Büyükelçi Özoral, tarihteki iyi günler kadar kötü günlerin de sahiplenilmesine ve bunların bir daha tekrarlanmaması için neler yapılması gerektiğine değinerek,Türkiye ve Azerbaycan'ın acısını da kederini de birlikte paylaşarak gereken dersleri birlikte çıkartması gerektiğini vurguladı.

Hazar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamlet İsahanlı ise Ermenilerin uydurma bir tarih ile bölge ülkelerine toprak iddialarında bulunarak, yalan ve uydurma tarihin nefret ve savaşa sebebiyet verdiğini belirtti. İsahanlı, Hocalı Katliamı'nın faillerinin yargılanmadığını hatırlatarak,  Hocalı kurbanları için yapılacak en kıymetli şeyin Azerbaycan ve Türk dünyasının bilimsel, teknik, siyasi ve askeri konularda ilerlemesi olduğuna dikkat çekti.

Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Mehmet Topal da geçen 27 yılın, katliamın acılarını unutturmadığını belirterek, "Türk milleti ilk defa Hocalı'da soykırıma uğramadı. Ermeniler ve onların efendilerinin yaptıklarını öğrenmek için geriye gitmek lazım. Kaynarca Anlaşması'ndan itibaren Türk milleti soykırımlara maruz kaldı. Batı dünyası, katliama maruz kalanlar Türk ve Müslüman oldukları için sessiz kalmayı tercih etti." ifadelerinde bulundu. Topal, konuşmasında Ermenilerin asılsız iddalarından ve 1. Dünya Savaşı'nda Anadolu'da yaptıkları katliamlara değindi.

ATİB Başkan Yardımcısı, Ziraat Bank Azerbaycan Yönetim Kurulu Başkanı Avni Demirci de bundan 27 yıl önce sadece Azerbaycan tarihine değil insanlık tarihine kara leke olarak sürülen bir katliam yaşandığını söyleyen Demirci, "Katliam kurbanlarının tek suçları Müslüman ve Türk olmaktı." dedi.