2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu nun 11/b-6 maddesine göre 'Doç. başvurularında ilgili bilim/sanat alanında jüriler oluşturarak, adayların yayın ve çalışmalarını Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen esas ve usuller kapsamında değerlendirip, yeterli yayın ve çalışmaya sahip olan adaylara doçentlik unvanı vermek görevi, Ü niversitelerarası Kurul Başkanlığına' verilmiştir.

Ayrıca Ü niversitelerarası Kurul Başkanlığı`na ,

1/ 'Yükseköğretim planlaması çerçevesinde, üniversitelerin eğitim - öğretim, bilimsel araştırma ve yayım faaliyetlerini koordine etmek, uygulamaları değerlendirmek, Yükseköğretim Kuruluna ve üniversitelere önerilerde bulunmak'
2/ 'Teşkilat ve kadro yönünden ve Yükseköğretim Kurulu kararları doğrultusunda üniversitelerin öğretim üyesi ihtiyacını karşılayacak önlemleri teklif etmek'
3/ 'Ü niversitelerin tümünü ilgilendiren eğitim-öğretim, bilimsel araştırma ve yayım faaliyetleri ile ilgili yönetmelikleri hazırlamak veya görüş bildirmek'
4/ 'Aynı veya benzer nitelikteki fakültelerin ya da üniversitelere veya fakültelere bağlı diğer yükseköğretim kurumlarının eğitim - öğretimine ilişkin ilkeler ve süreler arasında uyum sağlamak'
5/ 'Doktora ile ilgili esasları tespit etmek ve yurt dışında yapılan doktoraları, doçentlik ve profesörlük unvanlarını değerlendirmek'
görevleri de verilmiştir.

Yani Ü AK`ın yükü çok ağırdır.

2020 yılına ait raporda Doç. başvurularına dair dönemler itibarıyla 'kaçkişinin başvuru yaptığı' ile ilgili  bilgi paylaşılmıştı

Bu bilginin dışında, Ü AK tarafından  Doç. süreçlerine dair herhangi bir veri paylaşılmamıştır.

memurlar.net konu ile ilgili olarak  bir çalışma yapmış ve sormuş 'Kamuoyunu bilgilendirme' ve 'şeffaflık açısından Ü AK tarafından her bir başvuru dönemi için,

1-Kaçkişinin başvuru yaptığı ve doçentlik unvanı aldığı,
2-Kaçının eser inceleme aşamasından başarısız olduğu,
3-Kaçadayın asgari koşulları taşımadığı gerekçesiyle başarısız sayıldığı,
4-Kaçadayın etik ihlalden dolayı işlem gördüğüne dair,
5-Doçentlik başvuruları sonucunda açılan, kazanılan ve kaybedilen dava sayılarına dair,
6-Denklik ve eşdeğerliklere ilişin kararlara dair,
veriler faaliyet raporunda ilan edilmelidir.

Haklı ve olması gereken bir istek değil mi?

Şeffaflıktan kim korkar ki? Kime zararı var ki?

Bakın, mevcut durumda  Rektör adayları YÖK`e başvuruyor. Mülakatlar yapılıyor (mu?) Neden bu isimler açıklanmaz? Madem ki açıklanmaz, başvuru neden alınır ki? İstediğinizi atayınız, olsun bitsin. Komediye gerek var mı? Bu YÖK`ü ve yeni Başkan Prof.Dr. Erol Özvar`ı da yıpratacaktır.

Madem ki, Arş.Gör.lerde bir liste yayınlanıp, başarılı-başarısız yazılıyor, o halde bilim/sanat alanlarında Doç. başvuran adayların başarı/başarısız durumları açıklanabilir.

Örneğin, bir Doç. adayı jürileri arıyor. Mülakatta o jüriler, 'siz bizi arayarak şu maddeyi ihlal ettiniz' diyerek sınavı iptal ediyor. Bu  jüri üyesi anlatınca' duyuluyor, oysa yukarıdaki gibi bir uygulama olsa, herkes ne yapacağını görecektir. 

Ü AK, Doç. başvurularında, gereken yeterliği yapamamakta, evrakların gönderimi,teslimi, jürilere ulaşma, yazışma v.b. bir türlü çözememiştir.