Resim1-2

Öğretmenliğe ilk başladığım yıllarda öğrencilerimin oyunlarında çok sık tekerleme ve sayışma söylediklerine şahit olmuş ve bu konuya eğilmiştim. Son yıllarda ise okul bahçesinde oyun oynayan çocuklardan nerdeyse hiç tekerleme ve sayışma duyamıyorum. Son derece önemli bir dil hazinemizi daha kaybediyoruz diye düşünüyorum.

Tekerleme ve sayışmalar, çocukluğumuzun vazgeçilmez oyun arkadaşları olmanın yanı sıra, dil gelişimimiz için de çok önemli folklor ürünleridir. Sözlü edebiyatımızın zengin örneklerinden olan tekerleme, sayışma, ninni, mani, masal ve bilmeceler, çocukların küçük yaştan itibaren tanıştıkları ve sevdikleri birer edebiyat ve dil malzemesidir. Özellikle sayışma ve tekerlemeler, çocukların ritim, kafiye, ahenk ve şiir duygusunu geliştiren, dil becerilerini artıran ve hayal güçlerini besleyen birer dil harikasıdır.

Bu güzelim dil harikalarını çocuklarımıza sevdirmek ve onlara dil zevki, edebiyat sevgisi, milli kültür aşısı ve geleneklerimizin mayasını vermek için çok kapsamlı bir araştırma ve çalışma yapılabilir. Çocuklarımızın hayatlarına bilinçsiz ve habersizce giren sayışma ve tekerlemeler, faydalıyı zararlı olandan ayırt edilerek, dini ve milli gayelerimize hizmet eden bir talim terbiye vasıtası haline dönüştürülebilir.

Bu hedeflere ulaşabilmek için de bazı kişi ve kuruluşlara bir takım vazifeler düşmektedir. Bunların başında aile müessesesi gelmektedir. Ve özellikle de çocukların en başta terbiye ve her türlü mevzuda ilk hocası olan annelere çok büyük işler düşmektedir. Bilinçli ve idrak düzeyi yüksek bir anne, sayışma ve tekerlemeleri iyi kullanır, çocuğuna söyler, söylettirir, ve ezberletirse bakın farkında olmadan neleri başarmış oluyor. Çocuğuna mükemmel bir ritim duygusu, şiir zevki, musiki sevgisi, ahenk ve kafiye idraki, düzgün ve güzel konuşabilme kabiliyeti ve bunları kapsayan zevk-i selim gibi çok müstesna hasletler ve kıymetler kazandırmış oluyor.  Ayrıca çocuk bunlarla çok neşeli ve hoş vakit geçirir. Ruhuna canlılık ve yaşama heyecanı gelir. Hayata daha sıkı bağlanır. Bütün bunları yaparken de bir çok bilgiyi öğrenir ve hayatı bu pencereden tanımaya çalışır. Evet bu müstesna güzellikler de yabana atılacak cinsten değildir herhalde! Hangi anne baba çocuğunun böylesine kıymetli vasıflara haiz olmasını istemez. Yine hangi anne baba çocuğunun eğlenirken öğrenmesini, sayışırken hayatı tanımasını ve zihni seviyesini yükseltmesini, netice itibariyle de bütün bunların birikimiyle de çocuğunun mazi ve istikbal arasında bir köprü olmasını istemez.

Annelerden sonra üzerine büyük vazife ve mesuliyet düşen diğer bir kişi de kendilerine bu milletin ruhu ve yarınların nesilleri teslim edilen eğitim bahçesinin bahçıvanları olan kadirşinas öğretmenlerdir.

Öğretmenlerin sorumlulukları ve yükleri daha da ağırdır. Çünkü bir milleti maziden aldığı güçle halde muhafaza edip geliştirerek istikbale yozlaşmadan taşıyacak olan nesil onların ellerinden çıkacaktır. Bu sebeple öğretmenlerimiz çok duyarlı olmalı ve kendilerini her yönden mükemmel bir şekilde yetiştirmelidirler. Artık memleketimizin hiç bir kültürel değer taşımayan, halkını küçük gören öğretmenlere tahammülü kalmamıştır. Öğretmenlerimizin de çocuklarımıza kazandırmak istediğimiz o çok değerli özellikler için çaba göstermeleri gerekmektedir.

Bu konuda yapılan bir araştırmada, tekerleme ve sayışma öğrenen çocukların, öğrenmeyen çocuklara göre daha fazla kelime bilgisine, ses bilincine, anlatım gücüne ve yaratıcılığa sahip oldukları ortaya çıkmıştır.

Yine yaptığımız bir araştırmada sayışma ve tekerlemelerin yukarıda saydığımız güzelliklerin dışında eğitim öğretim işlerinde de rahatlıkla kullanabileceğimiz bilgi ve malzemelerle dolu olduğu ortaya çıkmıştır. Sayışma ve tekerlemelerin özellikle küçük sınıflara sayıları öğretmede ve ritmik saymaların kavratılmasında çok iyi bir malzeme olduğu açık seçik ortadadır. Bunun dışında hayvan isimleri, şehir ve ülke isimleri, sebze ve meyve isimleri, ay, gün ve mevsim isimleri, zaman kavramı, renk isimleri, temel harfler, yemek isimleri, ev eşyaları, el aletleri, tabiata mahsus kavramlar, aileye mahsus kavramlar, insan ve çiçek isimleri vb. gibi daha bir çok bilginin öğretilmesi ve pekiştirilmesi ve en mühimi de bu bilgilerin kalıcılığının temin edilmesinde sayışma ve tekerlemeler çok etkili  bir şekilde kullanılabilir.

JJ.Roussea, "çocukluk mantığın uykusudur" diyor. Annelerimiz ve öğretmenlerimiz de bu uyuyan mantığı en güzel rüyalarla, en parlak harikalarla ve en kalıcı bilgilerle süsler, donatırlarsa yarın çocuklarımızın mantığı, şahsiyeti uyanıp yeşerdiği zaman hiç sendelemeden, bocalamadan, boşlukta kaybolmadan yoluna emin adımlarla devam edeceklerdir. İşte annelerimiz ve öğretmenlerimiz bu sorumluluğun  altına girer ve muvaffak olurlarsa kahramanlaşırlar. Ve binlerce yıllık geleneklerimiz olan o harikulade malzemelerin yok olmasını, kuşaktan kuşağa geçmesini temin etmiş olurlar ki bu da çok büyük bir hizmettir.

Tekerleme ve sayışmaların çocukların dil gelişimine bu kadar çok katkısı olmasına rağmen, maalesef günümüzde bu folklor ürünlerine gereken önem verilmemektedir. Çocuklarımızın televizyon, bilgisayar, tablet gibi teknolojik araçlarla vakit geçirmesi, tekerleme ve sayışmaların unutulmasına ve yok olmasına yol açmaktadır. Bu nedenle, aile ve öğretmenlere bu konuda büyük görevler düşmektedir.

29 Aralık 2023

Adem Keven