'sınıf içi yetenek, ilgi alanı ve beceri grupları modeli'

YİBTES- Yetenek, İlgi Alanı ve Beceri Temelli Eğitim Modeli üst başlığı altında oluşturduğumuz sistemin ilkokullarda ve her sınıf bünyesinde uygulanabilecek birimi ise 'sınıf içi yetenek, ilgi alanı ve beceri grupları' adını taşımaktadır. 

Bu modelin uygulama aşamalarının ilki, çocuklar henüz 1. Sınıfa başlarken, okul öncesi eğitim kurumlarından gelen öğrenci dosyalarının incelenip çocukların yetenek, ilgi alanı ve becerileri ile alâkalı detaylı bilgi sahibi olunmasıdır. Bu alanda yeterliliğe sahip, donanımlı öğretmen kadrosunun oluşturduğu sistemde sınıfın öğretmeni aylarca veya yıllar içinde çocukları tanımaya çalışmak yerine bir alt kurumdan gelen verilerden yararlanır. Böylece çocuklar, bir ay dahi kaybetmeden kendileri ile benzer özelliklere sahip arkadaşlarından oluşan gruplar içerisinde, çeşitli etkinlik ve faaliyetlere katılma imkânına sahip olurlar.

Bazı yetenek ve beceri grupları eğitim-öğretim yılının ilk aylarında bazıları ise çocukların güçlü yönleri açığa çıktıkça ilerleyen aylar ya da yıllar içerisinde oluşturulabilir. Bu bağlamda her sınıf resim yeteneği, spor becerileri, sayısal beceriler, ritim duygusu, zekâ oyunları, sözlü ve yazılı ifade becerileri, doğayı sevenler, fen deneyleri vb birçok grup kurulabilir. Sınıf içi bu grupların bazılarında on öğrenci bulunurken, bazı gruplar iki-üçöğrenciden de oluşabilir. Gruplar oluşturulurken öğrenci sayısı değil öğrencilerin sahip olduğu ve geliştirilmeye açık yetenek, ilgi alanı ve becerileri dikkate alınır. Ayrıca grup oluşturma ve gruplar arası geçirgenlik oldukça esnek bir yapıya sahiptir. Resim yeteneğine sahip olup, resim grubundaki arkadaşları ile birlikte özgün çalışmalar ortaya koyan bir öğrencinin güzel şiir okuma veya hitabet yönü fark edildiği anda 'Şiir okuyanlar' veya 'hitabet becerisi' adını verebileceğimiz gruplara da dâhil olabilirler. Yani bir öğrenci sahip olduğu yetenek, ilgi alanı ve becerilerine göre birden fazla grupta yer alabilir. 

Gruplar içerisinde sadece özgün çalışmalar yapmak yeterli olmayabilir. Örneğin resim yeteneği olan bir öğrencinin ailesi bu konuda bilgilendirilip, farklı kurumlardan bu alandaki yeteneğini geliştirecek eğitimler alması sağlanabilir. Sayısal becerileri ile öne çıkan öğrencilerden oluşan gruba yıl içinde düzenli olarak sudoku, kendoku, futoshiki vb sayısal beceriler kullanmayı gerektiren bulmacalar verilebilir. Farklı düşünme becerilerini geliştiren ve sayısal çözümler gerektiren akıl ve mantık soruları çözdürülebilir. Şiir okuma becerisi olanlar sene sonları için şiir dinletisine veya belirli gün ve haftalarda şiir okumaya hazırlanabilirler. Hitabet yönü güçlü olanlar da böyle günlerde konuşma yapmak üzere çalıştırılabilirler. Spor yönü güçlü olanlar, ülke genelinde her ilçe milli eğitim müdürlüğü tarafından yıl içerisinde belli zamanlarda düzenlenen turnuva ve spor müsabakalarına hazırlanırlar. Fen Bilimlerine ilgi duyanlar için oluşturulan gruptaki öğrenciler için seviyelerine uygun deneyler planlanır. Yapılan uygulamalarla küçük yaşlardan itibaren Fen Bilimlerini çok daha iyi kavramaları, özümsemeleri sağlanır. Çizim yeteneği, üçboyutlu düşünebilme gibi becerilere sahip olup mimarlık, mühendislik, ressamlık vb alanlara yönelebilecek olanlar bu becerilerini güçlendirmek için çeşitli ders materyalleri ile desteklenebilir. Onlara özel görevlendirmeler, evde yapabilecekleri uzun zamanlı projeler verilebilir ve bu yönlerini güçlendirebilmeleri için çeşitli kurslara, eğitimlere yönlendirilebilirler. 

YİBTES- Yetenek, İlgi Alanı ve Beceri Temelli Eğitim Sisteminin uygulamasında özellikle ülkemizin 'kalabalık sınıflar gerçeği' zorlayıcı bir faktör olacaktır. Bakanlık ve daha geniş bir perspektif olarak devletin milli eğitimi güçlendirecek tüm aktörleri ile harekete geçerek ve bir ülkenin kalkınması için en önemli unsurun eğitim-öğretim olduğu gerçeğinden hareketle, olumsuzlukları ortadan kaldırmak için gereken çalışmaları yapmaları önemli bir zorunluluktur. 

YİBTES-Yetenek, İlgi Alanı ve Beceri Temelli Eğitim Sistemi ülkemiz açısından her sektörde ve her alanda ihtiyaçduyulan nitelikli insan faktörü için önemli bir adım olacaktır. Bu sistem daha fazla ötelendiği takdirde doktor olmak isteyen mühendislerin, mimar olmak isteyen doktorların, öğretmenlik hayalleri kuran gardiyan, polis ve gece bekçilerinin daha da vahim olanı ise mevcut sistem içerisinde hayallerindeki mesleğe sahip olamadıkları için adeta buna tepki gösterircesine iş gören siyasetçilerin elinde, gelişmekte olan ülkeler kategorisinden daha çok uzun yıllar gelişmiş ülke statüsüne çıkmak bir hayal olarak gündemdeki yerini korumaya devam edecektir.