldu hep. Küsmesi bile başkaydı. Küstükten sonra barışması bile başkaydı. Gerçekten ağabeyimi kaybetmişim gibi hissediyorum. Ruhu şad olsun." diye konuştu. Selçuk Yöntem: Küsmelerimiz de barışmalarımız da çok komikti Ünlüoğlu'nun 47 yıllık dostu olduğunu ifade eden oyuncu Selçuk Yöntem de usta oyuncunun çok kolay küsüp barışan birisi olduğunu hatırlatarak, şöyle bir anısını aktardı: "Cenazelerde çok gülerdik. Çok küstük, çok barıştık. Küsmelerimiz de barışmalarımız da çok ilginç, çok komikti. Barışma anımızı anlatacağım. Ankara’da dolmuşlar var o zaman. Ben bir arkadaşımla dolmuşa bindim. O da bir arkadaşıyla bindi. Benim yanımdaki arkadaşımı da tanıyor o. Araba hareket etti. Şoföre parayı uzattı ve beni göstererek, 'Beyefendi hariç üç kişi alır mısınız' dedi. Ben tabii gülmeye başladım ve barıştık. Can dostum Allah rahmet eylesin." Mehmet Aslantuğ: Çok nadir insanlardan biri Oyuncu Mehmet Aslantuğ da sanatçıyla 30 yıla yakın bir dostluğu olduğunu söyledi. Aslantuğ, "Tarık ağabey sahiden şöyle bir insandır, mesela uyandığınızda güne başladığınızda yanınızda birlikte güne uyanmak için kim olsun diye düşünseniz, aklınıza gelebilecek üç isimden biridir. Keza günü terk ederken gece iyi geceler dileyip ayrılmak istediğiniz çok nadir insanlardan biridir. Tüm sevenlerinin başı sağ olsun. Hep aramızda olacak, inanıyorum." ifadelerini kullandı. Tamer Karadağlı: Eminim buradaki birçok insana çok şey katmıştır Öğrencilik yıllarında Ünlüoğlu'nun kendisini şoförü olarak gördüğünü esprili bir şekilde anlatan oyuncu Tamer Karadağlı da şöyle konuştu: "Ben öğrenciyken, seslendirmede, daha tanışmıyoruz tabii. Korka korka ağabeylerimizin, ablalarımızın yanına yaklaşırken bir gün Tarık ağabey geldi. Bekleme salonunda sanatçıların beklediği yerde, ben de tekstler elimde bekliyorum. Böyle baktım, 'Sen buraya gel. Git benim arabayı çek. Orada' dedi. Onun o tonlamasıyla. 'Peki ağabey' dedim. 'Çizersen ödetirim' dedi. Sonra gittim ben. 'Yukarıdan izledim güzel kullanıyorsun. Bundan sonra sen çekeceksin benim arabayı' dedi. Araba aldığı zaman bile bana denetirdi." dedi. Karadağlı yüzlerce filmi birlikte seslendirdiklerine değinerek şöyle devam etti: "Okulda benim hocam olmadı belki ama, benim hocamdı. Hatta 'Çocuklar Duymasın'da onu da taklit ediyordum ben birçok yerinde. 'Ana' ünlemini ondan almıştım. 'Ben söylüyorum onu' demişti. 'Ağabey, bundan sonra ben söylüyorum. Ona göre sakın kullanma' dedim. O meşhur kahkahasını attı. Bana çok şey kattı. Eminim buradaki birçok insana da çok şey katmıştır." Oyuncu Zafer Algöz ise Tarık Ünlüoğlu'nun dünyanın en tatlı en güzel megolomanı olduğunu dile getirerek, "Bunu o kadar sevimli yapardı ki başka insan olsa hemen ilişkinizi kesersiniz. Bir gün dedi ki 'Usta, Türkiye'de üç tane aktör tanırım. Biri Cüneyt hoca biri Müşfik abi üçüncü de ben' dedi. 'Peki Ağabey, ben ilk ona girer miyim? dedim. 'Haluk'la zaman zaman yer değiştiriyorsun.' dedi bana. Bir de 'Ağabeyine karşı davranışlarına bağlı olarak seni ilk beşe alabilirim' demişti. Allah rahmet eylesin." diye konuştu. İstanbul Devlet Tiyatrosu Mecidiyeköy Büyük Sahne'de düzenlenen törenin ardından Levent Camisi'nde cenaze namazı kılınan Ünlüoğlu'nun cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi. Sanatçının eşi Gülenay Kalkan'ın taziyeleri kabul ettiği cenazeye Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, Ay Yapım CEO'su Kerem Çatay, oyuncular Kıvanç Tatlıtuğ, Kenan İmirzalıoğlu, Yılmaz Erdoğan, Tamer Karadağlı, Ata Demirer, Selçuk Yöntem, Zafer Ergin, Zafer Algöz, Demet Akbağ, Can Yılmaz, Mahsun Kırmızıgül, Özgür Ozan katıldı. Sevenlerinin yoğun ilgi gösterdiği cenazede ayrıca Emre Belezoğlu, Metin Şentürk, Beyazıt Öztürk ve Erdil Yaşaroğlu'nun da aralarında olduğu ünlüler de yer aldı. İTTİFAK-AA