Memurlar.net`te aşağıdaki haberi okuyunca şaşırıyor insan. Neden, YÖK`ün yayımladığı bazı yönetmelikler uygulanmıyor ya da dolambaçlı yollara gidiliyor?
https://www.memurlar.net/haber/969238/ogretim-elemani-alim-jurilerinde-gorev-alani-karmasasi.html?utm_source=headlines
Arş.Gör. ilanlarında 'alanda lisans mezuniyeti` ve alanda tezli yüksek lisans` yapıyor olmak' şartı vardır. Ancak, bazen alanda lisans mezuniyeti es geçilmektedir. Yanlıştır.
Öğr.Gör ilanlarında alanda lisans`, alanda tezli yüksek lisans`, alanda Dr./Sy.` Yapmış olmak ve en az 5 yıl (Konservatuvarlar 2 yıl) ders vermiş olmak' şartı vardır. Ancak, bu 3 şarttan birisi göz ardı edilmeye çalışılmaktadır. Yanlıştır.
a)'Devrekani TOBB Meslek Yüksekokulu Veterinerlik Laborant ve Veteriner Sağlık Öğretim Görevlisi (Ders Verecek) 5 1/Veteriner Fakültesi mezunu olmak. Veteriner Biyokimya Anabilim Dalında yüksek lisans yapmış olmak'
  Nerede Dr. mezuniyeti ve çalışma yılı? 
b) 'Devrekani TOBB Meslek Yüksekokulu Veterinerlik Laborant ve Veteriner Sağlık Öğretim Görevlisi (Ders Verecek) 5 1 Tarla Bitkileri Anabilim Dalında yüksek lisans ve doktora yapmış olmak'
Veterinerlik ile Tarla Bitkileri Y.Lisansın ilgisi/yakın ABD var mı? Elbette yok, demek ki kişiye göre ilan verilmiş!...
Öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı (Öğr.Gör-Arş.Gör)  kadrolarına yapılacak atamalar için kurulacak jürilerde alanda yeterlik aranmalıymış!
Demek ki aranmıyormuş ki, site bunu haber yapmış; Ki, gerçekten eğitimle ilgili 'çok özel haberleri' veriliyor, teşekkür ediyoruz.
Dekan veya Bölüm Başkanı, ilgili alandan olmayınca, 'ben idareciyim, komisyon başkanı olmalıyım' diye sınava giriyorsa, 'etik' değil;
9 Kasım 2018 tarih ve 30590 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren 'Öğretim Ü yesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik'teki, 'Giriş Sınavı Jürisinin Belirlenmesi' başlıklı 9. Md. 1. fıkrası şöyle düzenlenmiş 'Yükseköğretim kurumlarında giriş sınavı jürisi fakültelerde dekanın konservatuar, enstitü, yüksekokul ve meslek yüksekokullarında müdürün önereceği, biri ilgili anabilim dalı başkanı, anabilim dalı başkanı yoksa bölüm başkanı, yabancı diller yüksekokullarında ise yüksekokul müdürü olmak üzere en az sekiz öğretim üyesi arasından ilgili yönetim kurulunca seçilecek üçasıl bir yedek üyeden oluşur. Asıl üyelerden birinin ilgili anabilim dalı başkanı, anabilim dalı başkanı yoksa bölüm başkanı, yabancı diller yüksekokullarında ise yüksekokul müdürü olması ve seçilecek üyelerin, atama yapılacak öğretim elemanı kadro unvanının gerektirdiği görev alanı ile ilgili olması esastır.' 
İşte dediğimiz nokta bu
1/  '; Asıl üyelerden birinin ilgili anabilim dalı başkanı, anabilim dalı başkanı yoksa bölüm başkanı, yabancı diller yüksekokullarında ise yüksekokul müdürü olması..' cümlesi, alan dışından Dekan`ın/Müdürün sınav Başkanı olmasını sağlıyor. Çünkü, bir çok Fakülte`de, Bölüm`lerde Öğr.Ü y. sıkıntısı olduğunu biliyoruz. Ayrıca, Dekan/Müdürün kendi girmesi için Bölüm Başk. Mobbing uygulaması da görülmemiş uygulama değil;
2/ '; seçilecek üyelerin, atama yapılacak öğretim elemanı kadro unvanının gerektirdiği görev alanı ile ilgili olması esastır.' Cümlesi çok açıkken, eğer Dekan/Müdür, 'etik davranmayarak' 'alan dışından' birisini jüriye atarsa, doğrudan 'suçişlemiş' olmaktadır. Zaten, şikayet konusu da -anladığımız kadarıyla-  budur..
Ancak, memurlar.net bir konuya dikkat çekmektedir: 'Mezkür yönetmelikte, kurulacak jürilerin atama yapılacak öğretim elemanı kadro unvanının gerektirdiği 'görev alanı' ile ilgili olmasının esas olduğu ifade edilirken, yönetmelikte veya diğer üst mevzuatta 'görev alanı' kavramının tanımının yapılmaması bazı sorunları beraberinde getirmektedir. Bunu bir örnekle izah etmemiz konuyu daha anlaşılır kılacaktır. Örneğin, İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Tefsir Anabilim Dalına alınacak Öğretim Görevlisi alımı için kurulacak jüride 'görev alanı' ifadesi geniş yorumlanmak suretiyle 'Hadis', 'İslam Hukuku', 'Kelam', 'İslam Tarihi' gibi diğer uzmanlık alanlarında eğitim görmüş öğretim üyelerinin jüri üyesi olarak görevlendirilmesi, sınavın akademik açıdan iyi bir değerlendirmeye tabi tutulmasını zorlaştıracaktır; .'
Demek ki, birbiriyle  uyuşmayan maddeler vardır. Bilhassa son zamanlarda, Öğretim Elemanı ilanlarında 'birçok alan mezununu şart koşulurken' Bölümlerde, jüriyi oluşturmak gerçekten zor iştir.
Yine bir ilandan örnek verelim
Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi/İçMimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü (İngilizce)/ Arş.Gör.: İçMimarlık, Mimarlık, İçMimarlık ve Çevre Tasarımı, Mimari Tasarım veya Peyzaj Mimarlığı alanların birinden lisans mezunu olmak, ilgili alanların birinde tezli yüksek lisans veya doktora yapıyor olmak.'
Böyle durumlarda (6 alan lisansı belirtilmiş) hangi alana ağırlık verilecek ya da verilecek mi? 'İlgili alanlarından birinde; ' soyut bir kavram!..Ü zerinde durulması gereken bir konu;
Akademilerin güvenirliğini ve saygınlığını korumak ve kollamak yöneticilerin birinci görevidir. Onun için tüm sınavlar adilane, şeffaf, objektif olmalıdır. 
Kısaca memurlar.net`in gündeme getirdiği, 'görev alanından jüri görevlendirme' konusu tekrar ele alınmalı ve yönetmelikte açıkça yer verilmelidir.