BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin 4'üncü yılı dolayısıyla AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
15 Temmuz deyince akla darbe, işgal ve savaş girişimi geldiğini söyleyen Destici, Türkiye'de daha önce de askeri kalkışmaların olduğunu ancak 15 Temmuz'un farklı olduğunu belirtti.
15 Temmuz'un, Türkiye'yi iç savaşa ve kaosa götürmeyi hedefleyen bir kalkışma olduğuna dikkati çeken Destici, 'Türkiye'yi Mısır gibi yapmaya çalıştılar. Halkın sessiz kalmayacağını biliyorlardı. Elhamdülillah ülkece, devletçe ve milletçe darbeye karşı bir duruş sergiledik. Bu hain emellerin gerçekleşmesine izin vermedik. Kurulduğumuz günden beri darbelerin karşısında yer aldık. İster 15 Temmuz'daki hain FETÖdarbe kalkışması olsun, ister 28 Şubat'taki post modern darbe olsun biz darbelere karşı durduk. Çünkü biz 'Namlusunu milletine çeviren tanka selam durmam' diyen Muhsin Yazıcıoğlu'nun arkadaşlarıyız.' diye konuştu.
Darbe kalkışmasını ilk duyduğunda, gittiği düğünden hemen eve geçtiğini ifade eden Destici, o gece yaşadıklarını şöyle anlattı:
'Daha sonra partimizin genel merkezini canlı tutarak ve ışıklarını açarak bütün arkadaşlarımızı buraya çağırdık. Buradaki arkadaşlarımızın bir kısmını Genelkurmay'a, bir kısmını Ankara Emniyet Müdürlüğüne yönlendirdik. Meclis'in bombalandığını duyunca ben ve arkadaşlarım Meclis'e gittik. Orada darbeye karşı olduğumuzu beyan ettik.'
'Daha önceki darbelerde siyasetçilerin net bir duruşu olmamıştı'
Destici, vatandaşların sokağa çıkarak darbeye karşı canları pahasına direndiğini belirterek 'Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere devleti yönetenler, çok net ve güçlü bir basiret ortaya koydular. Daha öceki darbelerde siyasetçilerin böyle net bir duruşu olmamıştı. Halkımız da darbeye karşı direndi, kendini tankların altına attı. Düşünün, yukarıda uçaklar, bombalıyorlar, helikopterler tarıyorlar buna rağmen halkımız geri durmadı. Onlar bu vatan için, milli iradenin hakim olması için canlarını verdiler, yaralandılar. Onlara milletçe şükran borçluyuz. O gece ferasetiyle direnen milletimiz, bu darbenin emperyalistlerin ve siyonistlerin oyunu olduğunu, Türkiye'yi Mısır, Suriye ve Irak gibi yapma girişimi olduğunu gördü ve buna fırsat vermedi.' değerlendirmesinde bulundu.
Halkın darbeye direnmemesi durumunda, sürecin daha zorlu geçeceğini vurgulayan Destici, 'Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere devletin darbeye karşı net duruşu ve halkımızı da darbeye karşı durmaya davet etmeleri etkili oldu.Türk Silahlı Kuvvetler içindeki vatansever ve milli iradeden yana olan askerin darbeye karşı duruşu da önemli bir etken oldu. Polisimizin, emniyet teşkilatımızın kahramanlığını da unutmamalıyız.' ifadelerini kullandı.
'Bu mücadeleyi dayanışma ruhuyla hep birlikte kazandık'
Cumhur İttifakı'nın, 15 Temmuz gecesi sokakta kurulduğunu beyan eden Destici, şunları kaydetti:
'Türkiye, artık darbelere geçit olmayacağını 15 Temmuz'da göstermiş oldu. 28 Şubat'ta siyasiler, medya, iş dünyası ve maalesef vatandaşların bir kısmı darbeyi desteklediler. Destek mitingleri ve orduyu göreve çağıran mitingler yapıldı. 1980 darbesinde yine millet direniş göstermedi. 1960 darbesinde de aynı şeyler yaşandı. Ancak 15 Temmuz'da Türkiye, darbeye karşı çok ciddi, doğru, başarılı ve güçlü bir mücadele verdi. Bu mücadeleyi dayanışma duygusu ve ruhuyla hep birlikte kazandık.'
İTTİFAK-AA
