('Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler.'
Özdemir Asaf)
EVİM SAĞLAM MI?
İstanbullular harekete geçti binalarını kontrol etmek isteyenler, karar defterine imza atıyor, binalarının durumunu sorguluyor. Kurum lojmanlarında dahi insanlar yönetimleri arayarak 'deprem sağlam belgesi' istiyorlar. Sonuç
İBB`yi arayanlar %90 arttı. En son deprem 2018 de olmuştu. O zaman da 90`a yakın okul hakkında 'hasarlı raporu' verilmişti. Ama 8 yıl siyasetle geçti, makamlara birileri geldi, birileri gitti. Bakanlar değişti. Öğrenciler maalesef bu binalarda eğitime devam etti. Harekete geçmek için 10 il mi yıkılmalıydı? 40 bin kişi mi ölmeliydi?
10 ilde yapılacak, güçlendirme, depreme hazırlık için bir harcansaydı, bugün 100 harcama yapmak gerekmezdi? Maalesef, hala yıkılan binalar 1999 öncesi denilerek, sonraki hükümetlerin bir suçunun olmadığı söyleniyor. Tamam da, o zaman iktidardayken neden gerekli işlemleri yapmadınız? sorusuna cevap verilemiyor.
GAF..
Sn. Erdoğan ile 15 gün sonra memleketi Osmaniye ye giden Sn. Bahceli nin programından önce şehir içinde asfaltlama çalışması yapılması tepkilere neden oldu.. Ayrıca, Sn. Erdoğan`ın 'şehir tertemiz, aferin' demesi de şık olmadı.
AFET BAKANLIĞI;
Deprembilim insanları Prof.Dr.Erçin Kasapoğlu gibi düşünüyor: 'Bir an evvel Afet Bakanlığı/Afet ve Şehircilik Bakanlığı kurulmalı' Bu konuda İktidardan ses gelmediği gibi, muhalefet de de bu konuda bir çalışma görülmüyor...Oysa bu konuda çok geçkalındı ve acil olarak liyakatlı isimlerle hayata geçirilmelidir.
Muhalefet Aralık 2021`den beri kötü giden ekonomi üzerinden iktidarın gitmesini bekledi. Şimdi de deprem üzerinden bekliyor. Ama, deprem bölgesindeki yıkımı giderme, deprem bekleyen iller için proje, ekonomi için somut yeni yol haritası önermiyor. Millet, parti farkı gözetmeden 11 ilde ki tüm Belediye Başkanları`nın istifasını/sorumluluk almasını bekliyor.. Çünkü, deprem her aileden bir çok can aldı, birikimleri yok etti!.. Esin Övet (Habertürk) 'Nasıl unutulur Allah aşkına bu acı. 11 şehir.. Yitip giden canlar, evlatlar. 200 ün üstünde çocuk var ki, kim oldukları belli değil. Aileleri yok. Nüfusları yok. Adları yok. Kimlikleri yok. Olacak iş mi?' diye yazmış. Katılmamak mümkün mü?
DEPREM KAYIPLARI;
Sağlık Bakanlığı '448 sağlık çalışanı enkaz altında öldü!'
Milli Savunma Bakanlığı '100 silah arkadaşımızı kaybettik. İki arkadaşımıza daha ulaşılamadı. Ayrıca 66 yaralımız var.'
Türk Tabipleri Birliği 'Depremlerde 94 doktor hayatını kaybetti.'
İçişleri Bakanlığı '50`ye yakın polis arkadaşımızı kaybettik.'
DEVLET-HÜ KÜ MET..
Siyasette gelinen nokta... İktidar, 'çadır-giyecek-tuvalet yok v.b.' eleştirilerine kızıyori, kimseden akıl istemiyor onları argo/ağır kelimelerle suçluyor. Ciddi konular deprem yaraları sarılırken bile, hiçtartışılamıyor... 'Devlet nerede? Devlet, deprem bölgesinde yoktu' söylemleri de yanlış kullanılıyor. Çünkü, Devlet yasama, yürütme ve yargı nın birleşimidir. Hükümet ise, yürütme dir. Her vatandaşın amacı Devletin en iyi biçimde idare edilmesi olduğu için hükumetler eleştirilebilir ve seçimlerle değiştirilebilir yapılardır. Devler, ebedidir.
GENÇLİK-SOMDER-TÜ İK
Gençlerin 'Yurt Dışı' istekleri arttı. 2021 Aralık AYINDAKİ ekonomik bozulmayla, gençlerin evlenme, ev sahibi olma- iş kurma hayalleri bitti.. 18 ila 24 yaş aralığındaki gençler belirsizlik içinde bırakıldı.. TÜ İK verilerine göre gençlerde işsizlik %22.6 , mutsuzluk %55.5 oldu. SOMDER`in 'Gençlik Araştırması' raporu 'Türkiye`nin acil çözülmesi gereken üçsorunu % 20,3 ekonomi, %18,1 adalet, %15,7 egitim. Demek ki son 21 yılda ülkeyi yöneten Ak parti, MHP, BBP ve iktidara 'alternatif sunamayan' muhalefet CHP, İYİ PARTİ, SAADET PARTİSİ V.B. suçlu; .
MÜ SLÜ MAN;
Hep okuru/dinleriz 'Müslümanların yekvücut olmaları, birleşmeleri, anlaşmaları, yardımlaşmaları vazgeçilmez şarttır aklın, basiretin, imanın, izanın yegane yolu budur.'
'Müslüman, müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, haksızlık yapmaz, onu düşmana teslim etmez. Müslüman kardeşinin ihtiyacını gideren kimsenin Allah da ihtiyacını giderir.' (Hadis)
Peki de her gün birbirlerine ağza alınmayacak kelimeler kullanan, olur olmaz suçlayan, milleti ayrıştıran dil kullanan, partilileri ötekileştiren v.b. 'Siyasetçiler' bilmiyor mu?
DEPREM DE İNŞAAT
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum: 'Bilim insanlarımıza Fay hattına ne kadar mesafede bina yapmamız lazım?` diye sordum. Dünya literatüründe 15 metre olduğunu söylüyorlar. Biz 500 metreden aşağıya yanaşmasak` dedim, 'Çok iyi yaparsınız' dediler.'
Çok merak ettik, 15 metre diyenler hangi bilim insanları?
Demişler midir? 150-300 km fayın kırıldığı ülkemizde bize göre 500 m bile az!
