İmam-ı Rabbanî Müceddid-i Elf-i Sânî Ahmed Serhendî hazretleri, hicrî Onbirinci asrın müceddididir. Hicrî 971 [m. 1563] yılında Hindistan`ın Serhend şehrinde doğdu ve 1034 [m. 1624] senesinde orada vefat etti. İslâm âlimlerinin göz bebeğidir. Tasavvuf bilgilerinin mütehassısı idi. Â limlerin önderi, velilerin baş tacı idi. 

Zahiri ilimlerde ve kalp bilgilerinde, esrarın mârifetlerinde derya idi. Bilinmeyen ve işitilmeyen ilimlerin kaynağı idi. Onun eseri, 3 cild olan (Mektû bât) gibi bir kitap, o zamana kadar yazılmamıştı. Bu eser, kelâm, fıkıh bilgilerini ve Resû lullahın güzel ahlâkını açıklayan bir deryadır. Bu deryadan inci mercan çıkarmak, ancak usta dalgıçlara nasip olur. İslâm dinindeki bid`atları, sapıklıkları kökünden silip kaldırdı. Hakikatleri açığa çıkardı. Bu yüce imamın mektupları, kitapları, insanları gafletten uyandırdı. Dünyaya ışık saldı. Çeşitli memleketlere göndermiş olduğu 536 mektubu, üçcild hâlinde toplanarak (Mektû bât) kitabı meydana gelmiştir.

İmâm-ı Rabbaninin ve oğlu Muhammed Ma`sû mun (Mektû bât) kitapları Müstekî mzâde Süleymân Efendi tarafından Farsçadan Türkçeye tercüme edilmiştir. Farisi aslı, Hindistan`da ve Afganistan`da basılmış ise de, 1392 [m. 1972] senesinde Pakistan`da basılmış olanı pek nefî stir. Bu fârisî baskının, fotokopisi 1397 [m. 1976] senesinde, İstanbul`da Hakikat Kitâbevi tarafından gayet nefis olarak bastırılmıştır. Birinci cildi Türkçeye tercüme edilerek (Mektû bât Tercemesi) adı ile bastırıldı. 

Bu kitabı dikkat ile okuyan tâlihli bir kimse, kâmil bir î mân ve güzel ahlâk sâhibi olur. Tasavvufu, hakiki tarikatı anlayarak, sahte tarî katçılara aldanmaz. Müslümanların, temiz gençlerin, aziz vatanımızın şehit evlâtlarının bu alçakça saldırılardan korunmaları, saâdet ve kurtuluş yolunu görebilmeleri ve sahte tarikatçıların tuzaklarına düşmemeleri için, (Mektû bât) kitabını okumalarını tavsiye ederiz. Bu kitap, insanları zararsız ve iyi huylu yapmak için yazılmıştır. Bu kitabı anlayan ve uyan insan, Allahü teâlânın emirlerine ve devletin kanunlarına itaat eder. İslâm dini, hükümete isyan etmeği, kanunlara karşı gelmeği, fitne çıkarmayı şiddetle yasak etmiştir.