İlim Yayma Vakfı; “ilim, irfan ve insan” düsturuyla yarım asırdır, vatana, millete faydalı insanlar yetiştirme gayesiyle hizmette bulunan örnek bir STK. Vakıf, geride kalan 50 hizmet yılında -biiznillah- iyi yetişmiş bir neslin yolunun ancak ilim ve irfandan geçerek bir medeniyet inşa edebileceğini müşahhas misallerle ortaya koymaya muvaffak kılındı.

`src=

İYV MH Başkanı Bilal Erdoğan: Tarihe not düşmek istedik.

İYV Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, kitabın yayın serencamını, “Vakfımızın kuruluşunun 50. yılında yarım asırlık yürüyüşümüze dair “İlimden İrfana 50 Yıldan Asra” mottosuyla başlatmış olduğumuz 50. Yıl Etkinliklerimiz kapsamında “İlim Yayma Vakfı 50 Yılda 50 Vakıf İnsan” adını verdiğimiz bir eser hazırlamak istedik. Bu eser vesilesiyle hem vakfımızın tarihçesini hem de kurucularımızla ilgili bilgileri derli toplu bir araya getirmek, tarihe not düşmek hedefimizdi. Hayatta olanların kendileriyle görüştük, rahmet-i Rahman’a kavuşmuş olanların hayatta olan eşleri, çocukları ve torunlarıyla buluştuk. Onlardan bilgi, belge ve fotoğraflar aldık. Hazırlık aşamasındaki desteklerinden dolayı tüm kurucularımıza ve yakınlarına teşekkür ediyoruz.” cümleleriyle özetledikten sonra sözü, nesiller boyunca İlim Yayma Vakfı’na hizmet eden ailelere getiriyor: “Aile olarak bu hizmetleri devam ettirenler var ki bu aileler dededen toruna bu kutlu davadan hiçkopmamışlar, desteklerini her daim sürdürmüşler. Vakfı adeta kendi evlatları gibi görmüşler, bu hizmeti hayatlarının bir parçası haline getirmişlerdir. Necati Uğur ailesi, Hacı Fahri Kiğılı ailesi, Muammer-Sabahattin Topbaş ailesi, Sabri Ülker ailesi, Hacı Nazif Çelebi ailesi, Ahmet Yıldız ailesi, Fehmi Bilge ailesi, Mehmet Üretmen ailesi bunlardan bazılarıdır…” cümleleriyle özetliyor.

Vakıf müesseselerinde süreklilik önemli. 

Vakıf müesseselerinde süreklilik önemli. Aile vakıflarında süreklilik vakıf evlatları üzerinden devam ettirilmeye çalışılırken, İYV gibi büyük dava müesseselerde hizmet bayrağı, “Hayırda yarışmak İslam şiarındandır” düsturunu rehber edinen hamiyetperver aileler eliyle kutlu bir emanet misali babadan oğula, dededen toruna teslim ediliyor. Son cümlemize İlim Yayma Vakfı’nın kurucularından Sabri Ülker’in torunu Ali Ülker’i; Hacı Nazif Çelebi’nin torunu Mustafa Nazif Çelebi’yi; Sabahattin Kırkan’ın oğlu Affan Murat Kırkan’ı; Nevzat Yalçıntaş’ın oğlu, Mehmet Fahrettin Üretmen’in torunu Murat Yalçıntaş’ı ve Muammer Topbaş’ın torunu Muhammed Hasan Topbaş’ı dâhil etmemiz vâkıa mutabık olacaktır.  Son cümlemize İlim Yayma Vakfı’nın kurucularından Sabri Ülker'in torunları Orhan Özokur'un çocukları Ali Ülker ve Ahmet Özokur'u, Hacı Nazif Çelebi'nin torunu Mustafa Nazif Çelebi'yi, Mehmet Üretmen'in torunu Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş'ın oğlu Prof. Dr. Murat Yalçıntaş'ı, Ahmet Yıldız'ın torunu  Bekir Sakıb Şahinoğlu'nu, Hasan Tahsin Uğur'un torunu Prof. Dr. Müfit Uğur'un oğlu Hasan Uğur'u, Muammer Topbaş'ın torunu  Muhammed Hasan Topbaş’ı dâhil etmemiz vâkıa mutabık olacaktır.

Kitap, İYV camiasından yetişen gençmuharrirlerin müşterek eseri.

Yayın serencamını, editör Dr. Alim Kahraman’dan öğrendiğimiz kitap, İYV camiasından yetişen gençmuharrirlerin müşterek eseri. “Bu kitap bir ortak çalışmadır. Yayınına karar verildikten sonra belli aralıklarla toplanılarak planlamalar yapılmış, bazı kararlar alınmıştır. Hakkında çalışma yapılacak isimler ortaya çıkarıldıktan sonra -listeye son hali vakıf Mütevelli Heyeti’nce verilmiştir- onları yazacak kişilerin belirlenmesi yoluna gidilmiştir. 

Editör Âlim Kahraman: Eserimiz ilmî usullerle yazıldı.

Önümüzde fazla zaman bulunmadığı için çok yazarlı bir çalışma kararlaştırılmış, vakıfla yakın bağları bulunan yüksek lisans ve doktora aşamasındaki 30 gençarkadaş, sorumluluğunu üstlendikleri biyografileri ilmî usuller çerçevesinde yazmaya başlamışlardır. Araştırmacılarımız tarafından genel olarak iki ana kaynak kullanılmıştır. Birincisi aileden hayatta olanlara başvurularak onlardan bilgi ve belge edinmek. İkincisi İlim Yayma Vakfı’nın arşiv ve yayınlarını kullanmak. Bu konuda her aşamada işin başında olan Vakıf Kurucu ve Bağışçı İlişkileri Müdürü Osman Acun, yazarlarımıza her türlü yardımı yapmış, onların ailelerle buluşmasını sağladığı gibi arşiv belgelerini de kullanımlarına hazırlamıştır. Kitapta sıralama; Kurucular’ın Mütevelli Heyeti’nde görev aldıkları tarihler esas alınarak yapılmıştır.”

`src=