Size de mi hastalık hastası dediler ilk başta?

O kadar dil dökmenize rağmen inanmadılar mı ağrılarınıza?

Hiçüzülmeyin, yalnız değilsiniz.

Sadece Türkiye`de değil, Amerika`da bile 20-30 yıl önce, bankada çalışan memurlar, sekreterler, bilgisayar operatörleri, telefon memurları tıpkı sizde olduğu gibi boyun ağrılarından, sırt ağrılarından, ara sıra vücudun belirli yerlerinde oluşan gezici ağrılardan şikâyet ederlermiş. Doktorlar bir sürü tetkik -tahlil sonrası herhangi bir bulguya rastlamayınca 'sizin bir şeyiniz yok' diyerek hastayı göndermek durumunda kalıyorlarmış.

Oysa siz de biliyorsunuz ki böyle ağrılarınız var ve rahatsız oluyorsunuz. Hatta bu rahatsızlığı iki üçyıldan beri çekiyorsunuz.

Uzatmadan size bu rahatsızlığınızın ne olduğunu söyleyelim.

Rahatsızlığınız 'fibromiyalji' adı verilen bir sendrom. Yani rahatsızlığınızın tek bir sebebi yok. Sebepleri okuyunca 'Tıpkı bendeki gibi' diyerek onaylayacağınız birçok sebebi var.

Dert bir değil elvan elvan

Evet ABD`de doktorlar önce bu tür şikâyetleri önemsemiyorlar. Ama bu tür şikâyetle gelenlerin gün geçtikçe çoğaldığını görüyorlar. Bir kişi değil, beş kişi değil...

Öyleyse bu konuya eğilmek gerektiğine karar veriyorlar.

Örneğin hastanın 'ağrı var' dediği bölgenin kan ölçümünü yapıyorlar. Bakıyorlar ki o bölgede, normal olması gereken kandan daha az kan yoğunluğu var.

Diyelim ki omuz bölgesi on beş birim kan olacaksa, on birim kan oluşmuş.

Sonra sebebini araştırıyorlar. Ortaya çıkan sonuçilginç. Hareket azlığından kaslar yeteri kadar çalışmıyor. O bölgeye yeteri miktarda kan gitmeyince vücut tepkisini minimini ağrılarla belirtmeye başlıyor. O bölge kan alamayınca gerilmeler, sertlikler oluyor. Daha başka neler oluyor?

&bull Baş ağrısı, &bull Kulak uğultusu &bull Çınlama &bull Göz kararması &bull Yorgunluk &bull Gaz &bull Kabızlık &bull Hazımsızlık &bull Şişkinlik gibi belirtiler ortaya çıkıyor.

Bunlar da tekrar kısır döngü hâlinde vücuda ek rahatsızlıklar üretiyor.

Yine bir örnek verelim:

Vücut kabız olunca vücuttan atılamayan toksik maddeler tekrar zehir olarak vücuda gönderiliyor. Gaz olduğunda kalbe baskı oluyor, kalbin çalışması etkileniyor. Göz kararması oluyor, çalışma temposu azalıyor. O zaman içine giriyor. Bu kez beyin etkileniyor... Bunun sonu yok... Düzen bir bozulmaya görsün, insanın hayatı altüst oluyor...

Burada, 'Maraş Akupunktur' olarak otuz beş yıldan beri Dr. Maraş`ın gözlemlediği bir konuyu da bu araştırmalara ilaveten bilginize sunmak istiyoruz. Diyor ki Maraş: 'İlk defa 1985 yılında Manisa-Gördes`te elektronik akupunkturla, boyun fıtığı olan bir hastamızı tedavi ettiğimizde, aynı zamanda (mide yanması, gaz, şişkinlik gibi) sindirim sistemi şikâyetlerinin de geçtiğini ve yorgunluğunun azaldığını gözlemlemiştim'

Sebep gizli alerji;

Son 20 yıldır, bu tür gözlemlerimiz daha da arttı. Bu tür şikâyetlerle bize gelen hastalarımıza uyguladığımız akupunktur muayenesinde gördük ki birçoğunda bir çeşit gizli alerji var. Kiminde boyun fıtığı, kireçlenme, kiminde immünolojik bağışıklık sisteminde bir anormallik var. Örneğin:

Birçoğunun kimyasal maddelere, hatta evdeki yer döşemesine, boya-badanaya, sıcağa ve soğuğa, alerjisi var. Bunların fibromiyalji sendromunu arttırıcı alerjik bir faktör olduğunu gördük. Biz bunların bazılarının gizli alerji olduğunu ifade ettik ve 'gizli alerji' dedik.

Henüz hiçbir tıbbi literatürde yer almayan bu konuda, biz hastamızın gizli alerjisini tedavi ettiğimizde bile fibromiyaljik rahatsızlığının kendiliğinden geçtiğini gördük.

Fibromiyalji nedir?

'Miyalji' bilinen anlamıyla 'kas ağrısı' demek. Yani kas fibrillerinin ağrılı rahatsızlığı. Kaslarımız, fibril demetlerinden meydana geliyor. Yün eğrilerek yapılan ipliği hayal edin. O ipliği oluşturan tüycükler gibi, fibriller de kasları oluşturuyor. Ayrıca bağ dokusu, kolajen lifler, elastiki lifler vs. var. Arada yumuşak doku var. Yani kas denildiğinde bile akla tek faktör gelmiyor. O bakımdan sendrom deniliyor zaten.

Ağrılar nasıl olur? Ağrı, bazen omuzda, bazen boyunda, bazen sırtta oluşur. Bazen de gezinir. Kimi zaman da vücudun eklem yerlerinde olur. Ama genellikle fibromiyalji sırtta daha ağırlıklı olur.

Eğer vücudun eklem yerlerinde, bileklerde oluyorsa, bu ileride açığa çıkabilecek immünolojik bağışıklık sistemiyle ilgili iltihaplı romatizmanın aynı zamanda habercisidir. (Kalbe vuran akut eklem romatizması değil. O ayrı bir konu.)

Bu tür ağrılar üçyıl, dört yıl hatta beş yıl boyunca sürer gider. Hasta doktora gitmiştir defalarca. Her seferinde yapılan tetkiklerde MR çekimlerinde, tahlillerde herhangi bir sonuçelde edilemez. Romatizma tahlilleri normal çıkar.

Hastanın hiçbir kabahati yoktur. Çünkü vücudunun sesini dinlemiş ve ağrıları için doktora gitmiştir. Ancak bulgu olmayınca kendisine 'Sizde bir şey yok.' denilmiş ve geri gönderilmiştir. Ta ki beşinci senede tekrar doktora gidene kadar.

Beş sene sonra artık hangi doktora giderse gitsin, yapılan bir tetkik neticesinde sonuçbulunacaktır. Kan değeri yükselmiş olacaktır. Romatizmal bulgular ortaya çıkmış olacaktır. Doktor üzülerek hastasına sonucu açıklayacaktır:

Kimlerde görülür?

Fibromiyalji vakası, daha çok 25 ile 40 yaş arası bayanlarda görülen bir rahatsızlıktır. Bu kadınlar, ağrı şikâyetiyle doktora gittikleri hâlde bir bulgu elde edilemeyince 'hastalık hastası' olarak yorumlanır. Oysa bu kronik ağrıların sebebi fibromiyalji sendromudur.

Fibromiyalji rahatsızlığı olanlardan %5 ilâ 20`si romatizmal rahatsızlığa adaydır. Diğer bir ifadeyle, 100 bin fibromiyalji sendromu vakası varsa, bunun en az 5 bin ila 20 bini romatizmal rahatsızlığa adaydır.

Belirtileri nelerdir?

Hastaların şikâyetleri çok çeşitli olmakla birlikte birkaçını burada belirtmekte yarar var. Örneğin:

&bull Ev işi ya da masa başında herhangi bir şekilde çalışırken hissedilen ağrılar. &bull Boyun ve sırt ağrıları, &bull Uyku bozukluğu, &bull Yorgunluk, &bull Tüm vücutta tutukluk, &bull Baş ağrısı, &bull Kabızlık, &bull Bayanlarda ağrılı âdet görme, &bull Ellerde ve ayaklarda karıncalanma, &bull Ellerde ve ayaklarda şişme gibi şikâyetler görülmektedir.

Ama bugüne kadar hasta hangi uzman doktora giderse gitsin, bu tür ağrıların nedeni henüz saptanmış değildir. Hastalığa bir bütün olarak yaklaşmak gerekir. Çünkü insan vücudu, bir makine gibi olmakla birlikte bir bütündür. Bir yerdeki aksaklık bütün vücudu etkiler. Parmağa diken batınca beynin zonklaması gibi. Öyleyse, bu tür rahatsızlıkta ne yapmak gerekir?

Örneğin stresten kabızlık olabilir, sebebinin stresten olduğu bilinmezse sonuçalınamaz.

Bilekte ağrı varsa, romatizma başlangıcı diye ilaçalınamaz. Gaz varsa, gastrit başlangıcı safra kesesi tembel diyerek yaklaşılamaz. Ya ne yapılması lazım? Hastanın hayatı, bu şikâyete gelene kadar A` dan Z` ye bir bütün olarak dinlenir. Anamnez raporu inceden inceye alınır. Şöyle ki:

&bull Rahatsızlık ne zamandan beri var? &bull Hasta ne iş yapıyor? &bull Kabızlığı var mı? &bull Evinde boya-badana değişimi oldu mu? &bull Yer döşemesi vs. gibi yer yaygısında bir değişiklik oldu mu? &bull Beslenme alışkanlığında değişiklik oldu mu? &bull Çanta taşıyor mu?

Bu tür sorulara verilecek cevap çoğu kez, fibromiyalji sendromuna sebep olan etkenleri yakalamaya yardımcı olmaktadır.