İttifak Gazetesi Sözlü Tarih Dr. Talat İçöz yazı dizimizin dördüncü bölümünde değerli büyüğümüzün ODTÜ `deki tahsil yıllarına, yedek subaylık hizmetine, evlilik ve iş hayatına odaklanıyoruz.

`height=
Talat İçöz ve İbrahim Ethem Gören

İbrahim Ethem Gören: Orta Doğu Teknik Ü niversitesi`nde İşletme tahsili gördünüz. İşletme bölümünü özellikle mi tercih ettiniz?

Talat İçöz: 1965 yılında ODTÜ `ye girdim. O yıllarda ODTÜ `de giriş imtihanı diğer üniversitelerden ayrı yapılıyordu. Biz sınıf olarak her iki imtihana da girdik. O yıl üniversite giriş sınavlarında İzmir Koleji Türkiye ikincisi oldu. İlk imtihana girdiğimiz Ü niversiteler Arası Merkezi Yerleştirme Sınavında (İngilizce bilen bir hukukçu olmak istiyordum) İstanbul Hukuk Fakültesi`ni kazanmıştım. Sevinçle fakülteye kayıt için hazırlık yaparken ODTÜ `nün sonuçları da belli oldu. O yıllarda ODTÜ bizler için yeni bir okuldu. Ama kaderimin sonucu ile olsa gerek, Boğaziçi Ü niversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü mezunu, İnşaat halindeki Keban barajında çalışan kuzenimin beyi Atıl Abi`ye rastladık. İstanbul Hukuk ile ODTÜ İşletme arasındaki okul tercihimi onun tavsiyesine göre yaptık. 

`height=
Talat İçöz ODTÜ de arkadaşlarıyla seyahatte.

ODTÜ `de nasıl bir eğitim aldınız?

ODTÜ `ye 1965 yılında girdiğimde sınıf arkadaşlarımın yarısı da ODTÜ `yü kazanmıştı. Hiçyabancı bir ortam olmadı. ODTÜ ilk yıllarda bir kolej havasında idi. Rahmetli rektörümüz Kemal Kurdaş, okulu pek çok etkinliklerle fazlası ile çekici kılıyordu. Çok güzel bir kütüphanesi, öğrencilerin bir iki saat part-time çalışıp cep harçlığı kazanabildiği yemekhanesi, ağaçdikme bayramı, rektörümüzün ve hocalarımızın da oyuncu olarak katıldıkları spor turnuvaları, müzik, folklor, açık oturumlar gibi etkinliklerin çok yoğun olduğu bir modern eğitim yuvası idi ODTÜ .

Okulda bütün derslerimiz ABD`den kardeş bir fakülte ile bir sömestr sonrası için aynı içerik ve aynı kitaplar takip edilerek, ilk yıllar yabancı öğretim üyeleri ve sonraki yıllarda ABD`ye doktora için giden asistanların dönüşü ile Türk hocalarla devam etti. 

İlk Rektörümüz Merhum Menderes zamanında Turhan Feyzioğlu imiş. Bizim master diplomamızda rektör olarak merhum Erol İnönü`nün imzası var. Fakülte tahsilim sırasında Rektörümüz akademik kariyeri olmayan, esi maliye bakanlarından merhum Kemal Kurdaş`tı. Dekanımız Arif Payaslıoğlu idi. 

`height=
Talat İçöz ÖDTÜ yıllarında

Hocalarınız kimlerdi?

Hatırımdaki hocalarım, Fikret Gürün, Mete Tanrıkut, Muhan Soysal, Mr. Thornton, Mr. David, Sadi Cindoruk ve Doğan Energin ilk aklıma gelenlerdir.

Okulda nasıl bir sosyal ortam vardı? Kulüp ve topluluklarda sorumluluklar üstlendiniz mi?

Okulda ilk yıllar çok sıcak, kardeşçe aktivitelerin yoğun olduğu bir ortam vardı. Ben, fakülte futbol takımı ile Türk Halk Müziği Kulüpleri`nde bulundum. O yıllarda açık oturumlarda Turhan Feyzioğlu, Aydın Yalçın, Behice Boran, M. Ali Aybar, Çetin Altan, Muzaffer Özdağ ve Alparslan Türkeş gibi siyasilerin konferans ve açık oturumlarını izledik.

`height=
Talat İçöz   (altta sağdan ikinci) ODTÜ Futbol Takımı nda-1966

Sonraki yıllarda Fransa`da başlayan öğrenci olaylarının hızla ODTÜ `yü içine aldığı, gittikçe eğitimi engelleyen bir dönem yaşadık. 1968 yılında ABD Büyükelçisi Commer`in arabası yakıldıktan sonra, öğretim sık sık kesintilere uğradı. Büyük zorluk ve stres altında 3 ay gecikerek okulu bitirebildik. 

İşletme tahsilinden sonra aynı üniversitede bu kez Mimarlık Fakültesine kaydoldunuz. Hangi saiklerle şehir ve bölge planlaması alanında master derecesi aldınız?

İşletme tahsilimi yaparken Tuzcuoğlu Nakliyat şirketinde çalışıyordum. Askerlik görevimi ise bir yıl kadar sıra bekleyerek yapabilecektim. Daha önce de belirttiğim üzere babamın teknik eleman olmamı istemesinin de etkisi ile boşa geçecek zamanımda da ODTÜ Mimarlık Fakültesinde, Şehir ve Bölge Planlama master eğitimi aldım.

Bugünkü günde olduğu gibi 1960`lı yılların sonlarında da ODTÜ siyasetin içinde bir eğitim kurumu muydu?

O günlerde ODTÜ her zaman olduğundan daha fazla siyasetin içinde hatta tam göbeğinde idi. Yabancı ülkelerin de yoğun etkisi alanında bir okuldu. Bugün bile hafızalarda kalan 68 Kuşağı` bizim dönemimizin adı idi. ODTÜ bu dönemin en etkin okulu idi.

`height=
Talat İçöz Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ndaki yedek subaylık hizmet döneminde amcası hürrem içöz ün evinde amcası ile-1973

Askerliğinizi nerede, ne zaman yaptınız?

Askerliğimi 1972-1973 yılları arasında 18 ay olarak Deniz Kuvvetleri`nde yaptım. 6 aylık okul dönemimi Yassıada`da, 12 aylık Muvazzaflık dönemimi Dz. K. K. Personel Daire Başkanlığı`nda Ankara`da yaptım.

Bir askerlik hatıranızı nakleder misiniz?

Yassıada`da yedek subay okulunda 12 Mart Muhtırası sonrası katı bir denetim altında idik. Okula ilk başladığımızda kimse kimseyi tanımıyordu. Ben okula kayıt zamanı verilen okul numaram dolayısı ile Yusuf Bozkurt Özal ile aynı dolabı, aynı sınıfı ve yatakhanede altlı üstlü yatılan ranzayı paylaştım. Zamanla kardeşçe bir ilişki geliştirdiğim bu arkadaşım sonraki yıllarda Türkiye çapında ünlü bir kişi ve bana iş hayatım, dini inancım, ibadete başlamam ve izdivacım, sonrasında ise Korkut ve Turgut Beylerle de çalışma imkânı bulduğum ortamı hazırlayan kişi oldu.

`height=
Talat İçöz Yassıada Yedek Subay Okulu nda-1972

Eşinizle ne zaman, nasıl tanıştınız?

Eşimle 1975 yılında tanıştık. Biz görücü usulü ile tanıştık ve evlendik. Korkut Özal Beyin hanımı rahmetli Müjgan Abla bizim tanışmamızı sağlamış ve dünürlüğümüzü yapmıştı.

`height=
Yusuf Bozkurt Özal İçöz çiftininin nişan yüzüklerini takarken İstanbul-1975    /      Talat İçöz ve Nurgül İçöz

Evlilik süreçlerinizi anlatır mısınız?

1973 yılında Yusuf Bozkurt Özal`la askerlik hizmetimizi tamamlamış ve birlikte Korkut Bey`in Genel Koordinatörü olduğu Ercan Holding`te çalışmaya başladık. Korkut Bey Erzurum milletvekili seçilip holdingden ayrılınca onun yerine Holding`e Yusuf, Genel Koordinatör oldu. Ben de holdingde Yatırım Projeler Müdürü oldum. Yusuf Bey benden 7 yaş büyüktü, askerlikten önce Devlet Planlama Teşkilatı`nda Planlama Daire Başkanı olarak çalışırken 12 Mart 1971 Muhtırası ile görevine son verilerek askere gelmişti. Yusuf, o sırada evli, üççocuk babası bir aile reisi idi. Bir oğlu (2002 yılında AK Parti milletvekili olan İbrahim Reyhan) ile iki de kızı vardı. 

-İbrahim Reyhan beyle belli başlı bir hukukumuz vardır; -

Ben ise henüz bekârdım. Bir ara rahmetli Yusuf 'kardeşim, artık senin de evlenmen güzel olur' dedi ve görücü usulde evlenmek için bir arayışa geçtik. Bu konuda çok girgin ve çevresi çok geniş bir kişi olan Korkut Bey`in rahmetli eşi Müjgân Abla`ya konuyu anlattık. Müjgân Abla bir süre sonra hacca gitmiş. İstanbul`dan hacca giden bir grupla,  bir dinlenme ve sohbet sırasında 'kayınbiraderimin arkadaşına kız arıyorum' deyince eşimin bir yakını böyle bir tanıdığı olduğunu söylüyor. Hacdan dönüşlerinde o aileye görücü giderek, karşılıklı görüşmeler neticesinde çevresinde çok sevilen ve saygın bir kişi olan muhterem rahmetli kayın pederim Hamdi Kökler`in, zor da olsa onayı ile evlenme sürecine girmiş olduk. 

Bu süreçte çok uzun bir süre geçmeden söz kestik, üçay sonra nişanlanıp yine üçay sonra da düğün yaptık. Bu evlilikten iki kızım ve onlardan da iki kız ve iki erkek torunum var. 

Eşimin ailesi Rumelili. 'Rumeli`den kız al fakat kız verme' denir. Rumelileri çok yüksek ahlâkî değerleri olan insanlar olarak tanıdım. Eşim ve ailesi de çok örnek insanlar. Bu da bana inançlarımı güzel yaşayıp daha da güçlendirmem bakımından büyük katkılar sağladı. 

Nerede ikamet ediyorsunuz? Kaçbıldır burada oturuyorsunuz?

Halen İstanbul Fenerbahçe`de oturuyorum. Burada 1982 yılından beri oturmaktayım.

`height=
Talat İçöz ve eşi Nurgül içöz büyük kızları Sena ile-1977-

Çocuklarınız;

İki kızımız var. Büyük kızım Moda Tasarımı okudu. Boyner, LCW gibi önemli şirketlerde bayan giysi tasarımı çalışmaları yaptı. Küçük kızım Uluslararası Finans okudu ve işletme masteri yaptı. Bir bankada ve bazı şirketlerde konusu ile ilgili çalışmalar yaptı. Her ikisi de evli ve ikişer çocuk sahibi.

İş hayatınız için büyükçe bir paragraf açalım. Hangi firmalarda hangi pozisyonlarda kaçyıl çalıştınız? 

İş hayatımın başlangıcı olarak İzmir`de Maarif Koleji`nde son sınıfa geçtiğimde, yaz ayında ikmale kalmış, babamın tanıdığı bir arkadaşının oğluna İngilizce ders verip her saati için 10 TL. kazandığım çalışmamı söyleyebilirim. Beni en çok heyecanlandıran kazancım belki de bu oldu.

Koleji bitirdiğim 1965 yılının 20 Ağustos-20 Eylül tarihleri arasında ise Çekoslovakya`nın İzmir Fuarı`ndaki standında Mustafa Kip beyin Java motosiklet bayiliği adına tanıtım ve tercümanlık işim ilk defa sigortalı olarak çalışmam oldu. Bu çalışma 18 yaşına girdiğim yıla denk geldiği gibi, yıllar sonra emeklilik başlangıcım olarak çok da fayda sağladı. 

ODTÜ ikinci sınıfa iftiharla geçtim. Yaz ayında ise Ankara`da Tuzcuoğlu Nakliyat firmasında Genel Müdür ODTÜ `lü olduğu için 10 ODTÜ öğrencisini yazın stajyer olarak işe aldı. Ben de böylelikle bu firmada çalışmaya başladım. Okullar açılınca ise benim Lüksemburg merkezli NATO İkmal Merkezi ile ilgili kontratı yönetmem teklif edildi. Öğrencilik hayatım süresince, 1972 yılında askere gidinceye kadar bu çalışmam devam etti. Bu çalışmamda, uluslararası kara-hava ve deniz taşımacılığı gümrükleme ve dış ticaret konularında çok değerli bilgi ve birikimler edindim.

Askerlik görevimi tamamlamak üzere iken Yusuf Özal kardeşim, Korkut Bey`in seçim çalışması için Erzurum`a bir araba ile gitmesi gerektiğini ve henüz şoför ehliyeti olmadığını söyledi. 'Ben de ehliyetim var. Ben götüreyim' dedim. Böylelikle Erzurum`da Korkut beyle birlikte MSP`nin seçim çalışmasına katıldık. Korkut Bey büyük bir başarı ile milletvekili seçildi ve sonrasında Tarım Bakanı oldu. Biz de onun Kurucu Genel Koordinatörü olduğu, Türkiye`nin en büyük holding şirketlerinden Ercan Holding A.Ş.`de çalışmaya başladık. Yusuf, Korkut Bey`in yerine Genel Koordinatör oldu, ben de Yatırım ve Projeler Müdürü oldum.

O tarihte yaşınız;

Henüz 26 yaşındaydım. Ankara`daki Man projesinin ilk çalışmalarını, piston-segmen yatırım projeleri gibi çalışmaları yürüttüm.

1977 yılında Merhum Turgut Özal İzmir`den MSP milletvekili adayı idi. Onun propaganda çalışmalarına katıldık. Aramızda çok sıcak bir ilişki doğdu. Seçimleri müteakip Turgut Bey beni Burdur`da kurulmakta olan traktör fabrikasına (Burdur Traktör) Genel Müdür Yardımcısı olarak tayin etti. Aynı şirkette daha sonra Adalet Bakanlığı yapan Em. Vali Necat Eldem, Tarım ve Milli Savunma Bakanlıkları yapan Hüsnü Doğan, İHA ve SİHA`ları üreten Baykar`ın kurucusu merhum Özdemir Bayraktar mesai arkadaşlarım oldular.

Burada ne kadar çalıştınız?

Burdur Traktör`deki (BURTRAK) çalışmam Merhum Ecevit döneminde (CHP-MSP koalisyonu) döviz kıtlığı ve ekonomik darboğaz nedeni ile şirketin faaliyetindeki aksamalar yüzünden kısa sürdü, iki yıl sonra yine Ercan Holding`e ait İsmak Forklift şirketinde genel müdür yardımcısı olarak göreve başladım.

1980 Darbesi ile Korkut Özal Bey siyasi yasaklı olduktan sonra iş hayatına atılırken beni de birlikte çalışmaya davet etti. 1981 yılından itibaren on yıl süren teşrik-i mesaimiz oldu. Önce, Rekor Kauçuk şirketinde Genel Müdür ve bir süre sonra Irak`tan İtalyan rafinelerine petrol taşıma ve ticaretini yaptığımız ÖZBA şirketinde Genel Müdür ve Yönetim Kurul Başkan Yardımcısı olarak 1991 yılına kadar uzun bir süre birlikte çalıştık. Bu süre sonunda şirketi tasfiye ettik. Ama büyük ortaklardan Bahattin Bayraktar ve Korkut Özal ile sevgi ve saygıya dayalı dostluğumuz hep devam etti. 

Pek çok şirkete danışman sıfatıyla hizmet ettiniz? Danışman kimdir? Şirketler için nasıl faydalar üretir?

ÖZBA`daki çalışmamdan sonra çeşitli sürelerle önceleri Milletvekilliğimiz dönemindeki bazı arkadaşlarıma danışmanlıklar yaptım. Kısa bir süre Apartman komşum bir iş adamının Romanya`da birlikte iş yapma teklifini kabul ettim. Bu süreçmaddi kayıplar yaşamama neden oldu. Bunu takiben bana her zaman sevgi ve ilgi gösteren Muhterem Mustafa Topbaş ile görüştüm. Onun vasıtası ile 2003 yılından itibaren Türkiye`de değerli işadamı Sn. Murat Ü lker ile 7 yıl süren bir çalışmam oldu. 2010 yılında ikinci emeklilik dönemine girdikten sonra BİM, Kerevitaş, Makina Takım Endüstrisi, Fon Leasing gibi halka açık şirketlerde yönetim kurulu üyelikleri yaptım. Halen Sabri Ü lker Gıda Araştırmaları Enstitüsü Vakfı`nın Başkanlığını deruhte ediyorum.

Danışmanlık yaptığım dönemlerde hem bilgi ve birikimlerimi ve hem de iş ve devlet hayatı çalışmalarım nedeniyle tanıdığım çevremde olan iyi ilişkilerimi gerekli yer ve zamanda görüşmeler ve sorun varsa çözümlemeler için kullandım. 

Şirketlerimiz günlük faaliyetlerinde ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar, dış çevre ve bürokrasi ile ilişkilerini yeterince iyi yönetemiyorlar. Bunun için her iki tarafın sorunları bunların kazan-kazan çözümlerini bulma hususunda danışmanlar yararlı olabilir.

-Dördüncü bölümün sonu-

YARIN: Dr. Talat İçöz: Sabri Ü lker Vakfı`nı hizmetlerimin ikrâmı olarak görüyorum.