Değerli okuyucularımız,
Yarın mübarek Ramazan Bayramı`nı idrak edeceğiz.
Bayramlar bir sevinçtir bizim kültürümüzde; Bir gelenektir; İbadetlerin mutluluğa dönüştüğü günlerdir;
Bayramlar bu kadim milletin yüz yıllardır sürdürdüğü ibadet ve geleneğidir.
Her ne kadar günümüzün modern şehir hayatının her konuda değişim ve dönüşüm yaşattığı gibi bayram günlerini kutlama, idrak etme ve yaşama konusunda da değişim dönüşüm yaşatsa da bayramlar olanca güzelliği ve bereketiyle birlikte gelirdi;
Nasıl mı olurdu?
Evlerde günler öncesinden başlardı bayram hazırlıkları;
Çocukların bayramlık telaşı başlardı ve görülmeye değerdi...
Yetimler kimsesizler, öksüzler bile sevinirdi neye sevindiklerini bilmeden;
Çünkü herkesin dilinde aynı tatlı kelime yayılırdı gönülden gönle;
Bayram geliyor;
Bayram geliyordu çünkü;
Bayram aslında sevinmek ve mutluluk yaşamaktan öte karşısındakini sevindirmek ve mutluluğunu onunla paylaşmak demekti;
Anneler evde sabahın erken saatlerinde bayram sabahının son telaşında iken babalar ve oğulları bayram sabahı erkenden camiye giderlerdi;
Elbette bir ibadet olmakla birlikte bayram günü sabah erkenden bayram namazı kılmak çok özel bir meziyetti;
Kimi çocuklar babasının elinden tutarak hayatında ilk defa camiye gitmenin heyecanı içinde atardı minik adımlarını;
Kimi bayramlıklarıyla bayram namazına gitmenin tatlı hazzıyla mutlu olurdu;
Tekbir sesleriyle coşkuya dönüşen Bayram namazı sonrası, daha camide başlardı bayramlaşmalar;
Birbirine hasretle sarılıp kucaklaşırdı insanlar; Birbirinin bayramını tebrik ederdi.
Ramazan Bayramı cami çıkışında başlayıp tüm mahalleyi dolaşırdı ramazan davulcuları; Davullarını çalarak bahşiş toplardı. Herkes davulcuya gönlünden ne koptuysa bahşiş verirdi.
Köylük yerlerde daha bir başka olurdu cami çıkışları;
Çocuklar, cami önünde büyük bir heyecan içinde cemaatin camiden çıkmasını beklerdi. Camiden çıkan müminler geleneksel olarak yanlarında hazır ettiği şekerleri çocukların üstüne saçardı.
Şeker kapmak için çocuklar ellerini havaya açar, yere düşmeden şekerleri kapmaya çalışırdı. Sonra tutulamayıp yere düşen şekerlerin yerden toplanması yarışı başlardı.
Daha sonraları bu şeker atma geleneği çocuklara birer ikişer şeker verme şekline dönüştü birçok yerde.
Bayram namazı ve şeker dağıtılması sonrası cami bahçesinde bir güzel gelenek daha yaşatılırdı. En başta köyün en yaşlısı durur. Sonra gelenler bununla bayramlaşarak hemen yanına, sonra gelen öncekilerle bayramlaşarak sıraya geçerdi. Böylece uzun bir bayramlaşma halkası oluşurdu. Bu şekilde camiye gelen herkes birbiriyle bayramlaşır ve helalleşirdi. Şimdilerde bu gelenek cami içinde bir halka oluşturarak da olsa devam etmektedir.
Sıraya girme hususunda yaş sırası takip edilirdi. Çocuklar genç-ihtiyar ayırt etmeden bayramlaştıkları kimselerin ellerini öperdi.
Kimi yerlerde bayram arifesinde kimi yerlerde bayram günü kabir ziyaretleri yapılırdı.
Bayramların sabah kahvaltıları da ayrı bir heyecan ve mutluluk sebebiydi; Bakmayın günümüzde kapı komşumuzun ismini bile bilemeyişimize, geleneklerimizde bayram sabahları varlıklı ailelerin hanelerine gelirdi konu komşu bayram sofrasına;
Varlıklı aileler geleneksel şekilde bayram yemeği vermenin bayram sofrası kurmanın hazzını yaşarken, nice aileler de bayram kahvaltısının davetlisi olarak o hanenin misafiri olurlardı;
Herkeste bir tebessüm; Herkeste bir mutluluk; Herkeste bir müeddep sessizlik bulunurdu;
Gözler gülümser, herkes bir başkasına ve karşısındakine tebessüm etmekle görevlendirilmiş ruha bürünürdü;
Sonra aile büyüklerinin ziyareti; Ana babadan başlayan, hala amca dayı gibi yakın akrabaya kadar uzanan el öpme ziyaretleri yapılırdı; Ziyaretlerde iyilik hoşluk muhabbetleri, şekerdir, tatlıdır, günümüzde çikolatadır ne varsa ikramda bulunulurdu; Kısa süren ziyaretlerde bir tek amaçvardı gönül alma;
Sonra konu komşu ziyareti; Eş dost hısım akraba ziyareti;
Sonra şuurlu bir düşünceyle hastane ziyaretleri, hapishane ziyaretleri; Kimsesizlerin kimsesi olma ziyaretleri; Yetimlerin kimsesizlerin sevindirilmesi ziyaretleri;
Bizim kültürümüzde böyle kutlanırdı geleneksel bayramlar;
Bu duygularla bütün okuyucularımın Ramazan Bayramı`nı tebrik ediyor, sağlık sıhhat ve afiyetler diliyorum.
