`height=

2011 yılında geleneksel sanatların ihya ve inşaına tahsis edilen Şabaniye Dergâhı yedi yıllık hizmet sürecinin ardından sanatkârların elinden alınıyor. Bursa Bab-ı Nun Geleneksel Sanatlar ve Kültür Derneği`ne mensup hat, tezhip, ebru, naht ve musiki hocalarının öğrencileriyle birlikte 7 yıldır meşk ettikleri mekândan çıkmaları istendi.

Önümüzdeki bir haftalık süreçte sanat ve estetik güzelliklerin önüne çekilmekte olan perdeleri aralayabilecek hamiyetperver yöneticilerimizin meseleye el koymamaları durumunda sanatkârlar 1 Ocak 2019 itibarıyla tarihi mekânı boşaltmış olacak.

Şabaniye Dergâhı, 2006 yılında maruz kaldığı yıkımdan sonra kullanılamaz duruma gelmiş ardından, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilerek geleneksel sanatlarımızın icrasına tahsis edilmişti.

Şabaniye Dergâhı`nın 22 Eylül 2011 tarihinde gerçekleştirilen açılış programına katılarak 'Bursa`nın yeni sanat merkezi: Şabaniye' başlıklı yazımda şöylesi bir hüküm paragrafını tarihe not düşmüştüm:

'Artık Şabaniye Dergâhı`nın meydan odasında talik ve sülüs yazı üstadının kamış kalemlerinden zikir sesleri duyulacak mahir naht ustaları sedefleri ince bir kuyumcu hassasiyetiyle kesecek, müzehhibeler en güzel lafza-i celal tezhiplerine imza atacak, cetvellerini çektikleri ebru levhalarının etiket kısmına isimlerini yazmamayı öğrenecek, kudretli ebrucuların teknelerinden çıkan battal ebrular çiçekli ebrularla yarışacak, tekkenin cumbalı odalarından Bursa semasına yükselen musiki nağmeleri, Ulu Camii`nin şadırvanının şırıltılarıyla birlikte ruhlara neşe katacak.'

Öngörülerimizin çok üzerinde hizmet üretti

Şabaniye Dergâhı, geride kalan 7 hizmet yılında öngördüklerimizin çok üzerinde güzelliklere sahne oldu. 'Kısa' denilebilecek hizmet sürecinde pek çok önemli sanat etkinliğine imza atıldı. Birçok sanat taliplisi hat sanatının inceliklerini öğrenerek icazet alarak talebe yetiştirmeye başladı. Bursa`da erkekler kadar bayanlar arasında da kendilerine pek tabii 'usta' denilebilecek şahsiyetler sahneye çıktı.

Ebru teknelerinden birbiri ardına battal ve çiçekli ebrular çıkmaya, ebrucular yetişmeye, icazetler yazılmaya başladı.

Sevdalıları tezhip sanatını öğrenip öğretecek seviyeye geldi, birbiri ardına açılan konulu sergilerde Baba Nakkaş`ın, Kara Memi`nin açtığı tezhip zemininde önemli mesafeler kat edildi.

Naht ustalarının ellerinin içinden geçen eserler Bursa camilerinden Cumhurbaşkanlığı Külliyesi`ne kadar pek çok mekâna ahşabın müşfik kokusunu taşıdı.

Şabaniye Dergâhı`nda birbiri ardına kurulan mû sikî meclislerinde diller susup gönüller zikretmeye başladı.

Bursa`dan ümmete armağan hayır sergileri

Altınlar ezildi, murakkaalar gerildi, kâğıt yapımı alanında yollar kat edildi. Türkiye genelinde 129 camiye binin üzerinde 'fî sebilillah' yazı hibe edildi. Ü lkemiz 'hayır sergileri' olgusuyla tanıştı.

Bursa`nın Namazgâh Yokuşu`ndan neş`et eden kutlu sanat yürüyüşü, ihlâsla kıvama ererek hasbî güzellikleri kısa sürede Eskişehir`e taşıdı. Kadim şehirde Vel Kalem Geleneksel Sanatlar ve Kültür Derneği kuruldu. Eskişehir`den Kütahya`ya geçildi. Çininin ana yurdunda Vav Geleneksel Sanatlar ve Kültür Derneği vücut buldu. Ü çşehirde sayıları beş yüze ulaşan sanatkâr ve öğrenci gurubu el ele vererek şehzadeler kenti Amasya`ya Şeyh Hamdullah Yazı Tarihi ve Hüsn-i Hat Müzesi`ni kazandırdı.

Gönül coğrafyamız ihmâl edilmedi

Gönül coğrafyamız ihmâl edilmedi. Yurt içindeki sınırlar aşıldı, gönül coğrafyamızın yakın burçlarından Arnavutluk ve Kosova`da cami, tekke ve türbeler yazılarla donatıldı.

Şabaniye`de mütemadiyen kamış kalemin zikrinden neş`et etmekte olan yazılar, kara kıta Afrika`ya umut oldu. 'Elif'lerin zülfeleriyle su kuyuları açıldı 'nun'ların çanaklarına cami ve mescitler kuruldu, 'ha'ların gözlerinden çıkan hâleler ömürleri boyunca katarakt ameliyatı için gerekli birkaçyüz lirayı biriktiremeyecek durumdaki çaresizlerin gözlerine nur oldu.

Hamle çapında işlere imza atıldı

Ü stad Necip Fazıl Kısakürek 'laf var ki laftır, laf var ki iştir, iş var ki laftır. Bize iş kadrosunda laf, hamle çapında iş lazım' diyordu. Bursa Şabaniye Dergâhı`nda yedi yıl boyunca öz sanatlarımızın hizmetinde bulunan Bab-ı Nun Geleneksel Sanatlar ve Kültür Derneği`ne mensup ustalar laf değil iş üreterek hamle çapında sanat olaylarının öznesinde yer aldı.

Kalite kendini reklam etmez!

Kalite kendini reklam etmez, ediyorsa zaten kalite değildir. Ama birilerinin çıkıp kaliteli iş üretenlerin hakkını teslim etmesi lazım. Bursa Büyükşehir Belediyesi geride kalan yedi yıl boyunca Şabaniye Dergâhı`nın kira bedelini ödeyerek &ndash kira bedeli Aralık 2018 itibarıyla aylık iki bin sekiz yüz lira- elektrik, su ve doğal gaz faturalarını karşılayarak yukarıda arz ettiğimiz güzelliklerin neşv ü neva bulmasını temin etti. Şimdi aynı belediye, Şabaniye Dergâhı`nın yıllık 50 bin lira civarındaki masrafından kurtulup mekânı, aslî sahibine Vakıflar Genel Müdürlüğü`ne iade etmeye hazırlanıyor.

Bab-ı Nû n şehre ruh ve mânâ üflüyor!

Bursa Büyükşehir Belediyesi kültür ve sanat alanında pek çok hizmet üretiyor. Bu hizmetlerin büyük bölümü tek seferlik, belli bir alana odaklanmayan, seyirlik, tadımlık ve önemli bir kısmı da Ahilik meslek âdabı ile fütüvvet ahlâkına yaslanamayan aktiviteler. Oysa tarihi mekânda Bab-ı Nun Derneği`nin ortaya koyduğu uzun soluklu sanat etkinlikleri belediyenin kültür hizmetlerinin eksik kalan yönünü tamamlayarak şehre mahza ruh ve mânâ üflüyor.

Tahliye kararı gözden geçirilmeli

Bursa Büyükşehir Belediyesi`nin kültür işlerinden sorumlu âkil yöneticileri yerel seçimlerin hemen öncesinde aldıkları bu kararı acilen gözden geçirmeli. Sanatkârların ve ailelerinin gönlünü almalı, geride kalan yedi yılda olduğu gibi sanata ve sanatkâra kapıları kapatan değil, gönülleri açan bir ufuk ve vizyon sahibi olmalı. Yukarıda saydığım hizmetler 50 bin lirayı bir kenara bırakın milyonlarla ifade edilecek meblağlara yaptırılamaz, maddi ölçütlerle mukayese edilemez.

Mâşerî vicdan yaralanır

Sanatkârlara kapıyı göstermek mâşerî vicdanda yara açar. Unutulmamalıdır ki milletlerin vicdanı gönül tasını irfanla, ilimle, hikmetle, öz kültürle ve sanatla damla damla doldurur.

Öz sanatlarımız tutunduğumuz daldır

Yine unutulmamalıdır ki öz sanatlarımız toplumumuzun tutunduğu daldır. Kültür ve sanat milletimizin yurdudur. Medeniyetler geleneksel sanatların değer ve eserlerinin üzerine inşa edilir.

Aklın yolu birdir

Aklın yolu birdir. Kamuoyu, Bursa Büyükşehir Belediyesi yöneticilerinin fetret dönemi uygulamalarını hatırlatan tasarrufunu geri çekmesini, sanata ve sanatkâra 'elvedâ' değil 'merhaba!' demesini bekliyor.