`height=

Sitemiz köşe yazarı Dr. Göktan AY`ın İTÜ Öğretim Görevlisi ve Seslendirme Sanatçısı Suha Çalkıvik ile yaptığı röportaja devam ediyoruz;

AY: Türkçe yazım ve güzel konuşma hakkında göreviniz gereği çok duruyorsunuz. Güzel Türkçe konuşmak/kullanmak ve diksiyon her meslekteki kişi için geçerli mi?

ÇALKIVİK: Güzel ve etkili konuşmak bir yetenek işi olsa da her şeyden önce bilgi gelir. Bilgi birikimimiz ve bunu ortaya koyacak dile hakimiyet, sözcüklerin doğru seçimi, doğru ve yerinde seslendirilmesidir. İkinci koşul ise uygulamadır, çünkü her alanda olduğu gibi etkili ve güzel konuşmanın da kendine özgü kuralları vardır ve bu kuralları öğrenmek ve uygulamak gereklidir. İşte bu anlamda özellikle iletişim alanında çalışanların, spikerlerin, sunucuların, muhabirlerin, halkla ilişkiler danışmanlarının, akademisyenlerin, siyasetçilerin, pazarlamacıların, özetle konuşarak mesleğini icra eden herkesin Türkçeyi çok iyi kullanması gerekir. Sağlam bir dilbilgisi, doğru tonlama, doğru vurgulama, akıcı konuşma sayesinde toplum içinde öne çıkabiliriz. 

AY: 'MEB`de ve Ü niversitelerimizde, öğrencilere Türkçemizin kuralları` doğru öğretiliyor mu? Öğretilmiyorsa eksik olan ne?

ÇALKIVİK: Türkçemizin ağız birliği edilerek, ölçünlü dile sadık kalınarak öğretildiğini düşünmüyorum. Yazı dilinin kuralları öğrencilere ezberletilirken, sonradan unutuluyor. Konuşma dili ise çok ihmal ediliyor. Var olan diksiyon eğitimlerini veren kişilerin de yeterince donanımlı olmadıklarını düşünüyorum. Örneğin ben derslerimde Türkçede dört tane -e sesi vardır diyorum. Yanlış bilgilerin verildiği diksiyon kitaplarını aktaran bazı donanımsız eğitmenler, iki -e sesi vardır diye anlatıyorlar.

AY: Anneniz yıllarca Folklora/HALK Kültürüne ve özellikle Halk Oyunlarına emek verdi. Ben de birlikte çalışmış sohbetler etmiştim. Sizin de bu yönde çalışmalarınız var mı?

ÇALKIVİK: Annemin folklor uzmanlığı ve eğitmenliği nedeniyle elbette ben de halk oyunları çevrelerinin içinde oldum. Çocukluğumda Erzurum ve Gaziantep yöreleri halk oyunları konusunda eğitim aldım ama sürdüremedim.

AY: NTV ve NTV Radyo`da v.b. seslendirmeler yapıyorsunuz. Bu meslek için belli bir yaş, kursların dışında eğitim veren resmi/özel bir okul var mı?

ÇALKIVİK: Konservatuvarların tiyatro, şan, kompozisyon ve ses eğitimi bölümlerinde verilen temel diksiyon ve ses eğitimleri önemli. İstanbul`da ciddi ve güvenilir eğitmenlerin olduğu özel seslendirme ve dublaj eğitimi veren benim bildiğim 2-3 tane kurs var. Diğer şehirleri bilemiyorum.

AY: Radyo spikerleri çok hata yapıyor. Özellikle, mikrofon başında çok iyi sunum yapan spikerler bile, canlı/sahnede başarısız oluyorlar. Neden?

ÇALKIVİK: TRT`de benim gençlik yıllarımda verilen uzun süreli, ciddi ve disiplinli spikerlik eğitiminin günümüzde aynı kalite düzeyinde yürütülmemesi çok üzücü. Özel radyo ve televizyonlardaki spiker ve sunucuların maalesef çoğu 3 aylık zayıf eğitimlerle mikrofon başına oturtuluyor. Sesleri yeterince eğitilmemiş, vurgu ve tonlamaları garip onlarca spiker var. Çok dertliyim bu konuda.

AY: Sunuculuk/ Seslendirme Sanatçısı   bir meslek mi? Meslek Yeterliği Kurumu`ndan Meslek Tanımı yapılmış mı? Yapılmamışsa neden?

ÇALKIVİK: Meslek tanımı yapılmıştır. TRT`de biz seslendirme sanatçısı olarak görev yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Ayrıca Maliye Bakanlığı, serbest meslek erbabı olarak yani vergi mükellefi olarak sahne, perde, ekran ve mikrofon sanatçıları olarak tanımlıyor.

AY: Seslendirme Sanatçılarının bir derneği/vakfı/birliği var mı?

ÇALKIVİK: Tabii var. Oyuncular Sendikası`nın içinde Seslendirme Sanatçıları örgütlenmiştir.

AY: Konservatuvarlarda, özellikle Ses Eğitimi/Şan Bölümlerinde Güzel Konuşma - Diksiyon vb. dersler olmalı mı? 

ÇALKIVİK: Elbette olmalı. Ölçünlü (Standart) dili bilmeyen, İstanbul Ağzı`yla konuşamayan tiyatro sanatçısı olamayacağı gibi, opera sanatçısı, Türk Müziği veya Halk Müziği sanatçısı olamaz. Sahne sanatlarını icra eden her sanatçının diksiyon eğitimi alması şarttır.

AY: Beğendiğiniz Seslendirme Sanatçıları var mı? İsim verebilir misiniz!

ÇALKIVİK: Ben çok şanslıyım. Birçok usta sanatçının yanında yetiştim ve onlarla aynı stüdyolarda dublaj yaptım. Rahmetli olan ustalarım arasında Alev Sezer, Müşfik Kenter, Pekcan Koşar, Sungun Babacan, Kamran Usluer, Kerem Yılmazer, Mümtaz Sevinç`i sayabilirim. Hepsine Allah`tan rahmet diliyorum.

Yaşayan sanatçılarımız arasında Işık Yenersu, Tilbe Saran, Oya Küçümen, Parla Şenol, Şebnem Ü naldı ve Hümay Güldağ muhteşem seslere sahip sanatçılardır. Uzun ömürler diliyorum onlara.

AY: Bize zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederiz..

ÇALKIVİK: Rica ederim. Ben teşekkür ederim.