Avrupa Birliği’nin on yıllardır süregelen Türkiye’ye karşı çifte standart tutumu ve özellikle Güney Kıbrıs ile Yunanistan’ın fanatikçe veto kartlarını kullanmalarından ötürü günbegün AB üyeliğinden bir hayli uzaklaşmaktayız. Bir Türk yurdunun üye olmadığı Avrupa Birliği’nin resmi dilleri arasında dolayısıyla Türkçe de yer almıyor.

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’ne bağlı Siyasi İşler ve Demokrasi Komitesi’nin Kosova’nın Avrupa Konseyi üyeliğine davet edilmesini tavsiye eden raporu kabul etmesinin ardından muhtemelen önümüzdeki dönemde Kosova Avrupa Konseyi’ne ön koşulsuz olarak kabul edilecek. Konseye üye olması Avrupa Birliği’ne de üye olması anlamına gelmiyor ama Kosova’nın coğrafi koşulları ve nüfus yoğunluğu göze alındığında çok geçmeden birlik üyesi olabileceği gerçeği de gözlerden kaçmıyor.

Kosova’nın bizim için tarihsel önemiyle beraber mevcut yönetim ekseninde aralarında Türkçe’nin de bulunduğu birkaç resmi dil kullanılıyor. Türk olmayanların bile Türkçe konuşabildiği Kosova’da sokak ve caddelerdeki Türkçe tabelalar bölgeyi dışarıdan ziyaret eden Türkleri bir hayli mutlu ediyor. Bu bağlamda da eğer Kosova bir Avrupa Birliği ülkesi konumuna gelirse otomatik olarak Türkçemiz de AB’nin resmi dil ailesinde yerini alacaktır.

Kosovalı Türkler ana ülke olarak Türkiye Cumhuriyeti’ni benimseyip evlerine ve işyerlerine Türk Bayrağı asmaktan imtina etmiyorlar. Savaş döneminde oldukça zor sınavlara tabi tutulan Kosovalılar günümüzde Sırbistan ile yaşanan küçük çaplı sürtüşmelerin dışında huzur içinde yaşamaktadırlar. Özellikle Prizren şehrinde kendinizi adeta bir Anadolu kasabasında gibi hissettirecek Osmanlı eserleri bulunmaktadır. Sinanpaşa Camii’nden Taşköprü’ye varana kadar dört bir yanda atalarımızın izlerine yoğun biçimde rastlamak mümkün. Balkanlardaki Osmanlı bakiyelerinden biri olan Kosova bilhassa hava ve doğasının güzelliğiyle ziyaretçileri büyülemeyi başarıyor.

Avrupa’nın göbeğinde Türkçe konuşulabilen bir memleketin AB kapılarını zorluyor olması elbette bizlerin de göğsünü kabartır. Arnavut, Türk ve Boşnak nüfustan ötürü yüzde 92 oranında Müslüman nüfus barındıran bir ülkenin Avrupa Birliği’ne dahil edilmesi bu konuda yıllardır değişmeyen ‘Hristiyanlar Kulübü’ algısını da derin biçimde yıkmaya başlayacaktır.

Brexit ile İngiltere’nin birlikten kopmasının ardından Fransa bağlamında Frexit ve Almanya bağlamında da Dexit son dönemlerde gündeme gelse de zaten para birimi Euro olan Kosova için birlik üyeliğinin ekonomik olarak olumsuz bir fark getirmeyeceği de ayan beyan ortadadır.

Bağımsızlığını ilan etmesinin ardından Türkiye tarafından 24 saat içinde tanınan Kosova Cumhuriyeti hala bazı ülkelerin kendi iç dinamiklerindeki korkuları yüzünden tanınmamaktadır. Devlet düzeninin her geçen gün daha da oturduğu Kosova elbette bunları da aşacaktır. Yüzleri sevgiyle gülen ve gözlerinin içi parlayan mazlum Kosova halkı da elbette bir gün hak ettiği konuma erişecektir.