a) Duadan önce tövbe ve istiğfar edilmelidir. Günah işleyen, haramlardan uzak durmayan bir kulun duası kabul edilmeye layık değildir. Hz. Peygamberin (s.a.s.) şu hadisi çok dikkat çekicidir: 'Allah yolunda seferler yapmış, üstü başı tozlanmış bir adam ellerini semaya kaldırarak, Yâ Rabbi, Yâ Rabbi` diye yalvarıyor. Oysa yediği haram, içtiği haram, giydiği haram, gıdası haramdır. Böyle birisinin duası nasıl kabul olur?' (Müslim, Zekât, 65 Tirmizî , Tefsî ru`l-Kur`an, 3)
b) Duaya Allah`a hamd, Peygambere salât-ü selam ile başlanmalı yine salât-ü selam ve Allah`a hamd ile bitirilmelidir. Fudâle b. Ubeyd`den (r.a.) rivâyete göre o, şöyle demiştir: 'Resû lullah (s.a.s.), mescidde oturmakta iken bir adam geldi, namaz kıldı, sonra şöyle dua etti: Allah`ım beni bağışla, bana acı. Bunun üzerine Resû lullah (s.a.s.), Ey namaz kılan, acele ettin, namaz kılıp oturduğun vakit Allah`a layık olduğu şekilde hamd et, sonra bana salât ve selam et, sonra da yapacağın duayı yap.` Bundan sonra başka biri namaz kıldı. Namazdan sonra Allah`a hamd etti ve Peygambere salât ve selam getirdi. Başka bir şey yapmadı. Bunun üzerine Resû lullah (s.a.s.), o kimseye: Ey namaz kılan kimse! Dua et, duan kabul edilsin.` dedi.' (Tirmizî , Deavât, 66 Nesâî , Sehv, 48)
c) Dua içten, tevazu ile ve yalvararak yapılmalıdır. Bir âyette şöyle buyrulmaktadır: 'Rabbinize yalvara yalvara ve için için dua edin. Çünkü o, haddi aşanları sevmez.' (A`râf, 7/55)
d) Israrla dua edilmelidir. Bir mümin, ettiği duanın kabul edilmesi hususunda aceleci olmamalıdır. Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır: 'Sizden herhangi biriniz dua ettim de kabul olunmadı` diyerek acele etmediği sürece duası kabul olunur.' (Tirmizî , Deavât, 12)
e) Umut ve korku içinde dua edilmelidir. Kur`an`da şöyle buyurulmaktadır: 'Onlar gerçekten hayır işlerinde yarışırlar, (rahmetimizi) umarak ve (azabımızdan) korkarak bize dua ederlerdi. Onlar bize derin saygı duyan kimselerdi.' (Enbiyâ, 21/90)
f) Dua ederken zaman seçimine de dikkat edilmelidir. Dua her zaman yapılabilirse de bazı vakitlerde yapılması, duanın daha çabuk kabul edilmesini sağlar. Bu vakitlerden biri de seher vaktidir. Allah Teâlâ, geceleri dua, ibadet ve istiğfar ile meşgul olanları Kur`an-ı Kerim`de övmekte ve şöyle buyurmaktadır: 'Onlar, geceleri az uyurlardı. Seher vakitlerinde bağışlanma dilerlerdi.' (Zâriyât, 51/17-18) Hz. Peygambere (s.a.s.), 'Ey Allah`ın Resû lü, hangi dua daha makbuldür? Diye sorulunca, Gece yarısı ve farz namazlardan sonra yapılan duadır.` cevabını vermiştir.' (Tirmizî , Deavât, 80)

Salgın virüsten, Ü lkemiz ve insanlık alemi olarak bir an önce kurtulmamız için Allah`a dua ediyorum.

Sağlıcakla kalın;