`height=

Büyük Veri Projesi`ni  Prof. Dr. Erol Özvar Hocanın söylemleri ile açmaya ve kısaca yorumlamaya devam ediyoruz;

Soru: Bu çalışmalar nasıl yürütülecek, kime yararı olacaktır?

ÖZVAR: Bu çalışmalar, üniversitelerin karar alıcıları, öğrenciler ve öğretim üyeleri bazında ayrı ayrı toplanacak, eğitim alanında daha gelişmiş öğretim programlarıyla eğitimin kalitesinin artacaktır. Dijital dönüşüm, yüksek teknoloji ve inovasyon çağını yaşadığımız bugünlerde birçok farklı kaynaktan elde edilen büyük miktarda verinin içinde yer alan çok değerli bilgilerin keşfi ve analizi yükseköğretimde alacağımız kritik kararlar için kullanılacaktır. Eğitimde 'ölçme ve değerlendirme, araştırma yöntemleri, öğrencilerin meslek seçimleri, kontenjanların dağılım kapasiteleri, eğitimin kalitesi ve performansı gibi konular, Büyük Veri Projesi nden istifade edilerek tahlil edilecektir.'

Yorum: Eğitimin kalitesinin yükselmesi, sadece 'veri toplamaya' bağlı ise, eksiktir.. Eğitimde 'ölçme ve değerlendirme, araştırma yöntemleri, öğrencilerin meslek seçimleri, kontenjanların dağılım kapasiteleri, eğitimin kalitesi ve performansı, ve çıktıları' hala tespit edilememiştir. Bunun sancısını bugün de çekmekteyiz;

Soru: Proje Dijital Dönüşüm Projesi nin İleri Aşamasını Mı Temsil Ediyor?

ÖZVAR: Yükseköğretimde Büyük Veri Projesi, Türkiye de uygulamaya konulan Dijital Dönüşüm Projesi nin ileri aşamasını temsil etmektedir. Bu aşamayla muazzam sayıda veri toplayan, üreten ve dağıtan üniversitelerin kendi verilerine ve bilgilerine bir sistematik çerçeve dahilinde sahip çıkması sağlanacak, bu konuda üniversitelerde bir farkındalık meydana gelecek ve bugüne kadar yapılmış olan dijital dönüşüm altyapı çalışmalarının bir üst evreye taşınacaktır.

Yorum: Akademisyenlerimizin çoğu bilgisayar ve dijital özürlüdür. Kendi, özgeçmişlerini bile doğru yazamayan, abartan v.b. akademisyenlerimiz vardır. Önce alt evreyi, sağlıklı bilgilendirme ve uygulama, sonra üst evreyi düşünmek şarttır.

Soru: Ü niversiteler, ürettiği veriye sahip çıkamıyor muydu?

ÖZVAR: Ü niversitelerin ürettiği verilere sahip çıkmasını, bunu sistematik bir çerçevede muhafaza etmesini ve karar alma süreçlerinde büyük veriden istifade etmesini sağlayacak bir projeyi hayata geçiriyoruz. Verisine sahip çıkamayan, üniversitesine sahip çıkamaz. Büyük Veri Projesi, '208 üniversitenin kendi eğitim-öğretim araştırma-geliştirme ve sosyal sorumluluk alanlarına yönelik bütün üretimlerinin aslında dijital olarak yönetilmesine imkân sağlayacak bir proje olmak vasfını taşımaktadır.'

Yorum: Şimdiden söyleyebilirim ki, makamlarında keyif yapan birçok akademisyen, bu tip çalışmalardan rahatsız olacaktır. Ve, yardımcılarına devredecektir. Bizim insanımız,  asıl görevi dışındaki işleri hep angarya olarak görmektedir. Bu projeden başarı bekleniyorsa, mutlaka 8 üniversitenin tüm yönetim kadrosuna ve akademisyenlerine sağlıklı bir şekilde anlatılmalıdır.

Soru: Ne zaman tüm üniversitelerde hayata geçirilecek?

ÖZVAR: Büyük Veri Projesi nin pilot uygulamasından ortaya çıkacak sonuçlar, diğer üniversiteler ile de paylaşılacak ve bütün üniversiteler bu projeyi hayata geçirecektir. YÖK olarak üniversitelerin büyük veri konusunda ulaşmış olduğu seviyeyi, üniversitenin gelişmişlik ölçüsü, parametresi veya kriteri olarak değerlendireceğiz. Bu projeyi, aslında sadece üniversitelerimizle değil aynı zamanda Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak çalışan dijital dönüşüm, gerek diğer kamu kuruluşları, gerek büyük veri ile ilgili özel sektör temsilcileri ile eş güdüm halinde, onları paydaş görmek suretiyle hayata geçirdik.' 

Yorum: Mademki, YÖK üniversiteleri denetleyecek, o zaman Yönetim Kurulu Ü yelerinin de bu gelişmeye uygun kişilerden atanması, değerlendirme yapacak nitelik ve ehliyette olması gerekmez mi?.

Soru: YÖK`ün En Büyük Misyonu Nedir?

ÖZVAR: YÖK ün en büyük misyonu üniversitelerin ulusal ve uluslararası rekabet gücünü, uluslararası görünürlüğünü ve saygınlığını artıracak her türlü tedbiri almaktır. 

Yorum: 1982`de kurulan YÖK`ün, 2022`de geldiği noktaya bakıldığında bu amaçlara ulaşılmadığını, ilk 500`e giren üniversitemiz olmadığını, bilim/sanatın öncelikli olmadığını, yabancı dilin hala baraj olduğunu, kitapsız/yayınsız Prof.`ların, 2006-2016 arası  Doç.olan  hırsız akademisyenlerin çoğaldığını görmek çok üzücü;

Bu zor görevde Erol Özvar Hocamıza başarılar diliyoruz;

Eğitim-Kültür-Sanat alanı gelişmeleri takip için @drgoktanay