Radyoyu kim icat etti?

Radyoyu 1895 yılında İtalyan mucit Guglielmo Marconi icat etti. Marconi, bir gemiden sahile gönderilen 3 adet S harfiyle beraber, yeryüzünde ilk kez radyo dalgaları yayınladı. 1896 yılında patenti de alınan radyo, insanlık tarihinin en önemli buluşlarından biri olarak kabul edildi. Marconi, bu icadından dolayı 1909 yılında Nobel Fizik Ödülü’ne layık görüldü.

Radyo ilk kez nerede icat edildi?

Radyoyu 1895 yılında icat eden Marconi, bu buluşun patentine İngiltere’de başvurdu ve 1896 yılında patent başvurusu kabul edildi. Marconi’nin kurmuş olduğu şirket, borsada önemli bir grafik çizdi ve Marconi, bir İtalyan aristokrat olarak İngiltere’de nam saldı.

Türk bilim insanları beyin hücrelerinde "mikroplastik" tespit etti Türk bilim insanları beyin hücrelerinde "mikroplastik" tespit etti

Radyo nasıl icat edildi?

Radyonun icadına öncülük eden teoriler, 1865 yılında İskoç fizikçi James Maxwell ve 1888 yılında Alman fizikçi Heinrich Hertz tarafından ortaya kondu. Maxwell, elektronik radyo dalgalarının var olduğunu ve bu dalgaların tıpkı ışık gibi uzayda yayıldığını öngördü. Hertz ise bu dalgaların varlığını deneylerle kanıtladı.

Fizik alanında bu gelişmeler yaşanırken, Amerika Birleşik Devletleri’nde bilimsel çalışmalarını gerçekleştiren Nikola Tesla, icat ettiği bobinlerle radyo sinyallerini uzak mesafelere iletebileceğini keşfetti. Tesla, 1895 yılında New York’taki laboratuvarından yaklaşık 80 kilometre öteye radyo sinyalleri göndermeyi başardı fakat bu buluşun patentini almadı.

Aynı dönemde radyo sinyalleri üzerine çalışmalarını sürdüren Marconi ise 1895 yılında radyoyu icat etti ve 1896 yılında İngiltere’de bu icadının patentini aldı. Marconi, ürettiği bu kablosuz telgraf sistemiyle radyo dalgalarını 3 km öteye göndermeyi başardı.

Radyo bir haberleşme aracına dönüştü

Radyonun bugün bildiğimiz anlamda bir haberleşme aracına dönüşmesi ise Amerika Birleşik Devletleri’nde gerçekleşti. 1906 yılında Reginald Fessenden, sesin iletilmesiyle ilgili bir dizi deneyler yaptı. Yine aynı yıl Amerika’dan yapılan bir müzik yayını, Batı Hint Adaları’na kadar ulaştırıldı.

Radyonun yaygınlaşmasında önemli bir yeri olan bir diğer isimse Lee De Forest’ti. Forest, bir güç yükselticisi kullanarak radyo sinyallerinin aktarılmasında yeni bir teknik buldu. Bu teknikle 1908 yılında Eyfel Kulesi’nden halka yayın yapıldı; 1910 senesinde ise New York’ta canlı bir opera yayını gerçekleştirildi. Yaşanan bu gelişmelerle beraber radyonun eğlence sektöründe de kullanılabileceği inancı ortaya çıktı.

Radyoculukta büyük bir ivmelenme

1906 yılından itibaren, özellikle İngiltere ve Amerika’da radyoculukta büyük bir ivmelenme yaşandı. 1913 yılında sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde 322 lisanslı radyo operatörü bulunuyordu. İngiltere’de ise 1. Dünya Savaşı sonrası radyoya olan ilgi arttı ve 1921 yılında 150 radyocu, yayın yapma lisansına sahip oldu.

Türkiye’de ise ilk radyo yayını 1927 yılında Ankara Radyosu’nda gerçekleştirildi ve bunu 1949 yılında İstanbul Radyosu ile 1951’de İzmir radyosu takip etti.

Kaynak: HABER MERKEZİ