İsrail, işgal altında Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'nın bazı kapılarına polisler için çevre demir korkuluklarla çevrili sabit platformlar kurdu ve girişlerin her iki kayıtlı demir bariyerleri yerleştirdi.
Müslümanları uzak tutmak için demirden sur ördüler
Bir aracın kasasındaki Mescid-i Aksa'nın içine sabitlenmiş demir levhalardan bir parçası Aksa'nın kapılarından Faysal Kapısı hedeflenmiş.
Şu ana kadar "Faysal", "Gavanime" ve "Hutta" kapılarının dış bölümleri platformlar ve demir bariyerler kaydedilir. Görgü tanıkları, İsrail polisinin benzer şekilde diğer kapılara da hazır olunduğuna dair hazırlıkların yapıldığını aktardı.
İsrail polisi yaptığı yazılı açıklama söz konusu bariyerlerin "Mescid-i Aksa'nın kapılarında bekleyen polisler için sunulmasını ve Aksa'ya namaz kılmaya gelenlerin engellenmesi için konulmadığını" savundu. Polis, Aksa'nın kapısına yerleştirilen sabit platformların içinde polislerin beklediği fotoğrafları yayınladı.
Mescid-i Aksa'ya statüko
1994'te İsrail'le imzalanan Vadi Arabanın saklandığı yerde Kudüs'teki dini işlerden sorumlu ülke olarak kabul ediliyor. Yine 2013'te Ürdün Kralı 2. Abdullah ile Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında imzalanan anlaşmaya göre, Kudüs ve oradaki kutsal mekanların savunulması ve vesayet hakkı da verilmedi. Mescid-i Aksa'ya göre anlaşmaya göre; Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunmaktadır.
Mescid-i Aksa'nın da içinde bulunduğu Doğu Kudüs'ü 1967'den itibaren işgal altında tutan İsrail, Mescid-i Aksa ve Eski Şehir'deki diğer dinlerin kutsal mekanlarında statükoyu bozmak suçlanıyor.
İsrail'de Mescid-i Aksa'nın 3 kapısına demir bariyer yerleştirilmesine tepki gösterildi
Mısır Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in, Mescid-i Aksa'ya girişlere kısıtlamalara karşı uyarıda bulunuldu.
Açıklamada, İsrail'de, Mescid-i Aksa'nın 3 kapısına polisler için çevre demir korkuluklarla dönüşümlü sabit platformlar kurulumu ve girişlerin her iki kayıtlı demir bariyerler yerleştirilmesi tehlikeli ve kabul edilemez bir adım olarak tanımlandı.
Dışişleri Bakanlığının açıklamasında, Mescid-i Aksa'nın 144 dönümlük alanıyla Müslümanların bir ibadethanesi olduğu ve burada kısıtlama olmadan ve özgürce ulaşım parası garantisi belgesine kaydedildiği kaydedildi.
İsrail'in, işgal altında Doğu Kudüs üzerinde yasadışı olduğu ve ibadet edenlerin Mescid-i Aksa'ya girişini engelleyecek herhangi bir kısıtlama getirme hakkına sahip olmadığı dile getirildi.
Mescid-i Aksa'nın idaresi ve girişlerinden Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin mesul olduğu vurgulanan, Mescid-i Aksa'ya yönelik devam eden provokasyonların uluslararası hukuk ve Kudüs'ün ve tarihinin açık ortamda olduğu aktarıldı.
Filistin'den İsrail'in, Mescid-i Aksa'nın 3 kapısına demir bariyer yerleştirilmesine kınama
Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Filistin'in İsrail'in, Doğu Kudüs'ün genel önlemleri ve Mescid-i Aksa'ya girişlere getirilen kısıtlamaları kınadığı aktarıldı.
İsrail'in, Mescid-i Aksa'nın 3 kapısına polisler için sabit çevre demir korkuluklarla döngüsel platformlar kurması ve girişlerin her iki kırılmış demir bariyerler yerleştirmesi kınanarak, bu adımın Mescid-i Aksa'nın tarihi, hukuki ve kişisel yaralanmaları meydana geldiği.
Mescid-i Aksa'nın idaresi ve girişlerinden Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin mesul olduğu, Mescid-i Aksa'ya saldırı ve ihlallerin devam ettirildiği, İsrail'in Mescid-i Aksa'daki operasyonun uluslararası hukukun açık bir olduğu vurgulandı .
