Osmanlıca uzmanı, Doğu Trakya maneviyat tarihi araştırmacısı Zeki Özkan Hayrabolu`nun kadim tarihe ışık tutacak önemli bir belgeyi gün ışığına çıkardı. Söz konusu belge ile Hayrabolu`nun Karapürçek köyünde Kırım Giraylarına ait bir sarayın bulunduğunu ve vazifesini kötüye kullanan Hayrabolu Serdarı Kör Mustafa`nın Bağdat`a sürgün edildiğini öğrenmiş oluyoruz.

`height=
Zeki Özkan

Zeki Özkan, araştırmacıların kullanımına, veri ve belge erişimine tamamen açılan Cumhurbaşkanlığı Osmanlı Devlet Arşivleri`nden tesbit ettiği 18`inci yüzyıla tarihlenen belgeyi okuyarak önemli bir hizmete imza attı.

Hayrabolu Serdarı Kör Mustafa Bağdat`a sürgün edilmiş.

9 Mayıs 1786 tarihli belge, Hayrabolu da eşkıyalık yapanların ahvali ile kadim kasabanın Karabürçek köyünde ikamet eden Adil Giray Sultan soyundan Şahbaz Giray Sultan hakkında iftira edenlerin yaptıklarına dair Hayrabolu da oturan Cengiz Han sülalesinden Mübarek Giray Sultan tarafından gönderilen evrak üzerine yapılan tahkikat neticesi Hayrabolu da Serdar olan Kör Mustafa nın görevinden tardı ve Bağdat a sürgün edilmesini konu ediniyor.

`height=
Hayrabolu tarihine ışık tutan 9 Mayıs 1786 tarihli belge

Giray hanedanının Hayrabolu`da iskân ettiği önemli köylerden biri olan Karabürçek ve dolayısıyla Hayrabolu tarihi açısından oldukça önemli bir yere sahip olan, büyük bir titizlikle ve dahi estetik kaygılar göz önünde bulundurularak kaleme alınan belgeyi okuyucularımızın irfanına arz ediyoruz.

Yer Bilgisi:254-7052-Belge Tarihi:9 Mayıs 1786-Kurum: AE.SABH.I.

Hayrabolu`da sakin Nureddin-i esbak Mübarek Giray Sultan tarafından varid olan evrakın hülasasıdır. 7 Mayıs 1786

Sahh

Ocakdan tayin olunan mübaşir-i muvakkatle görülmek üzere sadır olan emr-i ali mucebince bu defa Deraliye`den hassaten tayin olunan diğer mübaşir ve mübaşir- merkum-ı muvakkat ile şer`isi ; olunmak içün Edirne Bostancı Başısı ve sair ihzarana hitaben hüküm buyruldu. 9 Mayıs 1786

Birkaçaydan beri Hayrabolu`da tahrik-i silsile-i bagi ve fesad ve şekavet eden müfsidlerin ahvali Dersaadet`e inha olunduk da ol-makule mefsedet-pişelerin def`-i şer ve fesadlarıyla idame-i fukara-yı ibad zımnında Ocağ-ı Amire`den eğerçi bir Turnacı tayin olunduğunu duydukları, ancak o Turnacı henüz kasaba-i mezbureye vasıl olmamak ile eşkıya-yı mezbure daima bagi ve tuğyana bahane-cû yân olduklarına binaen kaza-i mezbur muzafatından Karabürçek nam köyde oturan Selatin-i Cengiziyeden sabık celadetlü Sahib Giray Han hazretlerinin biraderi Adil Giray Sultan-ı merkumun necl-i necibleri Şahbaz Giray Sultan`ın sinin-i vafireden berü pederlerinden müntakil karye-i mezburede çiftlikleri olub on beş yirmi günden mütecaviz amcası Sahib Giray Han hazretlerinin ziyaretine gitmiş bulunduğundan kendisi çiftliğinde yoğ iken karye-i mezburede gece ile kazaen hane yanmakla bu hususu şekavet ve fesatlarına vesile ittihaz idüb gerek karye-i mezbure ve gerek Hayrabolu`da olan erbab-ı fesadı başlarına cem` ve kazaen muhterik olan bir haneyi Sultan mumaileyhe isnad ile zu`mları üzere tervic-i fitne ve fesad ve ikâ ve zina ve şekavet ve ifsad ve Sultan mumaileyhin çiftliğini ihrak fikr-i fâsidi ile akd-i cem`iyyet ve bu mel`anetlerini setr içün içlerinden birkaçmüfsidi ihtiyar ve Dersaadet`e tesyar eylediklerini inha ve eşkıya-yı mezbure cem-i kesir olmalarıyla yalnız Turnacı mübaşeretiyle husus-ı mezburun nizamı imkanı da olmayub mukaddema verilen emr-i alide Edirne Bostancı başısına dahi hitab ve merkum Turnacı başı ile bi`l-maiyye husus-ı mezburun tanzimine ikdam eylemeleri vesayası derçolunmasını istida eder.

Eşkıya-yı mezburenin her veçhile belde-i mezbureye tagallüb ve istilaları belasıyla icra-yı ahkam-ı Şer`iyyenin bir türlü imkanı olamayacağını ve bu esnada on iki nefer ma`rufu`l-esâmi eşkıya belde-i mezburede Naibü`ş-şer` olan Efendi dailerinin Vekil Harcı Halil nam Çukadarını darb ve hetk-i arz ile lisana alınmayacak fi`l-i şe`niye ictira eylediklerini ve balada mezkur Şahbaz Giray Sultan on beşyürmi günden berü ammisi Sahib Giray Han yanına ziyarete gitmişken sakin olduğu Ferecik Karyesi`nde kazaen muhterik olan menzili Sultan-ı mumaileyhin üzerine atub isnad ve iftira ve mumaileyhin çiftliğini ihraka niyet ve cem`iyete vesile ittihaz idüb erazili başlarına cem` ve ehl-i ırza cebr idüb zu`mları üzere kendi kabahatlarını setr içün içlerinden birkaçmüfsidi Dersaadet`e iştikaya gönderdiklerini ve Naibü`ş-şer` Efendi dâilerine su-i kasdları olub bir vechile emniyyeti olmadığından kısmet bahanesiyle karye-be-karye geşt ü güzar ve hala Kandamış nam karyede karar üzere olduğunu eşkıya-yı merkumenin nizam ü temşiyeti bundan böyle ahkam-ı şer`iyyenin icrası babında Edirne Bostancı Başısına hitaben bir kıt`a emr-i âli ısdar ve eşkıya-yı mezbure Alâ vechi`t-taharri tefhis ve zahirehü ihraçve mukteza-yı şer`isini icraya ve ahali-i kasaba ve kuralar setr ü fesad ve şekavetlerinden tahlis olunmasını mutazammın i`lam.

Hayrabolu Kazasında mukaddema serdar olan Kör Mustafa`nın bundan akdem su-i hali inha ve bazı mahalden dahi hüsn-i hali ihbar olunduğuna binaen isti`lam-ı hali havi civar kazaların Kuzat ve Nüvvabına hitaben emr-i şerif sadır olmakla etraftan tevarüd eden müteaddit ilamat-ı şer`iyye ve Hayrabolu ahalilerinin mahzarlarında ve evrak-ı sairede mezkur Kör Mustafa kat-i nefs ve hetk-i arz ve namusa cesareti sebebiyle Ocağ-ı Amire`den tard olunub fi`l-asl Yeniçerilikde alakası yoğ iken ber-takrib kaza-i mezburun Serdarlığını ahz ideliden berü hilaf-ı şer`-i şerif ve mugayir-i rıza katl-i nefs ve hetk-i namus ve tahkir-i şer`- mutahhar misillü mütecasir olduğu fezahat ve habasetin nihayeti olmayub fukara ve ehl-i ırzın rahatı meslub ve muhacirin-i kadimden iki üçneferi alet-i darb ile cerh ve badehu Derviş nam mazlumu bi-gayr-i hakkın darb ve taraf-ı şer`den kendüye tenbih olunan kelâma kat`â amel ve itibar etmediği inha olunmak hasebiyle Dergah-ı Â li Yeniçerileri Ağasından keyfiyatı istihbar olunduk da merkum Kör Mustafa`nın güruh-ı eşkıyadan olduğu ilamat-ı merkumeden müsteban olmağile merkumun tard ve teb`idi ve avanelerinin ahz ü tedibleri icrasıyla belde-i merkumenin ol vücud-ı eşkıyadan tathiri icab etmeğin Ocak`dan bir Turnacı Başı memur ve şaki-i merkum ahz ve diyar-ı Bağdat`a nefy ve icla olunmak babında Ağa-yı mumaileyhin i`lamı mucebince evahir-i C sene 200 tarihiyle emr-i ali sadır olmuş olduğu.

Tatarın takriridir.

Ocak`dan ba-ferman-ı âli mübaşir tayin olunan Turnacı Başı henüz Hayrabolu`ya gelmediği ve yolda dahi görünmediğini ve erazil ve eşkıyanın kesreti olmağ ile Turnacı Başı yalnız bu işe rabıta viremeyüb tenfiz-i emr-i ali edemeyeceğinden başka belki Turnacı üzerine dahi hücum ve cebr edeceklerini ve bu suretle hak zahir olamayub eşkıya ferah bulacağını ve Edirne Bostancı Başı dahi bu işe me`mur ve ona dahi emr-i ali suduruna muhtaçidüğünü ve Naibü`ş-şer` Efendi daileri havfinden Hayrabolu`da oturamayub nahiyelerde kısmet bahanesiyle gezüb ırzını muhafaza eylediğini ve Vekil Harcı Halil nam Çukadarını alenen çarşuda darb ve yirmi beş adamdan fazla fi`l-i şeni` eylediklerini takrir eder. Eşkıya-yı mezburun tarafından bu defa Dersaadet`e gönderilen müfsitlerden malum olan Hacı Mustafa, Bakkal ; ., Kara Ahmed, Balban oğlu Ahmed, Şeyh Salim, Mütevelli Abdullah, Hacı Abdullah, Halil Sipahi, Karakarlı Bayraktar.

`height=
Zeki Özkan

Not: Trakya maneviyat tarihi araştırmacısı Zeki Özkan ile günümüzde türbeden ibaret olan Hayrabolu daki Gülşenî Tekkesi üzerine yaptığımız 24.12.2014 tarihli 'Hayrabolu`da mahzun bir Gülşenî Tekkesi' başlıklı hasbihalimizi https://bit.ly/3dzroj2 linki üzerinden okuyabilirsiniz.