Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, 'Savunma Sanayi Kocaeli Buluşması' öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ASELSAN'ın yabancı yatırımcıya satılacağı iddialarına ilişkin sorusu üzerine Demir, bu iddialara şaşırdıklarını söyledi. Bunun dezenformasyonun bir parçası olduğunu belirten Demir, şöyle devam etti: 'ASELSAN Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfının çoğunluk hissesine sahip olduğu, yüzde 25'i halka açık bir şirket. Büyük savunma sanayi şirketlerimiz ASELSAN, HAVELSAN ve ROKETSAN'ın büyük hisseleri Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfına ait. ASELSAN, TUSAŞ, HAVELSAN'ın ülkemizde ve çeşitli ülkelerde ortakları ve alt şirketleri var, durum bu. Bu açıklamayı yapma gereği bile bana biraz tuhaf geldi. Tabii ki şunu unutmamak lazım; ASELSAN borsaya, halka açık bir şirket. Şirket hakkında yapılacak herhangi bir spekülasyonun da gerçekten çok önemli ve ciddi sonuçları olur.' Demir, ASELSAN'ın, herhangi bir hareketini yasal olarak Kamuoyu Aydınlatma Platformu'na bildirmek durumunda bulunduğunu dile getirerek, 'Bu dezenformasyon meselesi, gerçekten savunma sanayi konusu da lütfen siyasete alet edilmesin, kaç kere söyledik. Yolumuza devam ediyoruz. Şirketlerimiz, teknoloji ve savunma sanayi alanında çalışmalara devam ediyorlar. Bu arada tabii ortaklıklar yapıyorlar, çeşitli alt şirketler kuruyorlar, normal profesyonel şirketlerin çalışması gerektiği gibi çalışıyorlar.' ifadeleri kullandı. 'Geniş bir sanayi altyapımızın savunma sanayi özelinde yapacağı katkılar çok önemli' Bir gazetecinin, buluşma etkinliklerinin ne kadar devam edeceği sorusuna karşılık Demir, şunları kaydetti: 'Bu sürekli devam edecek, çeşitli illere gittik ve gitmeye devam edeceğiz. Türkiye'nin bütün kabiliyetlerinin, sanayi ve ileri teknoloji yolculuğumuzda masada olması gerekiyor. Geniş bir sanayi altyapımızın savunma sanayi özelinde yapacağı katkılar da çok önemli. Onun için kabiliyetleri yerinde tespit etmek, yerinde görmek, onlarla beraber belirli hedeflere doğru yürümek ve teknoloji derinliğimizi yeni buluşlarla, inovatif yaklaşımlarla hep beraber hayata geçirmek durumundayız. Bu bir anlamda Türkiye'nin bir yolculuğu, bunda da tüm varlığımız, bütün kabiliyetlerimizin masada ve alanda olması gerekiyor. Onun için geniş ölçüde bir tarama yapıp şirketlerimizle el ele çalışıp olası bütün kabiliyetleri mümkün olan en ileri seviyede desteklemek, hayata geçirmek ve kullanmak istiyoruz. Bu tabii sadece sanayi buluşması olmuyor, aynı zamanda gittiğimiz yerlerde gençlerimizle de buluşuyoruz. 7'den 77'ye bütün insan kaynağımızın bu konuda yetkinliklerini ortaya koyması gerekiyor. Bunu koyduğumuzda da çok daha güzel işler yapacağımıza inanıyorum.'