Soylu: 10 ayda benim hakkımda 550 olumsuz köşe yazısı yazılmış bu normal mi? Soylu: 10 ayda benim hakkımda 550 olumsuz köşe yazısı yazılmış bu normal mi?

İstanbul işgal edilene kadar şehirde yayın hayatını sürdüren Sebilürreşad Mecmuası başyazarı Mehmet Akif, Milli Mücadele’ye destek olması için Ankara’dan Mustafa Kemal Paşa’dan şifreli bir telgraf alır.

Sebilürreşad’ın imtiyaz sahibi Eşref Edib Bey ve oğlu Emin ile Ankara yollarına düşen Mehmet Akif hayli meşakkatli bir yolculuktan sonra Mustafa Kemal Paşa’nın davetine icap eder.

Ankara merkezli olmak üzere Anadolu’da Milli Mücadele’nin önemini halka anlatan Mehmet Akif Taceddin Dergahı’nın müştemilatında oğlu Emin ve Eşref Edib Bey ile bir süre yaşar. İşte yaşadıkları o günlerde yani 1921’in bahar aylarında Mustafa Sagir Bey adlı bir şahsiyet Ankara’da ortaya çıkar.

Mehmet Akif 1

Mustafa Sagir Hint Müslümanlarındandır ve memleketinden dolayı ilk başlarda pek kuşku uyandırmaz. O dönem Anadolu’da Yenigün adlı Ankara merkezli çıkan gazetenin sahibi Yunus Nadi Bey ile sıkı dostluk kurmaya çalışan Mustafa Sagir hükümet erkanından uzak durmaktadır.

Bir şekilde Mehmet Akif ile de münasebete geçen Mustafa Sagir posta adresi olarak Taceddin Dergahı’nı kullanmaktadır. Elbette bu Mehmet Akif’in izniyle olmuştur. Bir zaman sonra Akif’in oğlu Emin’in gelen postaların çokluğu dikkat çeker.

Emin’den sonra mektuplardan Mehmet Akif Ersoy’da şüphelenmeye başlar. Bir gün oğlu Emin ile evde oturmuş Mustafa Sagir’e gelen mektuplara öyle bakmaktadır. Bir an yırtılmış zarf dikkatini çeker. Zaten kuşkuda kemirip durmaktadır zihnini. Akif açar zarfı bakar ki mektup kağıdında yazı yoktur. Öyle boş bir kağıt gibi durmaktadır. Bunun üzerine iyice şüphelenir mektup kağıdını evirip çevirip inceler. Bir müddet sonra anlar ki yazılar kimyasal ile şifreli yazılmıştır. Tez haber salar Mustafa Kemal Paşa’ya… Bir suikast düzenlenecektir kendisine.

Nihayetinde İngiliz casusu Mustafa Sagir yakayı ele verir. Kendisine gelen mektuplar kimyasal analizden geçirilir. Kesin casustur ve Mustafa Kemal Paşa’ya suikast hazırlığındadır.

 Mustafa Sagir sorgulanır, Ankara’da mahkeme edilir ve idamına karar verilir.

Kemal Atatürk Portrait

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e düzenlenecek olan suikastı Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un nasıl önlediğini oğlu Emin Akif Ersoy, 1948 yılında Millet Mecmuası’nda şöyle anlatır:

“İstiklal Marşı şairinin bu hain İngiliz casusunun içyüzünü keşfetmekte çok büyük rolü olmuştur. Rol değil, Mustafa Sagir’i suç üzeri babam yakalamış, Atatürk’ün doğrudan doğruya hayatı ile alakadar olan teşkilatlı bir suikaste mani olabilmiştir.”

“Lakin Mustafa Sagir namile Hindistan’dan İstanbul’dan hatta Mısır’dan babamın adresine o kadar çok mektuplar, koca zarflar geliyordu ki peder şüphelenmeye başladı. Hiç unutmam İstanbul’dan Mustafa Sagir’e gelen büyük bir zarfın bir ucu kazara yırtıldı. Zarfın muntazaman katlanmış sahifelerce muhteviyatı gözüküyordu. İkimizin de nazarı dikkatini çeken şey mazrufun yazıdan ari olması oldu. Babam artık dayanamadı. Zarfı yırtarak açtı. Satırsız büyük eseri cedit kağıtları bomboştu. Yalnız bu kağıtları katlayan bir tabakada üç dört satırlık bir yazı vardı. İstanbul’da havaların yağmurlu gittiğinden bahsediyor. Mustafa Sagir’e muvaffakiyetler temenni ediliyordu. Bilahare diğer sahifeler tahlil edildi. Bu gibi hallerde istimal edilen kimyevi mürekkeple yazıldığı anlaşıldı.”

İstiklal Marşı 103 yaşında! İstiklal Marşı 103 yaşında!

Muhabir: MEHMET POYRAZ