TARİHİN ÖTEKİ YÜZÜ

Whatsapp Image 2024 03 22 At 16.18.53

Medine-i Münevverede Hazreti Ebubekir Camii ve kapısınüzerinde Sultan 2. Mahmud’un tuğrası.

Derler ki Urfalı şâir Nâbî 1678 yılında devlet adamlarıyla beraber Hac seferine çıkar. Medîne’ye yaklaşırken kâfilede bulunan bir paşanın ayağını Medîne-i Münevvere’ye doğru uzattığını görür. Bundan çok müteessir olarak meşhur na’tini yazmaya başlar:

Sakın terk-i edebden kuy-i mahbub-i Hudadır bu

Nazargah-ı İlahidir makam-ı Mustafa'dır bu.

Yani öyle bir yere doğru ayağını uzattın ki Allah'ın nazar ettiği yerdir orası, en sevgilisinin yattığı mekândır.

Demek isteyip de diyemediği: bu gafletin affedilir yanı yoktur.

G J H3 M H X0 A Al67 W

Mekke-i Mükerreme'de gün batımı. Allah kabul eylesin oruçlarımızı.

Ah Nâbî, bir şimdi bizzat Mescid-i Nebevi'de hemen yanimda ayağını Kabe'ye uzatıp horrul horul uyuyan veya yine Mescidin içinde ayağını "kûy-i mahbûb-i Huda"ya uzatanları görse kim bilir nasıl Nef'îleşir, hiciv oklarını nasıl ardı ardına hedefine yollardı.

Allah kabul ederse Ramazan umresindeyiz, 5. gün. Biraz bahsedeyim müsaadenizle.

Niyetlendikten sonra ihrama girip Cidde üzerinden Mekke-i Mükerreme'ye geçtik, geçer geçmez de tavaf ile Safa ve Merve tepeleri arasındaki sayimizi tamamladık. Allah cümlemize umreyi ve Haccı nasip etsin. En önemlisi niyetine girmek elbette. Unutmayın ki Sahih-i Buhari "Bütün ameller niyetlere göredir" hadisiyle başlar.

G J I1Aus W I A A Yn S K

Zemzemi çeşmesinden içmek de varmış nasipte. Allah teala size de nasip etsin.

Dünden beri Medine-i Münevveredeyiz.

Kelime-i Tevhid iki kısımdır. Şehirlere bölersek "La ilahe illallah" Mekke-i Mükerreme ile, "Muhammedun Rasululah" kısmı ise Medine-i Münevvere ile temsil edilir derler. Demek ki kelime-i tevhidin ikinci ayağındayım.

Medine'deyiz ve şu anda Mescid-i Nebevi'nin içerisinde Cuma sonrası bir rehavet tütüyor. Bende de bir rehavet var ama neden?

G J Jm J5 H W8 A E Ik X

Mescid-i Haram başlı başına bir şehir gibidir. (Vinç ve uydu anten de de başını uzatmamış olsa fena fotoğraf değil aslında.)

Dün gece hiç uyumadan sabahladım çünkü Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellemin huzuruna girmek için sabahlamam gerekiyordu. Sabah saat 4 gibi Mescide geldim. Bir randevu vermişlerdi ve randevuyu kaçırmamam gerekiyordu. Bu Nebevi bir randevuydu. Başkalarına benzemezdi. Tam belirlenen saatte giderseniz Ravza'nın içerisinde sadece selamlama değil aynı zamanda cennet bahçesi tabir ettiğimiz hücre-i saadetin yan tarafındaki hususi bölmeye yani ilk mescide dahil olma imkanını yakalayacaktım. Bu fırsatı kaçırmayı kimse istemezdi.

G J M W 2 X M A A Z9 Pd

Mekke-i Mükerreme'de sıradan bir vaka. Köşe başına konulmuş kolilerde ücretsiz küçük ekmekler dağıtan bir adam.
Burada fazla yemiyorsanız elinize uzatılan ve bağışçısını bilmeyeceğiniz hurma, zemzem, ekmek gibi gidalarla neredeyse bedava idame-i hayat etmek mümkün.

Ben de bu fırsatı kaçırmamak için uyumayıp saat 4'ü dört gözle bekledim.

Nusuk diye bir sistem var burada. Randevu alıyorsunuz internetten. Size Hücre-i Saadete giriş izni veren bir sistem. Randevu almak nasip işi. İşte o nasiple buradayım. Yani asıl Mescid-i Haramda.

Önce herkes gibi Hücre-i Saadetin önünden geçerken selamlama ve salavat getirme imkanı buldum. Ardından asıl randevuya geldi sıra.

Kalabalık bir kafile halinde içeri alınıyoruz. Dillerde salat u selamlar: "Essalatu vesselamu aleyke ya Rasulallah.  "Essalatu vesellemu aleyke ya Habiballah. Essalatu vesselamu aleyke Seyyidel evveline vel âhirin."

G J M Un Zu W Q A A6Fvh

İşte hücredeyiz. Gözyaşı denizinde kılınan tahiyyatul-mescid namazı bitmesin istiyorsun. Alemlere rahmet olarak gönderilen Efendimizin (sav) aldığını bildiğimiz selamlarımızı iletiyor ve şefaatini istirham ediyoruz. Artık ağlayan, kendinden geçen, başını yere gömmeye çalışan ve günahlarından utanan, tövbe eden edene. Alemlerin efendisi ile Hazreti Ebubekir ile Hazreti Ömer'e okunan dualar dilimizde tatlanıyor. Rüyalarımız gerçekle yüzleşip geri çekiliyor edeple. Biz mi rüyadayız yoksa rüya mı bizi kuşattı. Bildiğim bir şey varsa uyanmak istemediğim bir rüya bu.

G I9G K V B X A A A6Yx

Görevlilerin sıkıştırması üzerine geri geri çıkarken Evliya Çelebi’ye gıpta etmemek elden gelmiyor. Asıl kabri şeriflerin bulunduğu kısma girip temizlemek şerefine nail olmuş anlattığına göre. Nasipli adam velhasıl.

Pirimiz Evliya Çelebi son seyahatini Hacca ayırmış ve Kabe’nin doğusuna geçip batıya doğru secde ederek seyahatnamesini tamamlamıştı. Yani o dünyanın merkezi olarak Kabe’yi görüyor ve bütün seyahatlerinin bu seyahatin bir hazırlığı olduğunu, merkeze ulaşmanın idmanını yaptığını, böylece merkeze vasıl olup noktayı koyduğunu söylemişti. Ne kadar da haklı.

G I7 S X X1 W0 A A1Pw M

Evliya Çelebi’nin dünyayı bizden daha iyi kavradığı kesin. Çünkü dünya kendi içinden kavranacak bir yer değil. Kendisinin üstünden bakılırsa anlam kazanacak bir mekan. İşte o üst'ün sırrı Mekke ve Medine'de gizli.

İşte ikindi ezanı okunuyor Mescid-i Nebevide. Rüya devam ediyor. Gerçekler kimin umrunda.? An itibariyle bereket-i Muhammedî hepimizi sarıp sarmalarken hem de.

G J K L6 Y W Xo A Ak9 Z E

Medine-i Münevveredeyiz demiştik. Dua denizindeyiz. O dualara siz de dahilsiniz ey bu satırların okurları.

Whatsapp Image 2024 03 22 At 16.26.59

NEDEN MEDİNE?

Mekke eser, Medine müessir. Hicretin hedefi ve nihayet İslam’ın bağrında asıl çiçeklenmesini gerçekleştirdiği belde. İsmi de Yesrib iken Medine'ye çevrildi. Diyanet İslam Ansiklopedisi bu süreci şöyle anlatır:

"Medine şehrinin o zamanki adı (Yesrib) “fesat” anlamındaki bir kökten geldiği için hicretten sonra Resûl-i Ekrem tarafından “hoş ve güzel” mânasında Taybe veya Tâbe’ye çevrildi. Bununla birlikte daha çok Medînetü’r-resûl (Medînetü’n-nebî) yahut Medîne-i Münevvere adıyla anılan şehir, müslümanların kurdukları devletin ilk başşehri oldu." (Hicret" maddesi)

Whatsapp Image 2024 03 22 At 16.26.25

G J S P P W W Y A At Ny

Okçular tepesinden.