Devletler arasındaki diplomatik faaliyetler gün geçtikçe yetersiz kalmakta.

Anlaşmazlıklar anlaşmadan fazla…
Sosyal medya, basın yayın ile 
kitle iletişim araçlarının geliştiği ve çeşitlendiği süreç hakim.
sınırların kalktığı bu dönemde diplomatik hedefler, ülke yöneticilerini geçerek vatandaşlarını da iknaya yöneltiyor bizi.

kamu diplomasisi, bir hükümetin, baş- ka bir milletin halkını ve aydınlarını, bu ulusun politikalarını kendi avantajına döndürmek amacıyla etkilemeye çalışma adımlarıdır.

Bu alanda Türkiye iyi yöndedir.

Geleneksel diplomasinin ötesindeki uluslararası ilişkiler boyutlarını, hükümetlerin diğer devletlerdeki kamuoyunu oluşturmalarını
Artık gözetiyoruz.


Ülkelerdeki etkin grupların etkileşimini, bir devletin bunların birbiriyle olan ilgi alanlarını, Dışişleri raporlarını ve bunların politikaya etkisini, işi iletişim olanlarla, diplomatlarla ve dış temsilciler arasındaki iletişimi ve de kültürler arası iletişim sürecini kastediyorum.

Hükümetler kadar ülkelerdeki güç odakları da mühimdir.

Başka ülkelerin milletleri üzerine kafa yoruyoruz.

Onları tanıyor ve ilerliyoruz.
klasik diplomatik yöntemlerin yanına eklemliyoruz.
olumlu algı yaratılması ve ülke çıkarları doğrultusunda yönetilmesi amacı ile süreçlere dahil oluyoruz.

Bu iş uzun dönemli fayda sağlar.

farklı yollardan marka imaj yönetimi, algı yönetimi, halkla ilişkiler, uluslararası ilişkiler, diplomasi gibi alanlarda ilerleyen birçok çalışmanın, bir bütün halinde istenilen sonucu vermesini sağlayan bir süreçtir kamu diplomasisi.
Kanımca kamu diplomasisi bakanlığı da boşluğu dolduracak ülkemize yakışacaktır.

Hedef net.
Ankara merkezli olarak;
açıkça yabancı kamuoyu oluşturma, ulusal hedeflere, çıkarlara ve amaçlara ulaşmak için yapılandırılmış doğru bilgiyi yayma girişimi kurumsallaşıyor.

Kamu diplomasisinin başarısı için yabancı ülkelerin, grupların kültürel yapısını, tarihini, psikolojik özelliklerini ve en önemlisi de dilini öğrenmek çift yönlü iletişimi, etkileşimi sağlamak açısından yararlıdır.
Buyrun buradan yakın .
Bizim sevgi dilimiz zaten sürmekte, yardım elimiz hep açık, dostlarımıza yumruk sıkmamaktayız.
Yumuşak Güç…
Kucak kucak ve ocak ocak geliyoruz…

Not:

Osmanlı’nın bir ülkeye sefere çıkmadan önce, o ülkelere yazarlarını, ressamlarını, tüccarlarını göndererek, imparatorluğun refah ve adalet getireceği düşüncesini halka yerleştirilmeye çalışması kamu diplomasisi bakımından önemli bir çalışma olarak tarihimizde durmakta.